Değerli okurlarım,
2019' da tüm dünyayı korana sardığında milyonlarca insan ölürken, geri kalanlar hayata sıkı sıkı tutundular ölmemek için. Herkes ev hapsine girdi. Eşler birbirinden ayrı kaldı. Çocuklar ve ailenin büyükleri neneler,dedeler çocuklarına zarar vermesin diye ayrı ayrı odalarda yaşamaya başladılar. İnsanlar birbirine zarar vermesin diye sosyal yaşam ilişkilerini sıfıra indirdiler. Kimi evlatlarını, kimi de atalarını kaybetmemek için onları dört elle koruma altına aldılar. Covit 19 dedikleri korona insanların birbirlerinin kıymetlerini daha iyi anlayabilmesi için yada yeryüzünde yaşayan insanların ne kadar önemli bir varlık olduğu anlaşılır diye nasıl da umutlanmıştık değil mi?
Bu pandemi sürecinde insanlar çıkar çıkmaz, karşısına fahiş fiyatların çıkmasıyla bir şok yaşadılar. Bu şoku millet üzerinden daha atmamış iken yüzyılın can alıcı ve yıllar geçse de izi silinmeyecek 6 Şubat depremi yani küçük kıyamet koptu. Bu deprem de yüz binlerce insanımızı kaybettik. Bu deprem tüm insanlara bir ders olmuş derken ardında yaşanan seller ve yine kaybettiğimiz insanlar. Velhasıl verilen bu dersleri anlamamış olmalıyız ki bu defa Ortadoğu ülkeleri birbirine girdi.Halen yeryüzünde yaşayan insanoğlunun ne kadar duyumsuz olduğu gözler önüne serilmektedir. Ve 7 Ekim'den bu yana devam eden Filistin - İsrail Savaşı... Ve Ortadoğu bir ateş topuna dönmüş. Yüzyıllardır Filistin topraklarına konan İsrail'in toprak sevdası bitmedi gitti. Ve ne yazık ki bu savaşların yine mağdurları yok edilen minik çocuklar! Yüreğimiz yangın yeri. Uykularımız kaçtı. Gecemiz gündüzümüze karıştı. Kâfirler sıcak yataklarında derin uykularda ve sesiz uyurken.
Yıllardır İsrail'in Filistin topraklarını işgal etmesi ve Filistin halkına yaptığı zülm ve baskıcı bir politika ile Filistin'i yok etmek istiyor. Maalesef bunu da yaptı ve yapmaktadır. Bu yapılan baskılarına karşı 7 Ekim'de Filistin tarafından Hamas'ın İsrail'i ansızın yakalayıp vurması ile başlayan savaş tam bugün on üç gündür devam ediyor. Ve o günden beri İsrail durmadan Gazze'yi bombalıyor. Çoluk çocuk, sivil demeden katliam üstüne katliam yapıyor ve bunu NATO, BM, AB, İNSAN HAKLARI ve tüm Uluslararası örgütleri sadece izliyorlar. Hani çocuk hakları komisyonu, hani insan hakları inceleme örgütü, hani uluslararas af örgütü, hani İslam örgütü neredesiniz? Binlerce çocuk İsrail'in attığı bombalarla parçalanıp yok oldular. O gül kokan, o süt kokan minik yavrular, üzerine yağan barutlar altında can çekişiyor can.Binlerce sivil insanı katlettiler ve tüm dünya liderleri bunları yalnız izlemekte kalıyor.
Savaş stratejisi ülkelerin askerleriyle olur. Savaş yapan ülkelerin orduları birbiriyle çatışır. Maalesef İsrail ne yazık ki Gazze'nin askerleriyle yani ordusuyla değil, bombaları sivil halkın ve bilhassa halkın koruması için girdiği sığınakları ve hastaneleri vuruyor. Daha üç gün önce Gazze'de beş bin kişiye yakın insanın bulunduğu Ehli Baptist Hastanesi"ni bombaladılar. Ve bu saldırıda binlerce insan öldü. Bunların yüzde altmışı çocuklardı. Hastanenin bomlandığının ertesi günü Bıden İsrail'e bir Ziyaret gerçekleştirdi ve burada Natanyahu' ya: '' Sen Gazze' deki hastaneyi bombalamadın,senin dışında birileri yapmıştır." dedi. Yav siz kiminle kafa buluyorsunuz. Hem vurup insanları katledeceksiniz hemde bunu başkalarının üzerine atacaksınız kim inanır buna kim!
Evet, yirmi birinci yüzyılda İsrail insanları katlederek bir soykırım yapıyor ve tüm dünya liderleri buna sesiz. Başını kuma gömmüş kıçları dışarda. Yüzyıllardan beri gelen Ortadoğu'yu işgal etme politikası yürüten ABD ve İngiltere ne yazık ki bir İsrail devletini yarattılar Ortadoğu'da. Ve Ortadoğu'nun tüm topraklarını abluka altına almak istiyorlar. İstediklerini de yaptılar ve halen de yapmaktadırlar.
Filistin'in topraklarını baskılarla zorbalıkla alan İsrail şuan dokuz milyon nüfusuyla Ortadoğu'da kabadayılık yapmaktadır. Çünkü arkasında baron babaları var. ABD dışişleri başkanı Antony Blinken savaş başlar başlamaz tarafını tutup İsrail'e destek verdiğini söyledi.Ardından İngiltere, Almanya ve Fransa' da İsrail yanlısı oldular.
Şimdi sormaz mıyım bu tarafları tutmakla daha ne kadar masum çocukları, yavruları katledeceksiniz? Sizin çocuklarınız yok mu? Nasıl yüreğiniz dayanıyor o üzerine bomba yağan çocukların inleme seslerine! Geceleri başınızı yastığa koyup nasıl uyuyabiliyorsunuz?
Natanyahu diyorki:'' Bizim çocukları öldürmekle kendi çocuklarını katletmiş oldular. Onlar kendi çocuklarını öldürdüler" diyor. Ve tam on üç gündür çocukları katlediyor Natanyahu. Gazze'ye yapılan bu saldırılar bir soykırımdır ve maalesef tüm bu olanlara karşı ne Batı ülkeleri nede Arap ülkeleri sesini çıkarmıyor. Bazı Müslümanlar, içinde insanlık duygusu taşıyanlar sokaklara caddelere dökülmüş sesini çıkarıyor fakat bu Müslüman ülkelerin devlet başkanları nerede? Ortadoğu alev topuna dönmüş insanlar çaresiz kim nerede topa tutulduysa. Nerede Selahattin Eyyubiler! Nerede Yavuz Selimler! Her tarafı sardı Firavunlar, Hamamlar, Nemrutlar, Karunlar! Hani bir söz vardır ''deli deliden korkar" diye işte şimdi Ortadoğu' da bu Siyonistlerin yaptığı bu katliamları tek durdurabilecek iki güç var biri Rusya diğeri Çin. Bu iki ülke ABD' nın, İngiltere'nin ve kurdukları İsrail'in korkulu rüyası. Bunlar başka kimseden korkmazlar.
Bu yanan ateşe sen Hz. İbrahim'in serinliğini ver Ya Rabb'im! Tüm olan bu haksızlıklara karşı sen tüm mazlumlara Peygamber Efendimizin o yenilmez olan savaşma gücü ver Yarabb'im! Hz. Eyüb'ün, çektiği sıkıntılarının sonunda ulaştığı huzuru ver sen Ya Rabb'im. Zalimin hakkında ancak sen gelirsin Ya Rabb'im! Bir an önce bu savaşın bitmesi dileğiyle, Allah'a emanet olun.
Gap Haberleri