Fed, son 40 yılın en agresif politika sıkılaştırmasını yaparken, yatırımcılar aylarca daha yumuşak olur beklentisini canlı tutmaya çalıştılar ama, gelen veriler, yapılan açıklamalar ile yeni mod 'Fed ile savaşma ve Sat' oldu. Şu anda FED’in , sonuçları ne olursa olsun enflasyonu düşürmek için esasen tek bir yetki politikası izliyor olsa da, ekonomiye ve enflasyona ilişkin uzun vadeli, yapısal görüşü değişmedi. Fed'in 20-21 Eylül tarihli politika toplantısından güncellenen tahminler, oran belirleyicilerin ekonominin denge faiz oranına ilişkin görünümünün zaman içinde %2,5 olarak kaldığını gösteriyor. Fed'in enflasyon hedefinin %2,0 olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bu, büyümeyi ne körükleyen ne de frenleyen belirsiz, enflasyona göre ayarlanmış olan reel faiz oranının da %0,5'te değişmediğini gösteriyor. Enflasyonun ne kadar yüksek olduğu, temel fiyat baskılarının ne kadar kalıcı olduğu ve Fed'in borçlanma maliyetlerinin ne kadar yükseleceğine dair sinyal verdiği düşünüldüğünde, Fed'in uzun vadede oranları nerede göreceğine dair tahminini yükseltmesi beklenebilirdi. Ama FED bir kısma göre sanki piyasalara, piyasaların bu yaz beklediği anda olmasa bile, gerçekten de bir pivot geliyor sinyali verdi. Piyasalar, Mart 2023 ile Aralık 2024 arasında, Haziran ayından bu yana en düşük ve sadece birkaç hafta önce fiyatlananın neredeyse yarısı olan yaklaşık 60 baz puanlık bir gevşeme bekliyor. Gevşeme diyoruz çünkü hala FED’den U dönüşü bekleyenler var. Çünkü görece yüksek vergi yükü, ağır borç yükü ve düşük verimlilik gibi yapısal katılıklar, potansiyel ekonomik büyümenin düşük olduğunu gösterdiğinden, denge faiz oranın %2,5 kadar yüksek olmayabileceğini öne sürüyor. Ancak diğerleri, enflasyonist baskıları eskisinden daha yüksek tutacak yapısal değişimlerin devam ettiğini, yani nötr oranın da daha yüksek olması gerektiğini savunuyor. Bunlar arasında yavaşlayan küresel ticaret, onshoring, daha yüksek enerji maliyetleri ve iklim değişikliğiyle mücadele ile ilgili maliyetler yer alıyor. Nötr oranın belki %3,00, belki daha da yüksek olduğunu öne sürüyor. Nötr oranı belirlemek imkansızdır ve sürekli değişmektedir, ancak portföy yöneticilerinin uzun vadeli yatırım kararları aldığı bir mihenk taşıdır. Nötr oranı konusunda sıkıntı ya bir ek de zaten dün Dünya Bankasında “küresel enerji üretiminin Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden sonra çeşitlenmesinin yıllar alabileceğini ve bunun da stagflasyon riskini veya düşük büyüme ve yüksek bir dönemi uzatacağını” açıklamaları ile gelmişti.

MANŞETTE ÖNE ÇIKANLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz şu anda da paramıza değer kazandırmamızın gayreti içinde olacağız, faizi düşürerek. Yıl sonunda temennim tek hanelere indirmeliyiz" dedi.

Milli Güvenlik Kurulu Bildirisi’nde, Yunanistan’ın bilhassa son dönemde artan kışkırtıcı eylemleri tüm ayrıntılarıyla ele alındığı, gayriaskerî statüdeki adaların silahlandırılması konusunda Yunanistan’ı teşvik eden çevrelerin aklıselime davet edildiği vurgulandı.

Chicago Fed Başkanı Charles Evans, çok yüksek, ısrarcı enflasyonun üstesinden gelmek için Fed'in kısa vadeli borçlanma maliyetini ihtiyaç duyulan seviyeye gelecek yılın ilk çeyreğine kadar taşıması gerektiğini söyledi.

Enflasyonu aşağı getirme konusunda şu ana kadar net bir ilerleme sağlanamadığını belirten Atlanta Fed Başkanı Bostic, para politikasının "ılımlı şekilde sınırlayıcı" hale getirilmesi, bu çerçevede faiz oranının yıl sonuna kadar yüzde 4,25-4,50 aralığına gelmesi gerektiğini söyledi.

Rosstat verilerine göre Rusya'nın petrol üretimi Ağustos ayında Temmuz ayındaki günlük ortalama 10,76 milyon varilden 10,64 milyon varil/güne geriledi.

Rusya, Baltık Denizi üzerinden Rus gazını Avrupa’ya taşıyan Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarındaki sızıntılar ile ilgili "Uluslararası Terörizm Yasası" doğrultusunda soruşturma başlattı.

Rusya’nın Ukrayna’nın 4 bölgesinde düzenlediği sözde referandumların ve kısmi seferberlik ilanının ardından harekete geçen Avrupa Birliği (AB), içerisinde Rusya’ya yönelik ticaret kısıtlaması ve Rus petrolüne tavan fiyat uygulanmasını da içeren 8’inci yaptırım paketi hazırladı.

Avrupa Birliği üyesi ülkelerden yüksek akaryakıt fiyatlarının düşürülmesi yönünde çağrılar geldiği bir dönemde AB Komisyonu, doğal gaz fiyatına genel bir sınır getirilmesinin enerji güvenliği için risk oluşturacağı uyarısında bulundu.

Dünya Bankası Başkanı David Malpass, eurodaki zayıflama ve yüksek enflasyonun Avrupa'da resesyon olasılığını artırdığını ifade etti.

Kaynak A1 Capital
Hibya Haber Ajansı