Toplantının ardından Ticaret ve Esnaf odalarını ziyaret edeceğini sonrasında da genişletilmiş il divan toplantısı ve ilçe başkanlarıyla da dar kapsamlı bir toplantı gerçekleştireceklerini belirten Dervişoğlu, konuşmasını şu sözlerle devam ettirdi:

“Depremin üzerinden 22 ay geçti. 35 bin 680 bina hasar gördü, 27 bin 500 bağımsız iş yeri ve ofis de kullanılamaz hale geldi Malatya’mızda. Şu anda 120 bin vatandaşımız konteynerlarda yaşamaya devam ediyor. Malatya'nın 133 bin bağımsız konuta ihtiyacı var ancak şu ana kadar teslim edildiği söylenen konut sayısı 19 bin 751. Ama bunlar natamam henüz tamamlanmamış bitmemiş konutlar, kuraları çekiliyor sanki teslim edilmiş gibi gösteriliyor. 3 bin 500 esnafımız 21 metrekarelik konteynerlarda var olma mücadelesi veriyorlar. TÜİK'in açıkladığı resmi rakamlara göre deprem sonrası Malatya’dan 102 bin 620 kişi ikametgahını başka yerlere taşımış. Çalışma Bakanlığı'nın verilerine göre de son derece ciddi bir istihdam kaybı var. Malatya’mızda özellikle organize sanayi bölgesinde acilen beyaz yakalı personeli ihtiyacı olduğu ifade ediliyor.”

6 Şubat depreminden bugüne kadar Malatya'da kapatılan şirket sayısının 527 kurulan şirket sayısının da bunun çok üzerinde olduğunu belirten Dervişoğlu; “Vatandaşlarımızın talepleri var, beklentileri var. Her türlü vergi ceza gecikme faizi ödeme süresi yani o mücbir sebepten kaynaklı durumun SGK ve Bağ-Kur ve prim ödemelerini, mücbir sebep üzerinden süresiz uzatılması isteniyor. Çünkü bunlar biliyorsunuz kamu alacakları ve sosyal güvenlik kurumlarının primleri. Vatandaşın canını kaybettiğini, malını kaybettiğini ve ticari faaliyetlerini doğru bir biçimde sürdüremeyeceğini düşünürsek devletin de burada bir vergi kaybını göze alması gerektiğinin altını çizmek istiyorum” dedi.

“Rezerv alan dışında kalan imarlı parsellerde yerinde dönüşüm için verilen 750 bin TL kredi ve 750 bin liralık hibe ki bu çok zor gerçekleşiyor. Ama buna rağmen beklentiyi ve ihtiyacı karşılamıyor” diyen Dervişoğlu; “Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızla görüştüğümüzde bunların en az toplam 2 buçuk milyon liraya çıkarılması talebini kamuoyunun huzurunda açıklıyorum. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin daha hızlı bir biçimde ayağa kaldırılabilmesi için burada faizsiz ve uzun vadeli kredilerin yaşama geçirilmesi lazım. Burası aynı zamanda bir sanayi kenti, dolayısıyla buraya pozitif ayrımcılıkları uygulanması gerekiyor. Bölgedeki ticari faaliyetlerin yerine getirilebilmesi ve Malatya’ya yakışır hale ulaştırılabilmesi için de burada teşvik uygulamalarına ihtiyaç duyulduğu ifade ediliyor” diye ekledi.

Yaşanan gelişmelerin ardından Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin sınır boylarına giderek kendi ülkelerine döneceklerine bir hissiyat oluşturulmaya çalışıldığını da takip ettiğini belirten Dervişoğlu; “Bilgilenmek adına da sorduk, soruşturduk. Şu ana kadar sınırlarımızdan Suriye’ye geçen insan sayısı 2 bin 500 civarında. Buradan uyarıyorum burada da bu konuda da bir acil eylem planına ihtiyacımız vardır. Türkiye’deki vatandaşlık almış Suriyelilerin vatandaşlıklarının iptal edilmesi gerekiyor. Çünkü kanun hükmünde kararnameyle yasalara aykırı bir biçimde kendilerine verilen istisnai vatandaşlık artık hükmünü yitirmiştir. Suriye'de Esad rejimi bitmiştir yani Esad gitmiştir ve doğrudan doğruya da artık burada bulunmalarını icap ettiren herhangi bir durum söz konusu değildir. O bakımdan Türkiye’nin özellikle güvenlik koridoru oluşturulması ve Türkiye'de bulunan Suriyelilerle ilgili olarak acil eylem planlarını devreye sokmaları gerekmektedir. Tekrardan söylüyorum Esad gitti, misafirlik bitti” dedi.

Hibya Haber Ajansı