DEVA Partili Hasan Karal, Cumhurbaşkanlığı tarafından TBMM’ye sunulan 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.  

2024 yılında çiftçiye verilecek desteğin 13 katının faize verildiğini, 2025 bütçesinde ise bu oranın 14 katından fazla olduğunu belirten Karal, hükümete, “Çiftçi can çekişirken tarımsal desteğin 14 katından fazlasını faize vermek hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor?” diye sordu. Milletvekili Karal, Tarım Kanunu’nun 21. maddesine göre, “Tarımsal desteklemelere bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın yüzde 1’inden az olamaz” şeklinde hüküm olduğunu anımsattı.

Ancak Cumhurbaşkanlığınca Meclis’e sunulan 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifinde bu kanun hükmüne uyulmadığını vurgulayan Karal, “Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından Meclis’e sunulan bütçe kanun teklifinde, Orta Vadeli Mali Plan’a (OVP) göre 2025 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 61 trilyon 540 milyar TL olarak öngörülüyor. Yine aynı kanun teklifinde çiftçilerimize yönelik tarımsal desteklemelere ayrılan bütçe ise sadece 135 milyar TL. Ancak kanunda GSYH’nın yüzde 1’inden az olamayacağına dair kesin hüküm var. Hal böyleyken çiftçilerimize kanuna göre 615 milyar TL’den fazla tarımsal desteklemeler için bütçe ayrılması gerekirken 135 milyar TL ayrılıyor. Çiftçilerimizin anasının ak sütü gibi helal olan 480 milyar TL’si nerede, kime harcanacak, kimlerin cebi doldurulacak?” şeklinde konuştu.

Milletvekili Karal, kanuna göre çiftçiye verilmesi gereken tarımsal desteğin geçen yıl da söz konusu oranın çok altında verildiğini hatırlattı. Kanunun uygulanmasının hem çiftçiyi hem vatandaşı rahatlatacağını Türk tarımının da diğer ülkelerle üretim yarışında öne çıkaracağını ifade eden Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu yıl çiftçiler maliyetlerle başa çıkamadığı için ürününü ya tarlada bıraktı ya yola sokağa döktü. Tarihte görülmemiş çiftçi eylemleri yaşandı. Ne yazık ki hükümet, önümüzdeki yıl da aynı senaryoların yaşanması için elinden geleni yapıyor. Kanun teklifinde, yasal olarak verilmesi gereken yüzde 1 oran verilmiş olsa, önümüzdeki yıl çiftçilerimize 480 milyar lira daha destek sağlanacak. Bu da çiftçimizin maliyetlerini aşağıya çekecek, üretimi artıracak, gıdanın daha ucuza mal edilmesini sağlayacak dolayısıyla baş etmeye çalıştığımız enflasyonu aşağıya çekecek. Ayrıca vatandaşın gıdaya erişimi kolaylaşacak. Bu yıl da tarımsal destek, kanuna göre verilmiş olsaydı çiftçi bu halde olur muydu? Gıda fiyatları bu kadar yüksek seyreder miydi? Türkiye’nin gıda enflasyonu, 38 OECD ülkesinin toplamından fazla olur muydu?

Hibya Haber Ajansı