Her hafta Cuma günü saat 11.11'de Şanlıurfa'nın bir sorununu ve bu soruna yönelik çözüm önerilerini paylaşan HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan, bu hafta ise GAP'ın başkenti olan Şanlıurfa'da, Siverek ve Hilvan çiftçilerinin tarımsal sulamadaki mağduriyetlerine ses oldu.

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan, Siverek ve Hilvanlı çiftçileri ziyaret ederek tarımsal sulama ile ilgili sorun ve taleplerini dinleyip çözüm için yetkililere çağrıda bulundu. 

Sulama projesinde level!

Özaslan, Hilvan ve Siverekli çiftçiler ile beraber ellerindeki kova ve mataralarla Atatürk Barajı gölünden suyu alarak tarlalara taşıyarak çok dikkat çekecek bir farkındalık çalışmasına imza attı.

Özaslan "HÜDA PAR olarak bu hafta GAP'ın başkenti olan Şanlıurfa'da, Siverek ve Hilvan çiftçilerinin tarımsal sulamadaki mağduriyetlerini bir farkındalık çalışmasıyla kamuoyunun gündemine sunacağız" dedi.

Siverek geniş ve verimli arazilere sahiptir 

HÜDA PAR Siverek İlçe Başkanı Abdürrahim Sımak ise "Siverek geniş ve verimli arazilere sahiptir. Eğer ki bu geniş ve verimli araziler suya kavuşturulmuş olsaydı, bugün vatandaşlarımız 1200 kilometre öteye, başka şehirlere gidip mevsimlik tarım işinde çalışmıyor olacaklardı. Kendi şehrinde, kendi evinde işine gidip gelirdi" dedi.

Varlık içerisinde yokluk yaşıyoruz! 

HÜDA PAR Hilvan İlçe Başkanı M.Fatih Atakay  "Adeta varlık içerisinde yokluk yaşıyoruz. Biz artık verilen sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz. Eğer buradaki Fırat'ın suyu 180 kilometre öteye götürülebiliyorsa, Hilvan'a da getirilebilir. Biz Hilvanlılar şunu sormak istiyoruz; Acaba biz üvey evlat mıyız ki Fırat'ın suyundan istifade edemiyoruz?" şeklinde konuştu.

Fırat akar-akar da durur, Hilvan ve Siverek bakar da durur!

Özaslan açıklamasında şunları kaydetti:

"Fırat akar akar da durur, Hilvan ve Siverek bakar da durur. Artık bu manilerde yer almış. Hilvan ve Siverekliler merak ediyor, diyorlar ki;  biz bu memlekette üvey evlat mıyız? Neden hemen yanı başımızda bulunan baraj gölünden biz faydalanamıyoruz. Kuru tarıma mahkûm ediliyoruz. Zarar ediyoruz. Mevsimlik tarım işçisi olarak dışarı gitmek zorunda kalıyoruz. Çocuklarımızın eğitimi yarıda kalıyor. Çocuklar okuluna devam edemiyor. Mevsimlik tarım işçisi olarak gidiyorlar, yollarda trafik kazası geçiriyorlar. Sulama kanallarında çocukları boğuluyor... Artık yeter ya! Nereye kadar gidecek. 40 yıl beklediler, bir 40 yıl daha mı beklesinler, ne olacak? Bu, Şanlıurfa milletvekillerinin büyük bir ayıbıdır."

 

 

Hibya Haber Ajansı