Türkiye'de rant uğruna sürdürülen kentleşme ile birlikte Çukurova'nın en verimli toprakları yok ediliyor. Yüksek rezidanslar arasında kalan küçük toprak parçalarında tarımsal faaliyetlerini sürdüren çiftçiler, tarım arazilerinin hükümet yetkilileri ve yerel yöneticileri tarafından rant çevrelerinin çıkarlarına kurban edildiğini ifade ediyor. Yüksek binaların arasında kalan küçük toprak parçalarında devam ettirilmeye çalışılan tarımsal üretim ise, beton bloklar arasında can çekişiyor.

 

Türkiye'de rant uğruna sürdürülen kentleşme ile birlikte Çukurova'nın en verimli toprakları yok ediliyor. Yüksek rezidanslar arasında kalan küçük toprak parçalarında tarımsal faaliyetlerini sürdüren çiftçiler, tarım arazilerinin hükümet yetkilileri ve yerel yöneticileri tarafından rant çevrelerinin çıkarlarına kurban edildiğine dikkat çekiyor. Verimli toprakları ile tarımın ve tarım işçilerinin önemli merkezlerinden biri olarak bilinen Çukurova'da tarım arazilerinin her geçen gün imara açılmasına rağmen çiftçiler, üretim mücadelesini sürdürüyor. Yüksek binaların arasında kalan küçük toprak parçalarında devam ettirilmeye çalışılan tarımsal üretim, beton blokların arasında can çekişiyor.

 

AVM'ler ve TOKİ tarım arazilerini yok ediyor 

 

Adana'nın Seyhan ilçesine bağlı Zincirli Bağlar Öğretmenler Bulvarı Mevkii, 1998 yılına kadar sadece tarımsal faaliyet yürütülen düz bir ova iken, 1998'de tarım arazilerinin arasına kurulan 550 dekarlık alışveriş merkezi ile birlikte ovanın kaderi ve ekosistemi tamamen yok edilmiş. Ancak alışveriş merkezinin 2008 yılına kadar etkili olamaması ise, çiftçilerin deyimine göre devleti harekete geçirmiş. 2008 yılında nadir yerleşim alanlarının olduğu bölge, TOKİ tarafından kurulan konutlar ile birlikte inşaat firmalarının da gözdesi haline gelmiş. Aradan geçen 6 yıl içerisinde inşaat firmaları tarafından kurulan yüzlerce rezidans ile birlikte Zincirli Bağlar Mevkii neredeyse tamamen betonla kaplanmış durumda. Çiftçiler, Adana'nın verimsiz, çorak arazilerinde değil de verimli arazilerinde yapılaşmaya gitmenin rant çevrelerinin aç gözlü tutumlarının ürünü olduğunu belirtirken, hükümet yetkilileri ve yerel yöneticilerin de rant çevreleri ile yaşadıkları çıkar ilişkilerinin tarım arazilerini yok ettiğini söylediler.

 

"Toprak yoksa üretim de yok"

 

Çiftçilik yapan Rüstem Yılmaz, ektiği toprakların Adana'nın en verimli toprakları olduğunu ifade ederek, nadir bulunan bu topraklar üzerinde yapılaşmaya gidilmesinin tarım arazilerini bitirmek anlamına geldiğini söyledi. Tarım arazilerinin korunması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, apartmanların yapılması ile birlikte kendilerinin de başka arazilere yöneleceklerini veya çiftçiliği bırakmak zorunda kalacaklarını dile getirerek, "Tarlalar bitiyor, üreticiler bitiyor, bakalım bundan sonra kim üretecek ki tüketsin insanlar" dedi.

 

"Kolay kazanç uğruna topraklar yok ediliyor"

 

Tarım arazilerinin imar uğruna yok edildiğini ifade eden bir diğer çiftçi İbrahim Ünver ise, yetkililere seslenerek, "Toprağın her şeyden daha değerli olduğunun farkında değil misiniz?" diye sordu. Türkiye'nin düne kadar övündüğü tek şeyin tarım ürünleri ihracatı olduğunu dile getiren Ünver, Türkiye'nin bugün tarım ürünleri ithal ettiğini söyleyerek, rant çevrelerinin çıkarları uğruna toprakların yok edildiğine dikkat çekti. Bir avuç toprağın yüzlerce yıl süren bir işlemden sonra meydana geldiğini hatırlatan Ünver, gelecek nesillerin emaneti olarak nitelediği toprağın, nesillere teslim edilemeyeceğini ifade ederek, "Herkes kolay kazanma peşinde bir yerleri, bir şeyleri yok ediyor" diye konuştu. diha