Tanal, vatandaşa bedeli belirsiz sözleşmeler imzalatıldığını belirterek, bu uygulamanın hukuki güvenlikten yoksun olduğunu vurguladı. “Vatandaş, ev için ne kadar ödeyeceğini bilmiyor. 2 yıl sonra belirlenecek fiyatlarla mağduriyet yaşanabilir” diyen Tanal, yetkililere bu uygulamaya son verilmesi çağrısında bulundu.

Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Tanal, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Şanlıurfa, Hatay, Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman, Gaziantep, Diyarbakır, Elazığ, Osmaniye, Adana ve Kilis illerinde afet konutu inşa edildiğini ve inşa edilmeye devam edildiğini hatırlattı.
 

“İLERİDE İSTEDİKLERİ RAKAMI YAZABİLİRLER”
Şu ana kadar hak sahiplerine teslim edilen konutların AFAD koordinasyonunda TOKİ’ye yaptırıldığını anımsatan Tanal, boş sözleşmeye imza atılmasını eleştirerek, “Konutu biten depremzedelere anahtar teslim edildi. Ancak vatandaşa boş satış sözleşmesi imzalatılıyor. Ne demek boş satış sözleşmesi? Satış sözleşmesinin bedel kısmı yazılmadan, ileride canları istediği şekilde bir rakam bir bedel yazılabilir” dedi.

2 YIL SONRASINI BEKLEMEDEKİ AMAÇ NE?

“Vatandaş, teslim aldığı afet konutu için devlete ileride ne kadar para ödeyeceğini bilmiyor. Çünkü sözleşmede yazılmamış” diyen Tanal, şöyle devam etti: “Ödemelerin anahtar tesliminden 2 yıl sonra başlayacağı, konut fiyatının da o zaman belirleneceği belirtiliyor. Peki enflasyon arttı, fiyatlar arttı. 2 yıl sonra oradaki ev sahibinin, depremzedenin günahı ne? Konut fiyatını neden şimdi belirlemiyorsunuz? Sözleşme şimdi yapılıyor. Sözleşmenin tarihi bugün ise, evin teslimi bugün ise, bedelin o gün sözleşmede yazılı olması gerekir. 2 yıl sonrasını beklemenizdeki amaç nedir? 2 yıl sonra yüksek rakamla vatandaşı borçlandırmayacağınızın garantisi var mı?”

“VATANDAŞI MAĞDUR ETMEYE HAKKINIZ YOK”
Depremin yıkıma yol açtığı tüm illerde afetzedelerin, AFAD İl Müdürlüklerine ulaşarak, konut bedeli belirtilmeyen boş sözleşmeye imza atılmasını şikayet ettiğini aktaran Tanal, “Bu şekilde açığa imza atmak, hukuki güvenlikten yoksun bırakmak demektir. Açığa imza atmak, yasal güvence altında olmayan bir süreç başlatmak demektir. Yetkililerin derhal bu hukuksuz uygulamaya son vermelerini talep ediyoruz. Vatandaşı bu şekilde mağdur etmeye hakkınız yoktur. Bu şekilde sözleşmenin bedelinin belirsiz olması hem hukuki açıdan hem ceza hukuku açısından hem İslam hukuku açısından ve ahlaki değerler açısından haksızdır. Belirsiz ve güveni kötüye kullanan bir uygulamadır” ifadelerini kullandı.

“BU HUKUKSUZ UYGULAMAYA SON VERİLMELİ”

CHP’li vekil Mahmut Tanal, bu durumun aynı zamanda Borçlar Kanunu’nun hükümleri uyarınca, söz konusu kanunun 12. ve 207. maddelerine göre sözleşmenin bedeli yazılı olmadığı, belirli olmadığı için ilgili sözleşmenin hükümsüz olduğunu belirtti. 2 yıl sonra sözleşmenin bedelinin yazılacak olmasının, vatandaşın rızası dışında bir bedel yazılmasının, Türk Ceza Kanunu’nun 155. maddesi uyarınca da güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu kaydeden Tanal, “Burada yetkililere çağrımız şudur: Bu haksız uygulamaya derhal son verilmelidir. Vatandaşlarımızın hakları korunmalıdır. Vatandaşlarımızın rızası dışında belirlenecek bir bedel, onu haksız bir şekilde borçlandıracaksınız, bu uygulamayı asla ve asla kabul etmiyoruz. Bu uygulama doğru bir uygulama değil. Bizim bu çağrımızı dinleyerek devlet kurumları, vatandaşın güvenine dayalı olarak işlem yapmalı ve her adımda şeffaflık ve adalet ilkesi esas alınmalıdır. Burada boş satış sözleşmelerine imza atılması, vatandaşı mağdur eder. Bu tür haksız, hukuksuz uygulamalara son verilmelidir. AFAD,  vatandaşı mağdur edecek uygulamadan vazgeçmelidir.”