Düşüncelerimi belirtmeden önce şunu belirtmek istiyorum. Düşüncelerim eleştiriye, tartışmaya ve katkıya açıktır. Hatta bunlar olursa ayrıca sevinirim.
Uzun zamandır, yani yıllardır Kürt ulusal çevrelerinin son adıyla DEM olan siyasi partiye yönelik eleştirileri sürüyor ve daha da süreceğe benziyor. Ortadoğu'daki gelişmeler nedeniyle bu tartışmalar, eleştiriler hatta saldırılar biraz daha tırmanıp, Kürt Ulusal güçlerinin ana gündemi haline geldi.
Durum bu olunca konuyu ben de gündeme getirmek istedim.
Benim amacım bu tartışmalara dahil olmak değildir. Kimin nerede durduğunu, ne yapmak istediğini politik davranışlarıyla ortaya koymak, yanlış olanı dile getirmek, yanlışın yerini doğruyla değiştirecek önerilerde bulunmaktır.
Öncelikle şimdiki adı DEM olan siyasi partiyi doğru tanımak, anlamak ve konumunu belirleyerek onu politikasıyla birlikte kabul etmek gerek. Bu kabul ona dahil olmak ya da ondan olan beklentileri sona erdirmek şeklinde olabilir.
İlk kurulduğu zaman hangi amaçla ortaya çıkmış olursa olsun bir yana bırakarak, onu bu günkü politikasıyla ele almak en doğru yaklaşım olur.
DEM parti Kürtler içinde örgütlenerek ortaya çıksa da zamanla Türkiye'deki siyasi partilerin arasına girerek meclise girdi. Kuruluşunda kadroları Kürt sorunuyla ilgili radikal çıkışlar yapsalar da süreç içinde siyasal bir parti olarak mücadele etmeyi benimsediler.
Parlamenter mücadeleyi benimsdikten sonra politikalarındaki belirsizlikler ortadan kalktı. Aynı zamanda bu politikayla uyumlu olarak kadroları da değişti.
Partinin temel politikası bir Kürt partisi olmaktan çıkarak Türkiye partisi olma yönünde evrildi.
Türkiye partisi olsa da devrimci, demokrat, ilerici güçlerin toplandığı bir parti yaratmaya çalışıyorlar. Yani merkez sol bir pari olmaya çalışıyor. Bunu yaparken de etnik bir ayrım yapmadan, Kürt, Türk, Laz, Ermeni, Çerkez, herkesi partiye almaya çalışıyorlar. Bu politika gereği etnik özellikleri dikkate alan bir kadrolaşma da gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Yani parti içinde aynı zamanda etnik bir denge de kurmaya özen gösteriyorlar.
Partinin politikasının merkezinde böyle bir yapılaşma varken polikaları da bu duruma uygun haldedir.
Kürt sorunu öncelikli bir politikası olmasına rağmen sadece Kürt sorunuyla kendisini sınırlamıyor.
Kürtler politikasında ise bir Kürt devleti kurmayı red eder. Bunun yerine Türkiye Cumhuriyeti 'ni demokratikleştirmek ve Kürtler'in de bu demokratik cumhuriyet içinde kalmasını sağlamaya çalışıyor. Ulus devletin ömrünü doldurduğu tezini kendilerine dayanak yapıyorlar.
Bu politika ışığında gelişmeleri değerlendirdiği için Ortadoğu'da bir Kürdistan devletine sıcak bakmıyor. Hatta böyle bir olasılığı emperyalizmin bir projesi olarak gördükleri için red ediyorlar.
Genel hatlarıyla DEM Partinin Türkiye'ye ve Kürt sorununa ilişkin politikasına değindikten sonra bir de Kürt Ulusal güçlerinin tavrını ele alalım.
Bu güçler Kürt sorunu etrafında politika yapmaya çalışıyorlar. Yani Kürdistani bir politika tarafında yer alıyorlar.
DEM partiye bakışları ve yaklaşımları oldukça yanlıştır. Türkiye partisi olmaya çalışan bu partiden Kürdistani bir politika bekliyorlar. DEM böyle bir parti olmadığını ısrarla belirtse de ondançyine de milliyetçi bir politika beklemekten vaz geçmiyorlar. DEM'in her politikasını Kürtlere ihanet olarak değerlendiriyorlar.
Oysa yukarıda belirtmeye çalıştığım gibi DEM parti Kürt Ulusal güçlerinin ya da milliyetçilerinin beklentilerini karşılayacak bir parti değildir. Hain bir parti de değildir. Sadece bir Kürt partisi olmak istemiyor.
NE LAZIM?
Bütün bu tartışma ve çekişmeler Kürt Ulusal güçlerinin bir eksikliğini ve aynı zamanda yerine getirmeleri gereken bir görevi ortaya koyuyor.
Temel eksiklik milliyetçi, birleşik, Kürdistani bir Partinin olmamasıdır. Böyle bir parti ortaya çıktığı zaman tam bir politik yeterlilik ortaya çıkar. O zaman Kürt Ulusal güçlerinin yeri de DEM'in yeri de netleşir. Birbirlerine çatmak yerine işbirliğine girerler. Böyle büyük ve güçlü bir parti yerine bölük pörçük, cılız, etkili olamayan küçük partiler vardır.
Bu nedenle Kürtlerin acil milliyetçi bir partiye ihtiyaçları vardır. Tartışma ve anlaşmazlıkların büyük bir kısmı bu boşluktan kaynaklanıyor.
Kürt Ulusal güçlerinin bir an önce bu boşluğu dondurmalar gerekiyor.