A1 Capital'in değerlendirmesine göre, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul’da düzenlenen Halkbank Gençİz Zirvesi’nde yaptığı açıklamalarda, Türkiye ekonomisine ilişkin kritik konuları ele aldı.
Değerlendirmede şu bilgilere yer verildi:
Zirvede yaptığı konuşmada, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesine değinen Bakan Şimşek, “En büyük sorunumuz enflasyon, yani hayat pahalılığı. Ancak, enflasyonun düştüğünü görüyoruz. 2022’de yüzde 64, geçen yıl yüzde 65 civarında olan yıllık enflasyon oranının, Merkez Bankası’nın tahminlerine göre bu yıl yüzde 44 civarında gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi. Şimşek, konuşmasında borsaya da değinerek, borsanın kripto paralara kıyasla daha az riskli olduğunu vurguladı. “Kripto paralar esasen bir yazılımdan, bir algoritmadan ibaret. Birileri oturup bir algoritma yazıyor ve bunu size satıyor. Özetle olay bu. Borsada en azından gerçek bir varlık bulunuyor. Hisse senetleri, şirketleri temsil ediyor ve bu şirketlerin somut varlıkları var” ifadelerini kullandı.
"Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ile Birleşik Metal Sendikası arasında dört işletmede iki bin çalışanı kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde uzlaşma sağlanamadığı açıklandı. Hitachi Energy’de grev kararı alındığı, Arıtaş Kriyojenik, Grid Solutions ve Schneider Elektrik’te de grev kararı beklendiği belirtiliyor. MESS’ten yapılan açıklamada, ücretlerde ilk 6 ay için yüzde 40 artış teklifine karşılık, sendikanın talebinin yüzde 126’ya ulaştığı kaydedildi.
"Deutsche Bank, "Gelişmekte Olan Piyasalar 2025 Görünümü" raporunu yayımladı. Türkiye'nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan piyasalara odaklanılan raporda, 2025'in zorlu ve muhtemelen çok daha belirsiz geçeceği öngörüldü. Türkiye ekonomisi, "Türkiye: İstikrara Giden Kademeli Yol" başlığıyla değerlendirildi. Raporda, Türk ekonomisinin yumuşak iniş yolunda olduğuna dikkat çekilerek, bu yıl ekonomik büyümenin yüzde 2,9 seviyesinde olacağı öngörüldü. Bu durumun ekonomideki "kademeli soğumayı" teyit ettiği aktarılan raporda, sıkı parasal koşulların tüketim ve yatırım talebini kısıtlaması nedeniyle ekonominin 2025'in ikinci yarısına kadar potansiyelinin altında büyümesinin beklendiği ifade edildi. Bu kapsamda gelecek yıl ekonomik büyümenin yüzde 2,8 olacağının öngörüldüğü raporda, iç talepteki toparlanmanın 2026'da güçlenen taleple birleşmesi, Türkiye ekonomisinin daha güçlü bir büyüme kaydederek uzun vadeli eğilimine yaklaşmasının beklendiği bildirildi.
"Fed, Amerikan ekonomisindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı "Bej Kitap" raporunun kasım sayısını yayınladı. Bankanın 12 şubesinden gelen analizlerle hazırlanan raporda, ekonomik faaliyetinin çoğu bölgede hafif bir artış gösterdiği belirtildi. Raporda, ekonomik faaliyetteki büyümenin genel olarak küçük olsa da büyüme beklentilerinin çoğu coğrafya ve sektörde ılımlı bir artış kaydettiği aktarıldı. İş dünyası temsilcilerinin talebin gelecek aylarda artacağına dair iyimserliklerini dile getirdiği belirtilen raporda, tüketici harcamalarının genel olarak yatay seyrettiği kaydedildi. İş gücü piyasasına ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı raporda, istihdam seviyelerinin bölgeler genelinde yatay seyrettiği veya hafif arttığı belirtildi. Raporda, işe alım faaliyetlerinin durgun seyrettiği, işten çıkarma seviyesinin de düşük olduğu aktarıldı. İstihdamın gelecek yıl boyunca yatay seyretmeye devam etmesinin veya hafif artmasının beklendiği belirtilen raporda, ücret artışlarının çoğu bölgede mütevazı bir hızda seyrettiği kaydedildi. Raporda, bölgeler genelinde fiyatların ise mütevazı bir hızda arttığı belirtildi.
"Fed Başkanı Jerome Powell New York Times DealBook Zirvesi'nde neler dedi?
"Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyon görünümündeki belirsizlik ve mevcut sağlam ekonomik zemin göz önüne alındığında, Fed'in faiz oranlarını hızlı bir şekilde düşürmesi için çok az aciliyet olduğunu bir kez daha vurguladı. New York Times DealBook Zirvesi'nde Andrew Ross Sorkin ile röportaj yapan Powell, “ABD federal bütçesi sürdürülemez bir yolda ilerliyor. Borç sürdürülemez bir seviyede değil, ancak yol sürdürülemez. Ekonominin borçtan daha hızlı büyümesine ihtiyacımız var ve bu gerçekleşmiyor” dedi. Ekonominin mevcut durumuna ilişkin olarak Powell, enflasyonist baskıların devam ettiği sağlam bir zemin tanımladı. Son veriler ışığında Fed'in faiz oranlarını daha da düşürmek için acele etmediği yönündeki görüşlerini yineledi.
"Powell, ABD'de yeni yönetimin Fed liderliğine aday gösterdiği kişiler aracılığıyla ABD merkez bankası lideri olarak kendisinin altını oyacağından endişe etmediğini söyledi. Powell, gölge Fed başkanı olasılığı ile ilgili olarak "bunun masada olduğunu hiç sanmıyorum" dedi. Fed başkanı, seçilmiş Başkan Donald Trump tarafından Hazine Bakanı olarak atanan Scott Bessent tarafından ortaya atılan ve Fed başkanlığı görev süresi Mayıs 2026'da sona erecek olan Powell'ın halefi olarak anlaşılan bir Fed guvernörünün atanmasıyla ilgili bir soruyu yanıtladı. Powell etkinlikte, yeni yönetimle ilişkileri söz konusu olduğunda "her şeyin yolunda gideceğini" söyledi. "Fed ile her yönetim arasında bir dizi kurumsal ilişki vardır" diyen Powell, Trump'ın yeni politika yapıcılarıyla da 'aynı genel ilişki türlerine sahip olacağımızı umuyorum' dedi.
"Powell, Bitcoin'in ABD dolarıyla kıyaslanmasının doğru olmadığını belirterek, dijital varlığın aslında altına benzer bir spekülatif varlık olduğunu ifade etti. Powell, Bitcoin'in bir ödeme aracı veya değer saklama aracı olarak kullanılmadığını ve dolayısıyla doların bir rakibi olamayacağını vurguladı. "Tıpkı altın gibi, sadece sanal," diyen Powell, Bitcoin'in oldukça volatil bir yapıya sahip olduğunu ve dolara karşı bir tehdit oluşturmadığını belirtti.
"San Francisco Fed Başkanı Mary Daly, faiz oranlarını düşürmek için aciliyet duygusu olmadığını söyledi ve yetkililerin politikayı "dikkatli bir şekilde kalibre edebileceğini" vurguladı. Daly, PBS News Hour'a verdiği röportajda "Acete etmemize gerek yok. Aciliyet duygusu yok, ancak politikamızı dikkatli bir şekilde kalibre etmeye devam etmemiz ve bugün sahip olduğumuz ve ileride sahip olmayı beklediğimiz ekonomiyle uyumlu olduğundan emin olmamız gerekiyor" dedi. Daly, politika yapıcıların Fed'in Washington'daki 17-18 Aralık toplantısında en iyi hareket tarzını tartışacaklarını da sözlerine ekledi. Bu yıl, faizleri belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesi'nde oy hakkına sahip olan Daly, merkez bankasının bir sonraki toplantısında faiz indirimine destek verip vermeyeceğini söylemedi.
"Beyaz Saray, Çinli siber saldırganların, en az 8 Amerikan telekom firmasını hedef aldığını ve ayrıca bazı başka ülkelere de siber saldırılar düzenlediklerini açıkladı. Amerikan medyasına açıklama yapan Beyaz Saray yetkilileri, Çin devlet destekli hackerların, bu sefer ABD'li telekom firmalarına siber saldırılar düzenlediğini bildirdi. Buna göre, Çinli siber saldırganlar, "Salt Typhoon" adı verilen büyük siber saldırıda aralarında Verizon, AT&T ve Lumen gibi büyük servis sağlayıcılarının da olduğu 8 Amerikan telekom şirketini ve ayrıca bazı başka ülkeleri hedef aldı.
"Yönetim Konseyi üyesi Joachim Nagel'e göre Avrupa Merkez Bankası (ECB) borçlanma maliyetlerini kademeli olarak artık ekonomik faaliyetleri kısıtlamayacak seviyelere indirebilir ancak çok da ileri gitmemeli. Euro bölgesindeki tüketici fiyatlarındaki büyümenin öngörüldüğü gibi büyük ölçüde yavaşlamasıyla birlikte, 'faiz oranlarının yavaşça ve ölçülü bir hızla nötr bölgeye doğru yakınsaması gerektiğini' söyleyen Nagel, 'çok aceleci' davranmaya gerek olmadığını da sözlerine ekledi. Bundesbank başkanı ayrıca "şu an itibariyle, Eurosystem'in yakın gelecekte genişlemeci olmasını gerektirecek önemli bir enflasyon düşüklüğü riski görmüyorum" dedi.
"Reuters'in haberine göre Alman Ekonomi Enstitüsü IW, Alman ekonomisinin art arda iki yıl daralmanın ardından önümüzdeki yıl %0,1 büyüyeceğini tahmin ediyor. IW'nin tahminlerine göre ekonominin bu yıl %0,2 oranında daralması bekleniyor. IW, Almanya'da imalat sanayiinde ciddi bir yapısal kriz bulunduğunu ve, sanayinin jeopolitik çatışmalardan zarar görmeye devam ettiğini ve durumun iyileşmesinin beklenmediğini ifade etti. IW raporunda, 2025 yılında işsizlik oranının 2024'te beklenen %6,0'dan %6,2'ye yükseleceği tahmin edildi. IW Başekonomisti Michael Groemling, "Bu artık sadece döngüsel bir gerileme değil, ciddi bir yapısal kriz" dedi.
"BOJ politika kurulu üyesi Toyoaki Nakamura, yakın zamanda bir faiz artışına yönelik artan piyasa beklentilerine rağmen enflasyon ve ücretlerin görünümü konusunda temkinli konuştu. Nakamura, Hiroshima'da iş dünyası liderlerine yaptığı konuşmada, "Birçok veriyi kontrol ederken, parasal genişlemenin derecesini ekonomik toparlanmanın durumuna göre dikkatli bir şekilde ayarlamamız gereken önemli bir aşamadayız" dedi. Nakamura, ücret artışının sürdürülebilirliği konusunda hala emin olmadığını ve enflasyonun Nisan ayında başlayacak gelecek mali yılda bankanın %2'lik hedefini kaçırabileceğini söyledi.
"Japonya Başbakan’ı Shigeru Ishiba, Japonya hükümetinin ekonomiyi deflasyondan çıkarmaya odaklanan merkez bankası ile ortak bir açıklamayı revize etmeyi planlamadığını söyledi. Ishiba parlamentoya yaptığı açıklamada, yendeki aşırı yükselişleri tersine çevirme ihtiyacının, eski Başbakan Shinzo Abe'nin 2012-2013 yıllarında cesur parasal genişleme, gevşek maliye politikası ve yapısal reformdan oluşan “Abenomics” teşvik politikalarını uygulamaya koyduğunda kamuoyuyla paylaşıldığını söyledi. Ishiba, “Ancak o dönemde uygun olabilecek politikalar, sürdürülmeleri halinde yan etkilere neden olabilir” diye ekledi.
"S&P Global, Başkan Yoon Suk Yeol'un sonradan iptal edilen sıkıyönetim uygulama girişiminin Güney Kore için bir kredi notu değişikliğini tetiklemesinin pek olası olmadığını belirtti. S&P Global, gelişmelerin yatırımcıların ülkedeki siyasi istikrar algısını muhtemelen zayıflatacağını ifade etti. Raporda, "Bununla birlikte, sıkıyönetim düzeninin hızla kaldırılması ve ciddi şiddet olmadan göreli istikrara dönülmesi, siyasi sistemdeki kontrol ve dengenin işlediğini gösterdi." ifadesine yer verildi. S&P Global, "Bunun muhtemelen yatırımcı güvenine verilen zararı azaltacağına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu. S&P Global, Güney Kore'nin uzun vadeli kredi notunu "durağan" görünümle "AA"da tutuyor.
"Güney Kore Merkez Bankası Başkanı Rhee Chang-yong, sıkıyönetim çalkantısının tetiklediği piyasa volatilitesinin, yeni şoklar gelmediği takdirde kademeli olarak soğuyacağını söyledi. Rhee, ülke ekonomisinin görünümü hakkında kuşkularını bildiren yatırımcılara yeniden güven vermek için kampanyasını sürdürüyor. Bir basın toplantısında konuşan Rhee, "Yeni şoklar olmadığı takdirde her şeyin normale dönmesini bekliyorum" dedi ve merkez bankasının büyüme tahminlerini değiştirmek için şu anda herhangi bir sebep görmediğini ekledi.
"Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD'nin Orta Doğu'da agresif şekilde hareket ettiğini belirterek, "Bu, bölgedeki direniş güçlerinin tepkisine neden oluyor. Ekonomi ve lojistik rotalar zarar görüyor." dedi. Putin, Rusya'daki VTB Bankasının organize ettiği "Rusya Çağırıyor" uluslararası yatırım forumuna katıldı. Forumda konuşan Putin, Batı'nın, Rusya'yı ekonomi alanında da stratejik yenilgiye uğratmaya çalıştığını ancak bu konuda başarısız olduğunu söyledi. Putin, Batılı siyasetçilerin Rusya ile işbirliği yapan ülkelere baskı kurduğunu ve yaptırımlarla tehdit ettiğini belirterek, "Dünya değişiyor ve her şey istenildiği gibi olmuyor. Onlar (Batılı siyasetçiler), eylemleriyle çok kutuplu dünya düzeninin oluşum sürecini hızlandırıyor." diye konuştu."
Hibya Haber Ajansı