Babacan,deprem kayıplarına, deprem bölgelerinde hala devam eden konut krizine ve alınması gereken önlemlere dikkat çekti. Ali Babacan şunları söyledi:
"Deprem bir hakikat. Çağrım hem iktidara hem belediyelere. Geç olmadan harekete geçelim. Kaybedecek bir saniyemiz yok.Partimizi kurduğumuz ilk günden bu yana olduğu gibi; 1 Nisan’da, seçim sonrası yaptığım ilk konuşmada da depremden söz ettim. Gerekli tedbirler alınana kadar bu meseleyi gündemden düşürmeyeceğiz. “Deprem bölgesinin yeniden ayağa kaldırılma sürecindeki en önemli sorun; istişare eksikliği.Süreç uzmanlarla ve şehrin ileri gelenleriyle birlikte yürütülmezse, şehirlerimizin kültürel dokusu yok olacak. Bi’ Kahve konuğum Mimar Emre Arolat’lasohbetimde bu konuya değinmiştim.”
Deprem öncesi için tedbirler almanın yetersiz olduğunu ve sonrası için de hazırlıkların ivedilikle yapılması gerektiğini söyleyen Ali Babacan "6 Şubat depremleri sonrası, gittiğimiz her yerde bizi çaresizlik karşıladı. Adıyaman’da da, Hatay’da da, Kahramanmaraş’ta da… Her afet ilinde feryat aynıydı: Sahipsiz memleket. Deprem öncesi için tedbirler almak yetmez; sonrası için de hazırlıklar ivedilikle yapılmalı. Yakınlarının ölü mü, diri mi olduğunu bilmeyen onlarca aile tam 15 aydır yetkililerin harekete geçmesi için feryat ediyor, ‘En azından bir mezarı olsun’ diyorlar. 6 Şubat’ın acısı hiç dinmedi, fakat geçen 15 ayda depreme yakalanan yakınlarından haber alamayanlar hâlâ 6 Şubat’ı yaşıyor. Enkazdan sağ çıkartılan 3,5 yaşındaki Furkan Alp Aslan’dan, enkazdan çıkarılıp ambulansa bindirilen Merve Ateş ve 10 yaşındaki Erva Aktaş’tan, hastaneye götürülen Sude Lal Öcal’dan bir daha hiç haber alınamadı. Farklı bölgelerden yüzlerce kayıp ihbarı var. Sonuç alınsın veya alınmasın; devletin tüm imkanlarıyla deprem kayıplarının akıbetinin tespitine yönelik kapsamlı bir çalışma başlatması zorunluluktur.” ifadelerine yer verdi.
Hibya Haber Ajansı