Tarhan: “Seçilmiş yalnızlık CEO’ların ve liderlerin hastalığı"

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan yalnızlığa dair değerlendirmelerde bulundu ve seçilmiş yalnızlık ile itilmiş yalnızlık arasındaki farklara değindi.

GÜNDEM - 27-05-2023 15:00

Yalnızlığın ?aresi bulunması gereken bir sorun olarak g?r?nd?ğ?n? belirterek s?zlerine başlayan Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Aslında yalnızlığın bir ?aresi var. İnsanın biyolojik ve psikolojik doğası ile yalnızlık arasında iyi ilişki kurmak gerekiyor. İnsan, biyolojik doğası gereği ilişkisel doğar. İnsanlar beyin ve kişilik gelişimi yapısı olarak ilişkisel varlıklardır. ?ocuk doğduktan 1 sene sonra ayakta durabiliyor, 15 sene sonra k?r-zarar analizi yapabiliyor. Yani insan doğuştan psikolojik olarak premat?re doğuyor. Bir nevi erken doğum oluyor. İnsanın yaradılış tasarımı b?yle. Bu demektir ki insan sosyal olarak gelişiyor.” dedi.

İnsanoğlu sosyalliği sonradan ?ğreniyor

İnsanın başkalarına muhta? olarak doğduğunu belirten Tarhan, literat?re giren ormanda kaybolmuş vahşi ?ocuk vakalarına değindi. Ukrayna’da, 3 yaşından 10 yaşına kadar k?peklerle birlikte b?y?yen Oxana Malaya’yı hatırlatan Tarhan, “K?pekler gibi havlıyor, k?pekler gibi y?r?yor, ağzıyla yemeye ?alışıyor, ellerini kullanmıyor, d?rt ayak ?zerinde hareket ediyor. Bulunduğu zaman hemen korumaya alınıyor. Ancak 20 yaşına doğru iki ayak ?zerinde y?r?meye, ufak ufak bazı şeyler konuşmaya başlayabiliyor. Yani ince motor, kaba motor, dil gelişimi, sosyal, duygusal ve duyusal becerisi ?evreden nasıl g?rd?yse ?yle gelişiyor. Demek ki insanoğlu sosyalliği sonradan ?ğreniyor.” a?ıklamasında bulundu.

Beyin sosyal temasla gelişiyor

İnsanların, insan olma kapasitesi ve eğilimi ile doğduğunu ancak insanların arasında olursa insanlığı ?ğrenebildiğini kaydeden Tarhan, “Afrika’da ormandan hi? ?ıkmamış pigmeler bulunmuş. Onlarla bir ilişki kuruluyor dost olunuyor. Bir g?n onları alıp a?ık bir d?zl?ğe ?ıkarmışlar. Orada bufalo s?r?lerini g?r?p elleriyle kovalamaya başlamışlar. Halbuki hayvanlar uzakta. Neden b?yle davrandıkları sorulduğunda ‘?zerimize sinek geliyor’ demişler. Yani mesafe kavramını bile ?ğrenememişler. Uzaktaki hayvan koşuşturmalarını ?zerlerine gelen sinek gibi g?rm?şler. Beyin sosyal temasta, ilişkilerle gelişiyor. İnsan beyninin ?zelliği bu.” ifadelerini kullandı.

Bilgili kişiler yalnızlığı se?iyor

Yalnız bırakılan insanın gelişemediğine, zihinsel olarak k?reldiğine dikkat ?eken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “İnsan sosyal bir varlık ama se?ilmiş yalnızlık ayrı bir şey. Yani itilmiş yalnızlık ya da se?ilmiş yalnızlık ayrı kavramlar. İnsanın ?? tane becerisi var. Biri stresle baş etme y?ntemi, ikincisi insanlarla iletişim kurması ve ???nc?s? d?ş?nce alışkanlıkları. Kişi bu ?? beceriyi ?ğrendiği zaman kendi kendine ?ğretebilir oluyor. Yani yalnızlıkla mutluluk ikisi bir arada olabiliyor ama bu se?ilmiş olursa oluyor.” dedi.?

Bilgili kişilerin yalnızlığı se?tiklerini s?yleyen Tarhan s?zlerine ş?yle devam etti:

“Onlar yalnızlıktan rahatsız olmazlar, yalnızlıkla aslında ilk i? keşif yolculuğuna ?ıkarlar. Kendilerini, arzularını, d?rt?lerini eğitirler. Tolstoy’un bu konuda ?ok g?zel bir hik?yesi var. M?nzevi bir adama soruyorlar, ‘Sen yalnızlıktan sıkılmıyor musun? Niye yalnız kalıyorsun?’ O da diyor ki, ‘Hayır sıkılmıyorum. Ben yalnız değilim.’ ?rneklerle yalnız kalarak i?indeki vahşi duyguları eğittiğini s?yl?yor. İnsan bilgelik yolunda ilerlerken, kendisiyle yalnız kalarak i?indeki vahşi ve ilkel duyguları eğitebilmesi ?ok ?nemlidir. Bu se?ilmiş yalnızlıktır. S?rekli değil ama zaman zaman kişi hayatının belli bir d?neminde kendisiyle ilişki kurmak i?in yalnız olacak. İlişki bi?imimizde de zaten aileyle, sosyal ?evreyle ve mesleki olarak ilişkiler kuruyoruz. Bir de yaratıcı ile ilişki kuruyoruz.” şeklinde konuştu.

Meditasyon yaparak yalnızlığını i? huzuruyla birleştiren kişiler kendileriyle barışıktır?

Sufi meditasyon ve Budist meditasyonlarla yapılmış ?alışmalardan ?rnekler veren Tarhan, “Kişi meditasyona girdiği zaman beyinde elektrotlar, beyin sinyalleri kaydediliyor. Duyguyu yakaladıkları zaman beyin mutluluk hormonu salgılıyor. İlgili alanlar harekete ge?iriliyor. B?t?n istekleri karşılanmış, b?t?n ihtiya?ları giderilmiş, evrenle kendini b?t?nleşmiş gibi hissettiği zaman m?thiş bir rahatlık, u?ma duygusu oluyor. Aslında kişi yalnızlığı gidermek i?in kişilik sınırlarını kaybediyor ve evrenle b?t?nleşiyor. Mesela ibadet ederken, namaz kılarken eğer duygular tam dahil olursa meditatif bir namaz oluyor. Bunun i?in huşu i?inde ve tamamen hem zihinsel odaklanma hem duygusal yoğunlaşma ikisi birden olacak. Zihinsel odaklanma olursa, duygusal yoğunlaşma ondan sonra geliyor.” diyerek meditasyonla ilgili şunları s?zlerine ekledi: “Bir insanın yalnızlığı se?ip, yalnız kalmayı başarıp, hedefine giderken bunu yapabilmesi aslında zihinsel gelişmişlik seviyesini de g?steriyor. Meditasyon yaparak yalnızlığını i? huzuruyla birleştiren kişiler, g??l?, kendileriyle barışık ve hedeflerinden vazge?meyen kişilerdir. Gandi bunun g?zel bir ?rneğidir. Ona ‘tek kişilik ordu’ demişler. Gandi hatıralarında ‘Yanında Tanrı olan kişi yalnız değil, tek kişilik ?oğunluktur. Tarihte doğrular i?in m?cadele edenler kısa vadede zorluk ?ekmişler ama uzun vadede kazanmışlardır.’ diyor.”?

Modernizm yalnızlığı unutturuyor?

Yalnızlığın, insanın bazı şeyleri g?rmesini de sağladığını s?zlerine ekleyen Tarhan, “Kendini sorgulayıp, ?z eleştiri ve ‘Dur, d?ş?n, yeniden başla’ yapabiliyor kişi. Bu bir nevi moratoryum (erteletim) ilan etmektir. Kişi moratoryumla kendini yeniden yapılandırmak i?in mola veriyor. Bu mola i?erisinde yeniden değerlendiriyor. Hatta buna girişimcilikte ‘y?zde 15 kuralı’ deniyor. Y?zde 15 kuralında, ?alışıyorsan bir 1,5 saat de yaptığın iş hakkında d?ş?n deniyor. Bunu yaptığı zaman kişi hatalarını g?r?yor, kendini geliştiriyor ve hatalardan dersler ?ıkartıyor. Farklı bakış a?ıları getiriyor, yeni se?enekler bulabiliyor ve vizyonunu b?y?tm?ş oluyor. Vizyon sahibi kişiler genelde b?yle kişiler oluyor. ?alışan insanlar kendilerini işe kaptırıyor. İşe gidiyorsun geliyorsun, ondan sonra televizyonun karşısına ge?iyorsun. İnsan kendine hi? zaman ayırmıyor. Modernizm yalnızlığı unutturuyor.” ifadelerini kullandı.

Yalnızlık zırhına sığınıyorlar…

Mutsuz eden yalnızlıkların ?ok arttığını belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Sanal bağların kurulmasıyla ger?ek bağlar kurmuyor insan. Sanal bağlar da ger?eğe g?re daha zayıf bağlardır. Sanal ilişkiler de zayıf olduğu i?in sağlıklı ilişkiler değil. İnsanı bir nevi bir bağımlı hale getiriyor. Duygusal destek almak, bazı ger?eklerle y?zleşmemek i?in ya da stres azaltma tekniği olarak sanal ilişki kurulabiliyor.” dedi.

Yalnızlığın, bencilliği de beslediğini s?yleyen Tarhan s?zlerine ş?yle devam etti:?

“Kimseye hesap vermek zorunda kalmıyorsun, kendi kararlarını kendi başına alabiliyorsun. Kimseye danışmaya ihtiyacın yok. ‘İlişkiye ayıracak vaktim yok. Başkasının sorumluluğu taşımak istemiyorum.’ diyorlar. ?zg?ven adı altında ?z beğeni b?y?t?l?yor. Narsisizm yani benmerkezcilik (kendi egosunu tatmin etme, ?n plana ?ıkarma) b?y?t?l?yor. Bu tarz kişiler de istemedikleri halde yalnız kalıyorlar. ??nk? bir ka?ıngan kişiliğin yalnızlığı var. İstemediği halde yalnız kalıyor. Bunlar egosu y?ksek kişiler oluyor. Genellikle bir iletişim, sohbet başlatamıyorlar. İnsan ilişkilerinde ‘benim fikrim budur’ diyemiyorlar. Yalnızlık zırhına sığınıyorlar.”

Hibya Haber Ajansı

Günün Diğer Haberleri