Gazeteci Yazar Misbah Hicri ile hem kendisi hem de yazarlık üzerine bir röportaj geçekleştirdik.Türkiye’de yazar olmanın zor olduğunu belirten Hicri, “Çünkü halen kitap okumanın suç olduğu bir ortamda yaşıyoruz.Dolayısıyla zaten sıkı yönetim insanları kitap okumaktan alı koymuştur.Yurt dışında özgür  basın ve yazarlar vardır.Zira biz Türkiye’de bunu bulamıyoruz” diye ekliyor.

İşte o röportaj;

Misbah Hicri kimdir?

1952 yılında bir bahar mevsiminde Urfa’da doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Urfa’da tamamladım. Üniversite eğitimimi Urfa Eğitim Enstitüsünde “sınıf öğretmeni” olarak tamamlayıp mezun oldum.

Yazarlık serüveniniz nasıl başladı?

Misbah Hicri: İlk yazarlık serüvenim okul dönemimde yazdığım kompozisyonla başladı. Lise dönemlerimde ise Ankara’da yayınlanan başkent dergisiyle başladı. Ardından yazdığım yazıların toplumda saygı kazandığı için bugüne kadar yazarlığımı sürdürdüm. İlk yazımda ise günümüzün şartlarına hitap edilecek toplumsal sorunları dile getirmiştim.Ayrıca bugüne  kadar benim yayınlanmış 9 tane kitabım var.

KES-YAPIŞTIR SİSTEMİYLE YAZARLIK YAPIYORLAR

Günümüzde eline kalem alan yazarım diyor.Sizce yazarlığın bir kriterleri olmalı mı ?

Tabi ki de olmalı.İlk önce yazarın bilgi birikimi olacak.Gözlemleri kuvvetli olmalı.Ancak biz günümüzde bazı yazarlardan şikayetçiyiz.Çünkü internet ortamında buldukları ve hoşuna giden yazıları kes-yapıştır sistemiyle yazarlık yapıyorlar.Bu kabul edilir bir durum değildir.

Sizce bir yazar toplumsal sorunları eserlerini yansıtmalı mı?

Bir yazar edebiyat olduğu kadar toplumsal sorunları da eserlerini yansıtmalı. Çünkü bir yaşamın içindeysek, dolayısıyla bunlarda yazılmalıdır.

ÇOK İYİ OKUYUN

Genç  yazarlara tavsiyeleriniz var mı ?

Genç yazarlarımız öncelikle çok okumalıdır. Bu okumanın neticesinde gördükleri, gezdikleri ve anılarını yoğurarak toplumla buluşturabilirler.Özellikle genç yazarlar bir edebiyat dergilerini mutlaka takip etmeli.Edebiyat dergisini takip etmeyen yazarlar yazının ve şiirin gelişmesinde mutlaka eksiklik görürler.

HERKESE OKUMAYI ÖNERİYORUZ

Urfa’da okuma oranları istenilen seviyede değil.Bir yazar olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Son yıllarda insanlarımız okumuyor. Ben ortaokulda iken kütüphanede çıkmazdım. Büyün edebiyat dergilerini tanırdım. Okumadığımız kitap yoktu. Ancak bugün liseyi bitirmiş bir insana sorsan 5 tane kitap ismi bilmez. İnternet ortamı, telefonlar,sosyal medya insanları maalesef okumadan uzaklaştırıyor.Tabi okuyanı vardır.Kitap okumak insanı bir düşünsel eyleme yöneltir.İnsanlar okumadan hayatın mantalitesini anlayamazlar.Bunun için okumayı herkese öneriyoruz.

TÜRKİYE’DE ÖZGÜR BASIN YOK

Peki yurt dışında mı yoksa Türkiye’de yazarlık yapmak mı zor?

Türkiye’de tabiî ki de zor.Çünkü halen kitap okumanın suç olduğu bir ortamda yaşıyoruz.Dolayısıyla zaten sıkı yönetim insanları kitap okumaktan alı koymuştur.Elbette yurt dışında özgür  basın ve yazarlar vardır.Zira biz Türkiye’de bunu bulamıyoruz.

YAZARLARA SAHİP ÇIKILMALI

Yazarlar olarak sorunlarınız nelerdir?

Bu konuda özellikle devletin yazarlara sahip çıkması gerekiyor.Biz bunu ilk önce belediyelerden bekliyoruz.Ancak belediyeler yazarlara sahip çıkmıyor.Hangi yazar,hangi şair kitap basacaksa devlet onun finansörü olmalı ve o yazar kitaplarını istediği yerlere satabilmeli.

ŞANLIURFA (RUHA AJANS)