''Vücut ısınızı koruyacak şekilde giyinin''

Sert rüzgarlı havalar göğüs bölgesinde ısı kaybını artıracağı için koroner spazm, dolayısıyla kalp krizi riskini yükseltebildiğii belirten Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ufuk Gürkan,'' Kalp sağlığınız için aşırı rüzgarlı havalarda mümkünse sokağa çıkmayın. Mecbursanız, göğüs bölgenizi koruyacak şekilde giyinmeyi alışkanlık edinin. Ayrıca sokağa çıkarken kıyafetlerinizin altına giyeceğiniz kalın termal çamaşırlar da vücut ısınızın sabit kalmasına yardımcı olacaktır.'' dedi.

''Rüzgarlı havalarda kapalı mekanlarda spor yapın''

Sonbahar mevsiminde de egzersizlerinize düzenli olarak devam etmeniz kalp sağlığınız için büyük öneme sahip olduğunun altını çizen Doç. Dr. Ufuk Gürkan, haftanın en az dört günü yapacağınız 30 dakikalık tempolu yürüyüş, kalp krizi riskini azalttığını söyleyerek, soğuk ve rüzgarlı havalarda yürüyüş için dış ortamları değil kapalı mekanları tercih etmeye özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

''Yürüyüş için sabah saatlerini tercih etmeyin''

Sonbahar mevsiminde dikkat etmeniz gereken bir başka önemli nokta ise yürüyüş saatlerinin olması gerektiğini dile getiren Doç. Dr. Ufuk Gürkan, havaların soğuk olduğu günlerde sabah saatlerinde, özellikle rüzgarlı havalarda yapacağınız yürüyüşün kalp sağlığınızı olumsuz etkileyeceğini belirterek, “Bunun nedeni ise koroner damarların sabah saatlerinde elastikiyet özelliklerinin az olması ve bunun sonucunda kalbin yükünün artmasıdır. Dolayısıyla sabah erken saatlerde yapılan yürüyüşler, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi sorunları, dahası kalp krizini tetikleyebiliyor. Sabahları yürüyorsanız, kalp sağlığınız için düşük tempoyu tercih etmeli ve göğüs bölgesinde gelişen ağrı veya nefes darlığında yürüyüşünüzü sonlandırmalısınız. Sonbahar aylarında yürüyüş için en ideal zaman soğuğun kırıldığı öğle saatleridir.” diye konuştu.

''Yemekten hemen sonra egzersiz yapmayın''

Doç. Dr. Ufuk Gürkan, yemeğin ardından damarlardan mide ve bağırsak sistemine giden kan miktarı ile kalp hızı göreceli olarak artığını söyleyerek bunun fizyolojik bir durum olduğunu belirtti ve şöyle devam etti:

''Ancak  kalp damar hastalığında koroner kan akımının az olması nedeniyle ağır yemek sonrasında yapılan egzersizler kalp krizi riskini artırabiliyor. Dolayısıyla kalp damar hastalıkları açısından yüksek riske sahipseniz, egzersizlerinizi çok hafif bir kahvaltıdan en az bir saat veya öğle ya da akşam yemeğinden en az 3-4 saat sonrasında yapmaya özen gösterin.''

''Ağır eşya taşımayın, dik yokuşlardan kaçının''

Soğukla birlikte kalbin iş yükü arttığı için ilave zorlayıcı faaliyetler semptomları tetikleyebildiğini belirten Doç. Dr. Ufuk Gürkan, Öyle ki yaz aylarında hiçbir şikayeti olmayan ve orta derece kalp damar tıkanıklığına sahip hastaların soğuğa maruz kaldıklarında nefes darlığı ile göğüs ağrısı gibi semptomları başlayabildiğine ve bu tablonun kalp krizine kadar ilerleyebildiğini söyleyerek Doç. Dr. Ufuk Gürkan, ''Bu nedenle soğuk havalarda gerekmedikçe ciddi efor gerektiren ağır eşya ve yük taşımak gibi faaliyetlerden kaçının, dik yokuşlu yolları kullanmamaya da özen gösterin.'' önerisinde bulundu.

''Sonbahar mevsimine uygun beslenin''

Doç. Dr. Ufuk Gürkan, ''Düşen sıcaklıklarla birlikte vücudumuzun enerji ihtiyacı da artıyor. Doymamış yağdan ve karbonhidrattan zengin gıda alımı nedeniyle reflekslerimiz uyarılıyor ve daha kolay kilo almamıza yol açabiliyor. Kilo alımının hipertansiyon ve kalp damar hastalıklarının gelişme riskini artırması nedeniyle diyet ve egzersiz faaliyetlerinizi sonbahar mevsimine uygun olacak şekilde devam ettirmeniz gerekiyor. Besin değeri açısından zengin, düşük kalorili meyve ve sebzeleri bolca barındıran öğünlerle beslenmeye önem verin. Karbonhidrattan görece fakir, proteinli gıdalarla dengelenmiş, doymamış yağ asitlerini içeren yiyeceklerin sofranızda bulunmasını da alışkanlık edinin.'' dedi.

''Enfeksiyonlara karşı korunun!'' 

Soğuk havalarla birlikte vücudunuzun direncinin düştüğünü ve grip ile Covid-19 gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskinin arttığını belirten Doç. Dr. Ufuk Gürkan, bu enfeksiyonların da kalp krizi riskini ve kalp yetmezliği semptomlarını artırdığına işaret ederek, “2019 yılında başlayan Covid-19 enfeksiyonunun düşük yoğunlukla da olsa devam ettiği günümüzde; hijyen kuralları, maskeyle korunma, dezenfektan kullanımı gibi gribal enfeksiyonlarda korunma yöntemlerini uygulamanız ve hekiminizin görüşünü alarak uygun aşılarınızı yaptırmanız kalp ve damar sağlığınız için çok önemlidir.” şeklinde konuştu.

''D vitaminini unutmayın''

Doç. Dr. Ufuk Gürkan, ''Yapılan çeşitli çalışmalarda, vücudumuzdaki D vitamini seviyesinin yaz mevsimine nazaran sonbahar ve kış aylarında azaldığı gösterilmiş.  Bilimsel araştırmalar, D vitamini eksikliğinin koroner kalp hastalığı riskini anlamlı olarak artırdığını gösteriyor.  Bu nedenle sonbahar aylarında gerek güneş ışınlarından faydalanarak gerekse gıdalarla D vitamini takviyesi yapmanız oldukça önem taşıyor.'' uyarısında bulundu.

''Grip aşınızı yaptırın''

Viral enfeksiyonlar özellikle de covid-19 enfeksiyonu, immün sistemi zayıf ve yaşlı hastalarda daha ağır bir tablo oluşturabildiğini, altta yatan kalp hastalığını alevlendirebildiğini söyleyen Doç. Dr. Ufuk Gürkan,: ''Özellikle diyabet, koroner kalp hastalıkları veya kalp yetersizliği gibi kronik immün sistemini zayıflatan bir hastalığınız varsa hekiminizin görüşünü alarak mevsimsel grip aşınızı yaptırmayı ihmal etmeyin.'' diye konuştu.

''Hava kirliliğine dikkat!''

Doç. Dr. Ufuk Gürkan, ''Sonbaharla birlikte araç yakıt ve ısınma amaçlı tüketilen hidrokarbon ürünlerine ait partiküller hava kirliliğini artırıyor. Artmış olan hava kirliliğinin kalp damar tıkanıklarını, hipertansif ataklar ile kalp yetersizliği ataklarını artırdığı bilimsel olarak kanıtlandı. Dolayısıyla ciddi kalp damar hastalığınız veya kalp yetersizliği sorununuz varsa bu havalardan kaçınmanız, mümkünse görece olarak daha temiz havaya sahip bölgelerde yaşamanız öneriliyor.'' ifadelerine yer verdi.

Hibya Haber Ajansı