Uzm. Dr. İhsaniye Dönmez Çiçek, açıklamasında, "Görünen ışık spektrumunda yaklaşık %30’luk bir hacmi olan ve 380-500 nm arasında titreşim gösteren hafif dalga boyudur; ancak en uzun enerjiyi oluşturan bir ışık grubudur ve bu sebeple de diğer ışıklara nazaran derinin daha derin tabakalarına penetre olup daha zararlı olabilmektedir. Bakıldığında, en büyük mavi ışık kaynağı güneştir; fakat son zamanlarda hayatımıza giren birçok eşya da mavi ışık yaymaktadır. Florasan lambalar, kontakt florasan ampuller, LED televizyonlar ve tabletler buna örnek oluşturabilir." dedi.

Madem doğal güneş ışığının bir parçası; ama mavi ışık neden zararlıdır? 

 Uzm. Dr. İhsaniye Dönmez Çiçek, mavi ışığın deriye penetrasyonu diğer ışıklara göre daha fazla olduğunu belirterek, "Hayatın içinde güneş dışında daha birçok kaynaktan da mavi ışığa maruz kaldığımız için yüksek dozda cilt maruziyeti yaşıyoruz." ifadesini kullandı.

Mavi ışık cildimizi nasıl etkiler?

 Çiçek ,mavi ışığın deride sebep olduğu durumları şöyle sıraladı:

"Erken yaşlanma belirtileri

Cilt tonunda düzensizlikler

Hassas kişilerde ciltte kızarıklık

Lekelerde artış

Ciltte elastikiyet kaybı

Çizgilerde kabalaşma ve derinleşme

Ciltte mat görünüm

En önemlisi de cilt hücrelerinde DNA hasarı yaptığından dolayı cilt kanseri riskinde artışa sebep olabilmektedir."

Özellikle geceleri mavi ışığa maruz kalmanın cildin biyolojik ritmine ve gece döngüsüne ters düştüğü için cildin kendini onarma mekanizmasını sekteye uğrattığını söyleyen  Uzm. Dr. İhsaniye Dönmez Çiçek, mavi ışığın zararlarından korunmak için  yapılması gerekenleri sıraladı:

"Mutlaka geniş spektrumlu güneş kremleri kullanmalıyız.

Kullandığımız kozmetik ürünlerinde de mavi ışık filtresinin olmasına dikkat etmeliyiz.

Uyumadan 2 saat önce diğer teknolojik cihazların fişlerini çekmeli ve dijital detoks yapmalıyız.

Cildimizin bakım rutinine özen göstermeli, dış faktörlere karşı temizliğini ve nemlendirmesini sağlıklı bir şekilde yapmalıyız.

Mavi ışık ciddi oksidatif stres yaptığından dolayı hem içsel hem de dışsal olarak antioksidan desteği almalıyız. Özellikle C, E vitaminleri, ferulik asit, resverat rol gibi yoğun antioksidan içeren kremler ve gıda takviyeleri kullanmalıyız.

Bol su tüketmeli, sağlıklı beslenmeli, sigara, alkol ve paketli gıda tüketiminden kaçınmalıyız."

Hibya Haber Ajansı