Şentop’un konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 103. Açılış yıl dönümü milletimize, soydaş ve akraba topluluklara ve mutluluğumuzu, kederimizi yüreğinde hissedecek kadar Türkiye’yi seven farklı coğrafyalardaki bütün dostlarımıza kutlu olsun.
6 Şubat’ta gerçekleşen, 50 binden fazla canımızın hayatını kaybettiği, 108 bin kardeşimizin yaralandığı asrın felaketi saydığımız depremler sebebiyle yüreğimiz buruk, gönlümüz yaslıdır. En büyük tesellimiz, devletimizin bütün kurumlarıyla depremden zarar gören vatandaşlarımızın yaralarını sarmak, yeni yaşama imkanlarını oluşturmak için gösterdiği olağanüstü çabadır. İnşallah bu acı hadisenin izlerini silmek, 11 ili etkileyen depremlerin yıkıma uğrattığı şehirleri daha güçlü bir şekilde ayağa kaldırmak için gösterilen gayret en kısa sürede neticelerini verecektir. Devletimizin bu konudaki kararlılığı, hazırlığı ve gücü tamdır.
Şundan eminim ki, tarihin hiçbir döneminde, ?dünyanın hiçbir yerinde böyle büyük acılarda, felaketlerde, zorluklarda böylesine bir ve birlik olan hep birlikte mücadele eden başka bir millet ve devlet yoktur.
Bazı hakikatler ve hadiseler insanların ve milletlerin yolunu belirleme, hayatlarını tanzim etme niteliğinden ötürü sürekli hatırlanmayı, titiz bir dikkatle üzerinde düşünülüp müzakere edilmeyi hak eder. Yüz yıl önce vatanımız işgal ve istila, milletimiz esir olma tehlikesi ile karşı karşıyayken milletimizin hür ve saygın yaşama iradesinin en tabii hali olarak ortaya çıkan Milli Mücadele ve bu kutlu cehdin karargahlığını yapan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışı da bahsettiğim tarihi hakikatler ve hadiseler arasındadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, işgal ve ilhak tehdidi karşısında tam bağımsızlık hedefine kadar silahlı mücadele yürütmenin yegane çare olduğunu kabul etmekle birlikte bunu milletin meşru desteğine istinat eden bir Meclis eliyle yapmayı hayati bir mecburiyet olarak görmüştür.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, milleti teşkil eden farklı kesim, fikir ve kökenden temsilcilerin milli gaye uğruna dayanışmasının uyumunun ve mücadelesinin daima rehber edinilecek bir örneğidir. Bu örneklik çetin imtihanlardan geçmeye yazgılı milletimizin her bir ferdi için zor zamanlarda başvurulacak derleyici ve tanzim edici bir davranış tarzıdır.
Dostumuz da düşmanımız da iyi bilir ki; bizim için vatan uğruna ölmek ve yaşamak arasında bir fark yoktur. Bizim için millet uğruna gözden çıkarmadığımız can yoktur. Bizim için bağımsızlık uğruna ödeyemeyeceğimiz bedel yoktur. Biz böyle gördük, böyle yaşarız ve böyle ölürüz başkaca bir yol başkaca bir gerçek yoktur.”
Hibya Haber Ajansı
?