Bu merkez yatması gerekmeyen ama günübirlik tedavi olması gereken hastalarımızın tedavisi için Hastaneye ek bir avantaj sağlayacak. Hastaların rahat bir şekilde kanlarını almalarını sağlayabilecek bir ortamdır.
Hasta Kan Yönetimi (HKY) projesi, Dünya Sağlık Örgütü ve T.C. Sağlık Bakanlığı’nın iş birliğiyle şu temellere dayanır:
1)Kan takılmasının riskleri;
Ameliyat sırasında cerrahi hastaların %11-48'i anemiden (kansızlık) muzdariptir.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tanımına göre normal kan değerleri, kadınlarda 12 g/dl hemoglobin (Hb) değerine ve erkeklerde 13 g/dl Hb değerine karşılık gelir. Bu değerlerden düşük değerler kansızlık anlamına gelmektedir.
Ameliyat öncesi kansızlık, tedavi edilmediği takdirde, bu hastaların sonuçları üzerinde ciddi bir etkiye sahiptir. Aslında anemi, artan hastalık ve ölümün yanı sıra uzayan hastanede kalış süresi için bağımsız bir risk faktörüdür.
Yeterli endikasyonla, örneğin çoklu travmadan sonra masif kan kaybıyla bağlantılı olarak, hayat kurtarmak için kan transfüzyonu önlemdir. Fakat kan nakli organ nakli gibidir. Birtakım riskleri ve sonuçları bulunmaktadır. Bu yüzden ilk seçenek olmamalıdır.
2)Hasta Kan Yönetimi (HKY),
Hasta Kan Yönetimi, yukarıdaki zorlukların üstesinden gelebilen ve böylece hasta güvenliğinde bir artışı teşvik eden, disiplinler arası ve hasta merkezli bir genel tıbbi konsepttir. Konseptin önemli bir parçası, her hastanın tam olarak kendi ihtiyaçlarına göre hazırlanmış tedavi almasını sağlamak ve artık eskimiş olan "herkese uyan tek beden" tedavi yaklaşımını kullanmamaktır.
3)Gereken hastaya kan takılması,
Kan transfüzyonunun sadece gereken ve acil hastalara saklanması prensibidir.
Bu tedavi bakış açısıyla hastanemizde Sağlık Bakanlığı’nın önerdiği Hasta Kan Yönetimi protokolüne uyularak, sadece uygun hastalarda kan takarak, diğer hastalarda ise ağızdan veya damar yoluyla demir tedavisi vererek kansızlığı tedavi etmekteyiz.
