ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk yurtdışı ziyaretini Suudi Arabistan’a yapmasının ardından bölgede yeni gerilimler baş göstermeye başladı. Trump’ın "kılıç dansı" ile mesajını verdiği kriz ilk olarak, Suudi Arabistan öncülüğünde, “terörizme destek verdiği” gerekçesiyle Katar’a yönelik yaptırımlar şeklinde yansıdı. Suudi Arabistan’ın arkasından, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Yemen, Bahreyn, Libya, Maldivler gibi ülkeler bu yaptırım kararlarına uydu ve Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini askıya aldı.
KÖRFEZDE SULAR ISINDI
Bu girişim, 1990 yılında yaşanan Birinci Körfez Savaşı’ndan sonra körfezi yeniden ısıttı. Sünni yönetime sahip Katar, İran’a yakın durmak ve Şii silahlı gruplara destek vermenin yanı sıra Müslüman Kardeşlere de destek vermekle suçlanıyor.
KATAR KÜÇÜK AMA ETKİSİ BÜYÜK BİR ÜLKE
2,5 milyon nüfuslu küçük bir ülke olmasına rağmen, gelişmiş ekonomisi ile Katar dünyada kişi başına düşen milli geliri en yüksek ülkelerin başında yer alıyor. Doğalgaz ve Petrol rezervleri açısından dünyada 3’üncü ülke unvanına sahip. Ayrıca yönetimi ise Sünni.
MESELE ARAP NATO’SUNDAN MI KAYNAKLI
Ekonomist Mustafa Sönmez, Katar’a yönelik gelişen bu girişimin ekonomik temellere dayandığını belirterek, “Sanırım Körfez ülkeleri Arap NATO'su adıyla Sünni blok oluşturmaya çalışırken Katar'dan buraya önemli bir katkı talep ettiler. Katar da İran’a karşı örgütlenen Arap NATO'sunda İran’ın hedefi olmak istemiyor. Göreli bağımsız durmak istiyor” dedi.
TÜRKİYE FAYDACI YAKLAŞACAK
Sönmez, Katar-Türkiye ilişkilerine de işaret ederek, Türkiye’nin Katar’ın ekonomik gücünden faydalanmak istediğini, Katar’ın da Türkiye’den "himaye talep ettiğini" dile getirdi. Sönmez'e göre, bu talebe karşılık, “Türkiye’den Katar’a teklif gidiyor seni koruruz ama sen de bizim ekonomik taleplerimizi karşıla” yaklaşımı sergileniyor. Katar’ın, “Sünni bloğa dahil olmadan İran ve müttefiklerinin şerrinden korunmak” istediğinin altını çizen Sönmez, Türkiye’nin pozisyonunu da şu sözlerle anlattı:
KATAR’DAN DAHA ÇOK FAYDALANMAYA ÇALIŞACAK
“Katar bu durumda, Türkiye’ye daha çok yanaşmak isteyecek. Türkiye de burada bir fırsatçı gibi davranıp tarafsızmış gibi kendisini göstererek Katar’ın ekonomi imkanlarından yararlanmak isteyecek. Dünya kupası için yapılacak yatırımlardan faydalanmak istiyor. Bunu yaparken Suudi Arabistan ile olan ilişkileri ne olacak? Bunu ölçüp biçecekler, hem İsa'ya hem Musa'ya yaranmadan ne yapabiliriz diye bakacaklar. Katar'dan getirileri daha yüksekmiş gibi görünürse diğerlerini de seçebilirler.”
'KRİZ DERİNLEŞEBİLİR'
Krizin derinleşme ihtimali olduğunun da altını çizen Sönmez, “Katar'a bir basınç uygulama, yönetimini devirme konusu konuşuluyor. ABD Riyad Anlaşması'na uyun diyor. Mısır vesaire buna bir basınç uygulayabilirler. Ama bu çok da kolay bir durum değil. Çünkü Katar, çok zengin varlıklı bir ülke; ama etkisi büyük olur” dedi.
'KATAR’A ACIMIŞ GİBİ YAPIP ARABİSTAN İLE YOLA DEVAM EDECEK'
Türkiye’nin Katar krizinde “fırsatçı davranacağını” düşünen isimlerden biri de yazar Musa Özuğurlu. Özuğurlu, Türkiye yönetiminin Filistin-İsrail konusundaki tutumuna işaret ederek, “Türkiye Katar'a acımış gibi yapıp yola Suud ile devam edecek. Filistin örneği var önümüzde: Erdoğan, Filistin için şov yaptı; ama stratejik ilişkiyi ve ticareti İsrail ile sürdürdü” şeklinde konuştu.
Kaynak:dihaber
