80'lerde Şanlıurfa belediye başkanlığı yapan Feridun Yazar'ın anılarını o dönem işe alınanlar anlatarak yeni kuşaklara aktardı.
Yazar belediyeye işçi alımını ilk olarak dönemin işçi pazar denilen yerde bekleyen tüm Urfalı emekçileri işe alarak adil ve emekçiden yana olduğunu göstermişti.
Onun döneminde işe girip hala yaşayanlar ona minnetarlıklarını söylerken, ebediyete intikal etmişlerin ise çocuk ve torunları başkan Yazar'a bugün bile teşekkürlerini iletiyorlar.
Hal böyleyken kendisinde sonra belediye başkanı olan kızı Rahşan Yazar'ın, şimdilerde izlediği yolun babasının yolu olmadığı yönünde söylemleri güçlü kılıyor.
Göreve gelmesi ile birlikte ilk icraatlarından biri daha önce belediyenin basın biriminde görev yapan bir emekçiyi temizlik işlerine (çöpçü) göndermek oldu. Bununla kalmayan çiçeği burnunda başkan Yazar konu ile açıklama yaparak kendisini haklı çıkarmaya çalıştı.
Açıklamasında beden işçisi dediği basın mensubunun aslında resmiyette ulaşım (şoför) üzerine işe alındığı da biliniyor. Yani onu çöpe değil iyi niyetli bir durum sergilenseydi. Basın mensubu arkadaş şoför olarak görevlendirilirdi.
Açıklamasında basınıda eleştirmesi ise sizleri diğerlerinden farklı kılan şeylerin ne olduğu sorusunu akıllara getirdi.
Toplum, ondan babası gibi emekçilerle dayanışma içinde olmasını bekliyordu ancak bu beklentiler karşılanmıyor.
Feridun Yazar'ın halk nezdindeki saygısı ve sevgisi, onun emekçilerle olan ilişkisini ve adil yönetimini yansıtıyor. Ancak, Rahşan Yazar'ın tutumu, bu mirası sürdürmek yerine gölge düşürüyor.
Rahşan Yazar'ın basına yaptığı eleştiriler, sadece bir siyasi figürün duruşunu değil, aynı zamanda bir ailenin mirasını da sorgulatıyor. Geçmişle bugün arasındaki çelişkiyi gözler önüne seren bu durum, toplumsal çıkarları gözeten bir siyaset anlayışının önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Rahşan Yazar'ın, babasının izinden gitmesi ve emekçilerin yanında olması, toplumsal beklentilere daha uygun düşecektir.