Sesi, iletişimimizdeki en önemli enstrümanım olarak belirten Prof. Dr. Ahmet Hakan Birkent, sesimizin aynı zamanda toplum içerisindeki pozisyonumuzu belirlemede rol oynayan en önemli faktörlerden biri olduğunu söyledi. Birkent ses estetiğini "Bireyin sesinin cinsiyeti, yaşı ve fiziksel görünümü ile uyumlu olması beklenir. Aksi durumlar hiç şüphesiz ki bireyin toplum içerisindeki algısında sıkıntılar yaratabilmektedir. Örneğin, ince sesli bir erkek ya da kalın sesli bir kadın toplumda iletişim esnasında yanlış değerlendirmelerle karşılaşabilmektedir. Bu tür ses bozukluklarının tedavisi amacıyla sesin özellikle incelik ve kalınlık algısına yönelik olarak yapılan işlemler bütününe ses estetiği adı verilir." şeklinde açıkladı.

Ses estetiğine kimler ihtiyaç duyar?

Güzel sesli olmanın her insan tarafından istenecek bir özellik olduğunu vurgulayan Birkent bu açıdan bakıldığında herkesin ses estetiği için aday olabileceğini vurguladı. Birkent, sıklıkla karşılaşılan hasta grubunu sosyal iletişimlerinde seslerindeki incelik ve kalınlık algısı açısından problem yaşayan hastaların oluşturduğunu belirtti

Birkent, açıklamasında, "Örneğin kalın sesli bir bayanın telefon konuşması esnasında beyefendi ifadesi ile karşılaşması sık karşılaşılan bir durumdur. Bu ses problemi yapısal nedenlerden kaynaklanabileceği gibi uzun yıllar sigara içiminin bir sonucu olarak da görülebilmektedir. Özellikle çocukluk döneminde çeşitli hormonal ilaç tedavileri kullanmak zorunda kalan kadınlarda da ilerleyen yaşlarda kalın ses problemi ile karşılaşmak mümkündür. Bu tabloların tam tersi olarak ince sesli bir erkeğin konuşması esnasında karşısındakiler tarafından yaşadığı algısal problemler de ciddi anlamda sıkıntı verici olabilmektedir. Hele bu kişi iş alanında yönetici pozisyonunda biri ise bu durum otorite ve pozisyon anlamında ciddi negatif sonuçlar oluşturabilmektedir. Ses estetiğine ihtiyaç duyan bir diğer hasta grubu da cinsiyet değişikliği tercihi içerisinde olan bireylerdir. Özetle, sesimizin cinsiyet, yaş, fiziksel görünüm ve sosyal pozisyonumuzla uyumlu olması gerekir. Bu açıdan sıkıntı yaşayan tüm hastalar için ses estetiğine yönelik girişimler yapılabilir." dedi.

Ses estetiği nasıl yapılır?

Dr. Ahmet Hakan Birkent, sesin incelik ve kalınlık algısına yönelik olarak değiştirmenin mümkün olduğunu dil getirdi. Birkent şöyle devam etti:

"Bu amaçla uyguladığımız çeşitli cerrahi girişimler ile elde edilen sonuçlar oldukça yüz güldürücüdür. Ağız içerisinden endoskopik olarak ya da boyundan küçük bir kesi yoluyla yapılan bu cerrahi girişimlerde amaç ses tellerimizin uzunluk, kütle ve gerginliğini ayarlayarak aynen bir enstrümanın teli gibi frekansını değiştirmektir. Bu sayede sesimizi inceltmek, kalınlaştırmak ve tınısını ayarlamak mümkün olmaktadır. Cerrahi işlemlerle birlikte tedaviye eklenecek ses terapisi uygulamaları başarı oranını daha da arttırmaktadır." 

Prof. Dr. Ahmet Hakan Birkent kendisinin geliştirmiş olduğu “Tensioning Glottoplasty” tekniği hakkında şu bilgileri verdi.

"Benim geliştirdiğim ve “Tensioning Glottoplasty” olarak isimlendirdiğim tekniğin en önemli özelliği ise ses tellerini kısaltma ile birlikte germe imkanı da sunmasıdır. Buna bağlı olarak seste daha belirgin bir incelme elde etmek mümkündür. Ayrıca ses telleri üzerine dikiş atılmadığı için iyileşme daha hızlı olmakta ve ince ses daha kısa sürede elde edilmektedir. Ses telleri üzerinde ameliyat sonrasında açıkta dikiş kalmadığı için komplikasyon oranı da daha düşüktür. Ameliyat esnasında eş zamanlı olarak boyun ön kısmındaki adem elması çıkıntısının alınması da mümkündür. Daha önce ses inceltme ameliyatı olmuş ve sonuçtan memnun kalmamış bireyler için de uygun bir revizyon yöntemidir."

Ses kalınlaştırma nedir?

Prof. Dr. Ahmet Hakan Birkent ses estetiği kavramı içerisinde bazı olgular için sesin kalınlaştırılmasının sosyal iletişim ve toplum içerisindeki algı açısından son derece etkili ve faydalı olduğunu belirtti. Ses kalınlaştırması uygulamalarının genellikle erkekler için söz konusu olduğunu ifade eden Birkent "Bu kapsamda en sıklıkla karşılaştığımız hasta grubunu ergenlik döneminde seste kalınlaşma yönünde olması gereken değişimin izlenmediği puberfoni (mutasyonel falsetto) olguları oluşturmaktadır. Çocukluk çağındaki sesimiz normalde ergenliğe geçişle birlikte kalınlaşır. Fakat bazen bu olması gereken kalınlaşma ortaya çıkmaz ve ses ince olarak kalmaya devam eder. Bu durum da doğal olarak bireyin toplum içerisinde yanlış anlaşılmasına ve sosyal izolasyona yol açabilmektedir. Ses terapisi çalışmaları ile yüz güldürücü sonuçlar alınabilen bu hasta grubu için uygulanacak birtakım cerrahi girişimlerle seste etkili ve kalıcı bir kalınlaşma elde etmek mümkündür." şeklinde konuştu.

İnce sesli olmanın iş hayatında özellikle otorite ve etkililik anlamında birtakım problemlere yol açabildiğini vurgulayan Birkant  "Sosyal iletişimin üst düzeyde olduğu meslek gruplarında, yöneticilerde, otoritenin ön planda olduğu mesleklerde bu husus daha da önemli hale gelmektedir. Bu tür durumlar için de seste kalınlaşma son derece önemli olup yapılacak birtakım cerrahi girişimlerle oldukça etkili sonuçlar almak mümkündür." diye ekledi.

Ses kalınlaştırma ameliyatları nasıl yapılır?

Prof. Dr. Ahmet Hakan Birkent sesi kalınlaştırmak amacıyla uygulanan birkaç farklı cerrahi teknik bulunduğunu söyledi. Birkent bunlardan en bilineninin Tip 3 tiroplasti tekniği olduğunu ve lokal anestezi altında boyun ön alt kısmından yapılan bir kesi ile uygulandığını açıkladı.

Prof. Dr. Ahmet Hakan Birkent şunları kaydetti:

"Bu kesi aracılığı ile tirod kıkırdak küçültülerek ses telleri gevşetilir ve gerginliği azaltılan ses telinin daha kalın bir ses üretmesi sağlanır. Bu amaçla uygulanan diğer ve daha güncel cerrahi teknikler ise Relaksasyon tiroplasti ve Baklava tiroplastidir. Bu iki cerrahi teknik de yine lokal anestezi altında ve benzer bir cilt kesisi ile uygulanmaktadır. Amaç yine ses tellerini gevşetmek ve dolayısıyla sesi kalınlaştırmaktır. Ameliyat esnasında hasta uyanık olmakta ve hastayla birlikte en uygun ses tonu belirlenmektedir." i

Hibya Haber Ajansı