Şanlıurfa’da Taziye Kültürüne Yeniden Şekil Verilmelidir

Taziye kültürü, toplumun en önemli dayanışma geleneklerinden biri olmasına rağmen, zamanla ekonomik bir yük ve hatta sosyal bir gösteriş haline dönüştü.

GÜNCEL - 01-11-2024 17:11

Taziye kültürü, toplumun en önemli dayanışma geleneklerinden biri olmasına rağmen, zamanla ekonomik bir yük ve hatta sosyal bir gösteriş haline dönüştü.

Son yıllarda özellikle Şanlıurfa’da taziye evlerinde karşılaşılan yüksek ücretler ve ağır masraflar, halkın bu konuda adımlar atılması yönündeki taleplerini daha sık dile getirmesine neden oldu.

Taziye kültürü, toplumun en köklü ve samimi dayanışma geleneklerinden biri olarak, acıyı paylaşma ve destek olma amacı taşır. Ancak bu kültür zamanla değişim geçirdi; acıyı paylaşma ruhu yerini gösterişe ve ekonomik yük yaratmaya başladı. Şanlıurfa’da taziye evlerinde karşılaşılan yüksek masraflar, toplumun bu konuda bir değişim talebini daha da yükseltiyor. Artık halk, taziye kültürünün asıl amacına uygun hale getirilmesini, ekonomik yükten arındırılmasını istiyor.

Ekonomik Külfet Taziye Sahiplerini Zorluyor

Taziye sahipleri, yas sürecini yaşarken aynı zamanda ağır ekonomik sıkıntılarla da yüzleşiyor. Taziye evlerinde çay, acı kahve, yemek gibi ikramlar ve yer kirası gibi masraflar, ailelere büyük bir yük getiriyor. Bu ekonomik külfet özellikle dar gelirli aileler için ciddi sorunlar yaratıyor. Taziye süresinin iki günle sınırlandırılması ve yemeklerin sade bir çorbayla sınırlı tutulması önerisi, Şanlıurfa halkının bu konuda ciddi bir taleple yetkililere seslenmesine yol açıyor. Böylelikle hem maddi yük hafifleyecek hem de dayanışmanın samimiyeti korunacak.

Gösterişten Arınmış, Samimi Bir Taziye Ortamı

Şanlıurfa’da bazı taziye evlerinde gösterişli yemek ikramları, taziyenin ana amacını gölgeliyor. Taziye, yas sahibine destek olma ve kaybedilen kişi için dua etme amacı taşırken, bazı ortamlarda lüks harcamalar ön plana çıkıyor. Yemek ikramı, yalnızca taziye sahipleri ve uzaktan gelen misafirlerle sınırlandırılmalı; şatafatlı yemekler, aşırılık yaratan öğünler tamamen kaldırılmalıdır. Eğer yemek ikramı yapılacaksa da, sade bir çorba ile sınırlı tutulmalıdır. Bu, taziye ortamının manevi ve sade havasını güçlendirecek bir adım olacaktır.

Örnek Uygulamalarla Desteklenen Bir Dönüşüm Mümkün

Komşu iller Batman ve Gaziantep, taziye sahiplerine ekonomik yük yaratmamak için portatif çadırlar ve geniş mekanlar sunarken, Adıyaman’da yalnızca su ikramı yapılmaktadır. Bu tür örnekler, Şanlıurfa’da da halkın yükünü hafifletecek uygulamalarla taziye kültürünü canlandırmak adına ilham verici olabilir. Şanlıurfa’da da benzer düzenlemeler yapılması, halkın taleplerine olumlu bir yanıt olacak ve dayanışmayı güçlendirecektir.

Taziye Adabı ve Yerel Yönetimlerin Rolü

Taziyelerde yemek ikramı yapılmaması, çayın kaldırılması ve yalnızca su ve acı kahve gibi ikramların sunulması, taziye kültürünün asıl değerlerine dönmesi adına önemli bir adımdır. Valilik, belediyeler, müftülük ve yerel kanaat önderlerinin öncülüğünde, taziye sahiplerinden yer kirası, işçi ücreti gibi masrafların talep edilmemesi konusunda bir düzenleme yapılmalıdır. Bu sayede, taziye ortamları daha sade, samimi ve amacına uygun hale gelecektir.

Şanlıurfa Halkı Taziye Kültürünün Yeniden Şekillendirilmesini İstiyor

Şanlıurfa halkı, taziye kültürünün asıl amacına dönmesini, maddi yükten arındırılmasını talep ediyor. Bu talep, müftülük, valilik ve yerel yönetimlerin desteğiyle karşılanmalı; böylelikle taziye ortamları daha samimi, içten ve ekonomik yükten uzak hale getirilmelidir. Taziye süreleri en fazla iki günle sınırlanmalı, yemek ikramı kaldırılmalı, dini vecibeler çerçevesinde kısa bir dua ve anma yapılmalıdır.

Şanlıurfa’nın kadim taziye kültürünü asıl değerlerine döndürmek, gösterişten arındırmak ve dayanışmayı pekiştirmek adına herkesin bu sürece katkı sunması, halkın taleplerine kulak vermesi gerekiyor.

Bu konuda toplum olarak bir değişime gitmek şart.

İşte bu değişim sürecinde Valiliğimiz ,müftülüğümüzün ve yerel yönetimlerimizin desteği oldukça önemli. Taziye kültürünün asıl amacına uygun hale gelmesi için bazı öneriler geliştirilebilir İşte o önerilerden bazıları:

1. Taziye Süresi 2 Günle Sınırlanmalı: Şanlıurfa genelinde taziyeler en fazla 2 gün sürmeli. Bu düzenlemeyi, Valilik ve kaymakamlıklar üzerinden bir standarda oturtmak mümkün.


2. Yemek İkramı Kaldırılmalı veya Sınırlanmalı: Taziye sahipleri için en büyük mali yük, yemek ikramı. Eğer mutlaka bir ikram yapılacaksa, bu sadece çorba ile sınırlandırılmalı. Taziye evlerinde öğle ve akşam yemeği verme alışkanlığından uzaklaşılmalı.


3. Gösterişli Yemeklerden Kaçınılmalı: Taziye evlerinde şatafatlı yemek sunumu, hem İslami değerlerimizle hem de geleneklerimizle çelişiyor. Yemek sunumu yalnızca yakın akrabalar ve uzak şehirlerden gelen misafirlerle sınırlandırılmalı. Örneğin öğle yemeği 12:00 - 13:00 saatleri arasında, sadece belirli kişilere verilmelidir. Bu sayede, yemek saatlerinde hazır kıta bekleyen kişilerin varlığı da son bulacaktır.


4. Yerel Yönetimler ve Müftülükten Destek: Taziyelerde halka maddi bir yük yaratılmaması için yerel yönetimler tarafından gerekli yardımlar sağlanmalı. Ayrıca, müftülük tarafından camilerde vaazlarla taziye yemeği konusunda halkın bilinçlendirilmesi oldukça yerinde bir adım olacaktır.


5. Diğer İllerdeki Örnek Uygulamalara Özen Gösterilmeli: Adıyaman gibi illerde taziye evlerinde yemek sunumu yasaklanmış durumda. Gaziantep ve Batman belediyeleri, taziye sahiplerine gerekirse portatif çadırlar sağlayarak onlara destek oluyor. Bu tür uygulamaların Şanlıurfa’da da hayata geçirilmesi, halkımızın yükünü hafifletecektir.


6. Taziye Evlerinde Ücret Talebi Olmamalı: Taziye evlerinde kira ücreti, çay-kahve ücreti gibi talepler, taziye sahiplerinin mali külfetini artırıyor. Bu giderlerin tamamen kaldırılması gerekiyor. Taziye evlerinde yalnızca su ve acı kahve ikramı yapılmalı, çay ikramı da kaldırılmalı. Böylelikle taziye sahipleri gereksiz mali yükten kurtulacaktır.


7. Dua ve Anma Süresi Kısa Tutulmalı: Taziyelerde dini dualar kısa ve anlamlı bir şekilde yapılmalı. Bu süre, vefat eden kişinin ruhuna aşır ve Fatihalar okunacak şekilde düzenlenmeli.


Şanlıurfa’nın kadim taziye kültürü, asıl değerlerine sadık kalınarak yeniden şekillenmelidir. Taziye kültürünü hem ekonomik hem de sosyal anlamda koruyabilmek adına müftülüklerin, valiliklerin ve diğer yetkili mercilerin halkın taleplerine kulak verip gerekli düzenlemeleri yapmasını bekliyoruz.

Bu düzenlemeler sayesinde, Şanlıurfa'da taziyeler daha az masraflı,samimi, daha içten ve daha az külfetli bir hale gelecektir.

 

Günün Diğer Haberleri