Esen, ailelerin hala devlet okullarına bağış ödediğini belirterek, “Eğitimi yalnız müfredatıyla, öğretmene olan nobranlığıyla değil ekonomiyle bile baltalayan bu iktidarın gölgesinde ‘kolay gelsin’ çocuklar!” dedi.

Esen, görüştüğü aileler ve katıldığı alışverişlerde şahit olduğu fiyat farkları konusunda şunları söyledi:

“Çanta, Kitap, defter, kırtasiye, kuru boya, pastel, sulu boya, okul gereçlerinde fiyatlar uçmuş durumda. Tüketicinin fiyat algısı bozuldu. Yüksek fiyatlar anormal olsa da enflasyonla bozulan tüketici algısında normalleşiyor. Bu da fırsatçıların da devreye girmesiyle fahiş fiyat artışları beraberinde geliyor. Fiyatlar semte göre farklılık gösterebiliyor, hatta aynı semtte bir dükkânda başka, 100 metre ötede diğer bir dükkânda başka fiyatlar var. Hatta Bazı satıcılar maliyet üzerinden değil istedikleri fiyat üzerinden fahiş fiyatlara satabiliyorlar. Açıkça bir fiyat anarşisi söz konusu."

“Bağışlar durunca okulların zora girdiğini söyleyen Esen, "Aileler bu bağışları yapmazlarsa çocukları imkanlara ulaşamayacak korkusuyla ödemek durumunda kalıyorlar." dedi.

"Her geçen gün eğitim alanına getirdiği kısıtlamalarla eğitim ulaşılabilir olmaktan hızla uzaklaşıyor." diyen Esen "Milli Eğitim Bakanlığı, önce birçok köy okulunu kapattı. Çocuklar erken saatlerde farklı okullara taşındı. Ardından ikili eğitim yapan okullara taşımalı gelen öğrencilerin yemeğini kesti. Şimdi de MEB farklı bir aşamaya geçerek taşımalı eğitimi de kısıtlayacağını açıkladı. Resmi Gazete’de yayımlanan karar gereği; 30 kilometreden daha uzun mesafede ikamet eden ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerinin yatılı bölge ortaokulları ve pansiyonlu okullara yerleştirilecek." açıklamasını yaptı.

Hibya Haber Ajansı