Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna 20 Haziran’da Güney Afrika’ya yaptığı ziyarette yaptığı açıklamada, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Ağustos ayında Güney Afrika’da düzenlenecek 15. BRICS Zirvesi’ne katılmayı temenni ettiğini bildirdi. Edinilen bilgilere göre, Macron bu ayın başında BRICS Dönem Başkanlığı’nı yürüten Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa ile yaptığı telefon görüşmesinde zirveye katılma arzusunu aktardı. G7 grubunun önemli bir üyesi olan Fransa, niçin yeni yükselen piyasa ve gelişmekte olan ülkelerden oluşan BRICS’e aktif şekilde yaklaşıyor?

Birincisi, BRICS’in küresel etkisi sürekli olarak yükseliyor. Bu, Fransa’nın BRICS’e yaklaşmasına neden oldu. BRICS ülkelerinin toprak yüzölçümü, dünya toplamının yüzde 26.46’sını oluşturuyor. BRICS ülkelerinin nüfusu da dünya toplamının yüzde 41.93’ü. 2021 yılında BRICS ülkelerinin ekonomik büyüklüğü dünya toplamının yüzde 25.24’ünü oluşturdu. Geçen uzun süre içinde BRICS ülkeleri, adalet ve eşitlikte ısrarcı olup, küresel yönetişim reformunu hızlandırmak için ortak çaba harcadı ve önemli küresel ve bölgesel işlerde ortak tutum belirledi. Dolayısıyla yeni yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ülkelerin küresel söz hakkını artırdı ve küresel çok kutupluluğun önemli bir gücü haline geldi. Günümüzde 20’ye yakın ülke, BRICS’e katılmak için başvuru yaptı. BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi ve önemli bir Batı ülkesi olan Fransa’nın BRICS ile iş birliğini yoğunlaştırması, bu ülkenin küresel etkisinin yükselmesine yardımcı olacak. 

İkinci olarak, Fransa’nın BRICS ile iş birliğini yoğunlaştırması, bu ülkeye gözle görülür ekonomik çıkar getirebilir. Geçen onlarca yıl içinde BRICS, çok sayıda ülkenin ekonomik gelişmesine yardımcı oldu. BRICS Yeni Kalkınma Bankası şu ana kadar toplam değeri 32 milyar ABD Doları olan 90’dan fazla projeyi onayladı, böylece birçok gelişmekte olan ülkeye güçlü destek sağladı. Jeopolitik gerginlik, küresel enerji fiyatlarının sürekli olarak artış göstermesi, enflasyonun yüksek seviyede bulunması, kamu maliyesindeki dengesizlik, rekabet gücünün zayıf olması gibi birçok olumsuz unsur nedeniyle Fransa’nın ekonomisi zor durumda. Fransa’nın BRICS ile iş birliği yapması iç ekonomik sorunlarını çözmesine yeni fırsatlar sunacak. Öte yandan, BRICS ülkelerinin öncülük ettiği “ABD Doları’ndan arınma” gündemi, Fransa dahil birçok ülkeden destek aldı. Fransa, geçen Mart ayında ikili ticarette Çin’in para birimi RMB ile ödemeye izin veren ilk AB ülkesi oldu. Fransa’nın BRICS ile iş birliği yapması, kendisine daha fazla fırsatlar getireceği gibi, ABD Doları’na olan bağımlılığın azaltılmasına yardımcı olacak.      

Son olarak, Fransa’nın BRICS’e aktif şekilde yaklaşması, bu ülkenin dış politikasında bağımsız bir tavırda ısrarcı olunmasının bir göstergesi. Fransa, Çin Halk Cumhuriyeti ile resmi diplomatik ilişki kuran ilk büyük batılı ülke konumunda. Macron göreve başladıktan sonra AB’nin ABD’nin kuklası olmaması çağrısında bulunmuştu. Macron, ayrıca Çin ile ayrışmaya karşı çıktı. Dışa açık, kapsayıcılık, çifte kazanç ve eşitlik ilkelerinden hareket eden BRICS ile iş birliği yapmak, Fransa’nın rasyonel bir seçeneği haline geldi. 

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning 31 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, “Çin öteden beri, BRICS’in dışa açık ve kapsayıcı bir mekanizma olması gerektiğini savunuyor. Çin, BRICS’in genişleme sürecini hep destekliyor, aynı siyasi beklentilere sahip ortakların BRICS ailesine mümkün olduğu kadar erken katılmasını arzuluyor” diye konuştu. Küreselleşme karşıtlığı, tek taraflılık ve ticari korumacılığın yayıldığı bir dönemde, BRICS’in dışa açık ve kapsayıcılık ilkeleri son derece değerli. Fransa, eşitlik ilkesinde iş birliği içtenliğini göstermesi halinde, BRICS tarafından olumlu karşılanacak.    

Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu

Hibya Haber Ajansı