Dünya genelinde birçok kişi, günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen kıl dönmesi gibi sorunlarla mücadele ederken, bu problemi ortadan kaldırmak için daha fazla bilgi edinmeye çalışıyor. Kıl dönmesinin yaygın görülen cilt sorunu olduğunu belirten Proktoloji Uzmanı Dr. Mert Atak ise kıl dönmesi hakkında merak edilenleri paylaşırken, tetikleyebileceği hastalıkları ve olası etkilerini de açıkladı.
“Kıl dönmesi, erkeklerde 3 kat fazla görülüyor”
Kıl dönmesinin genellikle erkeklerin kuyruk sokumu bölgesinde görülen bir hastalık olduğunu söyleyen Proktoloji Uzmanı Dr. Mert Atak, “Kıl dönmesini saç derisi, sırt veya ense gibi bölgelerden gelen tüy ve kılların deri içine gömülmesiyle oluşan kistik bir yapı sonucu olarak tanımlayabiliriz. Bu durum, özellikle 15 ila 35 yaş arasındaki erkeklerde yaygın olarak görülüyor. Son yıllarda kadınlarda da fark edilir seviyede artış olsa da erkeklerde kadınlara göre yaklaşık 3 kat daha sık ortaya çıkıyor” dedi.
“Kıl dönmesi, farklı sağlık sorunlarına da yol açabiliyor”
Kıl dönmesinin farklı sağlık sorunlarına da neden olabileceğine dikkat çeken Dr. Mert Atak, bunları şöyle sıraladı:
“Kıl dönmesi, genellikle iltihaplanma ile karakterizedir ve apse, şiddetli ağrı ve kötü kokulu akıntı gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, kıl dönmesinin erken teşhisi ve tedavisi hayati öneme sahiptir. Fakat, toplumumuzda özellikle makat bölgesi sorunlarında genellikle rahatsızlık belirtileri ileri evrelere kadar görmezden geliniyor ve hekime başvurulmuyor. Hatta hastaların bir kısmı, bu durumu ailesinden bile gizleyebiliyor. Oysa kıl dönmesi, günümüz teknolojisiyle ameliyatsız bir şekilde kolayca tedavi edilebiliyor.”
“Ortalama 30 dakikada tamamen ortadan kaldırılabiliyor”
Proktoloji Uzmanı Dr. Mert Atak, “Kıl dönmesinde ameliyatsız tedavilerde lazer tekniği öne çıkıyor. Ameliyatsız lazer tedavisi, lokal anesteziyle gerçekleştirilen, cerrahi müdahaleden kaçınılan bir yöntem. Bu teknikte, yüksek hassasiyetli lazer ışını, kıl dönmesinin etkilediği bölgeye odaklanarak etkili ve hızlı bir tedavi şansı sunuluyor. Ortalama 30 dakika süren bu işlem, sadece kıl dönmesini ortadan kaldırmakla kalmıyor, aynı zamanda ciltte olumlu etkiler bırakıyor. Cilt hücrelerinin yeniden yapılanmasını destekleyerek, tedavi edilen bölgenin sağlıklı ve pürüzsüz bir görünüme kavuşmasına yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.
Ameliyatsız lazer tedavisinin ardından hastaların aynı gün içinde günlük aktivitelerine geri dönebileceğinin altını çizen Dr. Mert Atak’tan edinilen bilgilere göre hastalar klasik cerrahi işlemlerin aksine, ameliyat izi veya uzun iyileşme süreleriyle uğraşma zahmetinden kurtuluyor. Lazerin hassasiyeti, tedavi sırasında çevre dokulara zarar vermeden sadece kıl dönmesiyle etkilenen bölgeye odaklanmasını ve uygulamanın güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak tanıyor.
Hibya Haber Ajansı