Kobanê'de DAİŞ çetelerinin saldırılarına karşı devam eden tarihi direnişin 59'uncu gününde DTK, BDP, HDP, HDK, Suruç Belediyesi ve Rojavaile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nden oluşan Kobanê Kriz Koordinasyonu, Kobanê'dekidireniş, sınır hattında devam eden destek eylemleri ve kentteki Kobanêlilerin durumuna ilişkin hazırladıkları rapora dair Arîn Mîrkan Çadır Kenti'nde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım,  DBP Urfa İl Eş Başkanı Celalettin Ekmen, HDP PM Üyesi Mehmet Doymaz, BDP Suruç İlçe Eşbaşkanı İsmail Kaplan ile Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyesi Faruk Tatlı katıldı. 

 

Koordinasyon adına açıklamayı HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan yaptı. Arîn MîrkanÇadır Kenti'nden tüm dünyaya seslendiklerini belirten Ayhan, çağrılarının tüm insanlığa olduğunu söyledi. İki aydır uluslararası güçlerin taşeronu ve insanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye saldırılarının devam ettiğini dile getirerek, "Geçmişte çokça örneği görülmüş olan canavarca saldırganlıkların dozajının en doruğa tırmandırıldığı yeni bir saldırganlık, tarihin karanlık sayfalarına yazılmaktadır" dedi. 

 

Kobanê ve Rojava direnişinin, "uluslararası kimi güçlerin ve bölgedeki işbirlikçi rejimlerin taşeronluğunu üstlenen paramiliter güçlerin de ciddi anlamda içinde yer aldıkları devşirme bir çete olan DAİŞ'in  başlattığı tarihin en aşağılık ve zalim saldırısına karşı insan olanı yaşatma ve ezdirtmeme direnişi" olduğunu kaydeden Ayhan, Kobanê'ye saldırının gerçeğinin bu coğrafyanın en kadim haklarından biri olan Kürtlerin ve Kürdistan'ın statüsüzlüğünün sonucu olduğuna dikkat çekti. Ayhan sözlerine, "Ne zaman ki Kürtler kendi ülkelerinde kendi gerçeklikleriyle birlikte yaşama iradesi beyan etmişlerse; her seferinde saldırıya uğramış, katliamlardan geçirilmiş, tarih sahnesinden silinme riskiyle karşı karşıya kalmışlardır" diye devam etti. 

Rojava kantonlarında yaşayan Kürt, Türkmen, Asuri-Süryani, Ermeni, Arap Alevi ve diğer kimlikler şahsında DAİŞ tarafından geliştirilen saldırının tüm insanlığı tehdit eden bir saldırı olduğunu vurgulayan Ayhan, bu saldırıya karşı direnişin de tüm insani değerleri temsil eden kimliğiyle insani ve evrensel tüm değerleri koruma ve yaşatma direnişi olduğunu söyledi.

Hükümete samimiyet çağrısı 

 

Hükümetin Kobanê konusundaki politikalarını da eleştiren Ayhan, hükümetin Kobanê'den gelen halka karşı halkın tarihsel gerçekliğine, iç içe geçen toplumsal dokunun ruhuna uygun davranmak bir yana uluslararası anlaşmaların gereklerini yerine getirmekten imtina ettiğini söyledi. Hükümetin duruşu ve söylemleriyle yarattığı vahametin ve Kobanê halkını sahiplenme duruşuna karşı yürüttüğü düşmanca tutumun DAİŞ çetelerinin dışında kimsesinin işine yaramadığını ifade eden Ayhan, "Kobanê halkına ve onun direnişine yaklaşım Kürtlere yaklaşımın ta kendisidir. Hükümeti samimi olmaya, uluslararası anlaşmaların ruhuna uygun davranmaya, en önemlisi de Kürt sorununun çözümü konusunda dar politik hesaplardan vaz geçmeye, yaklaşık 200 bin civarındaki Rojavalı halkımıza ve onun yanında yer alan tüm duyarlı birey ve toplumsal çevrelere karşı insani davranmaya çağırıyoruz" diyerek hükümeti uyardı. 

 

17 bin Kobanêli Suruç'ta 

 

Suruç'ta çoğunluğu çadır kentlerde kalan Kobanêlilerin sağlık, beslenme, giyim, barınma sorunları başlayan kış koşulları nedeniyle daha da yakıcı hale geldiğine dikkat çeken Ayhan barınma konusunun ivedilikle çözülmesi gerektiğini kaydetti. İki AFAD çadırında kalan 6 bin 100 kişi ile birlikte çadırlarda kalanların sayısının 17 bin 256 kişi olduğunu kaydeden Ayhan,  180 bin ile 190 bin civarında insanın Kobanê' den geldiği dikkatte alındığında, diğerlerinin değişik ortamlarda ve çoğunlukla da sağlıksız koşullarda yaşadıkları gibi vahim bir durum söz konusu olduğunu söyledi.

 

'Önlem alınmazsa salgın hastalık riski var'

 

Sağlık konusunun başlı başlı başına bir sorun olduğunu belirten Ayhan, "AFAD kaydı olmayanlar hastanelerde acil poliklinikleri dışında diğer hizmetlerden yararlanamamaktadır. Çadırlarda yaşayanlarında beslenme, ısınma, hijyen vb. konular da önemli sıkıntı ve ihtiyaçlar söz konusudur.Bu sorunların bir an önce çözülmemesi durumunda ciddi salgın ve benzeri sorunların baş göstereceği açıktır" dedi.

 

Daha fazla destek ve sahiplenme çağrısı 

 

Türkiye ve uluslararası kamuoyuna Kobanê halkının direnişini daha fazla destekleme, kendi topraklarında mülteci konumuna yaşamaya mecbur edilen halkın sorunlarını çözmek için daha fazla destek sunmaya çağıran Ayhan, "İki aydır yaşanan bu zalimce saldırganlığa karşı Kobane halkının yanında olmak için, onların direnişi şahsında, kendi direnişleri de olan bu kahramanca direnişe güç vermek için çaba içinde olan; Arîn Mîkan,Suphi Nejat Ağırnaslıve Kader Ortakaya şahsında yaşamlarını direnişe adayan şehitlerimizi saygıyla anıyor;  maddi ve manevi olarak desteklerini esirgemeyen, çabalarını sürdürmeye devam eden, destek vermek için çeşitli eylem ve etkinliklerde bulunan, arayış içinde olan herkese teşekkür ediyor, çaba ve desteklerini Kobani özgürleşip insanlık düşmanı DAİŞ çetesi bu coğrafyadan sökülüp atılana kadar sürdürmeye çağırıyoruz" dedi.

 

DİHA