“ŞANLIURFA BİR TARIM KENTİDİR, GAP PROJESİ İLE ÖNEMİ DAHA DA ARTMIŞTIR”
Parti binasında gazetecilere açıklama yapan Yanmaz,”GAP Projesi, enerji ve sulama amaçlı bir projedir. Bu proje kapsamında enerjide Yüzde 70’lere ulaşılmışken maalesef sulamada Yüzde 25 – 30 civarındayız. GAP Projesinde, 1 milyon 800 bin hektar alanın sulanması hedeflenmişken bu gün ancak 450 bin hektar sulamaya açılmış durumdadır. Son beş yılda, yağışların azalmasıyla ilimizde ve bölgemizde ciddi bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıyayız. Kuraklıktan dolayı kuru tarım yapan çiftçilerimiz iflas noktasına gelmiştir. Tarımda ana girdiler olan mazot, gübre, tohum ve ilaç fiyatları fahiş bir şekilde artmış durumdadır. Bu durum çiftçimizi çiftini çubuğunu satarak büyükşehirlere göç etmek mecburiyetinde bırakmaktadır. Suruç ovasıyla baraj arası, kuş uçuşu en fazla 20 kilometredir. Suruç’ta barajla sulama oranı yüzde 20- 30 seviyelerindedir. Bu bir israftır, savurganlıktır, beceriksizliktir.”dedi.
“VİRANŞEHİR VE SİVEREK, GAP PROJESİNDEN FAYDALANAMAMAKTADIR”
“Viranşehir Ovası baraj sulamasından bir damla bile nasip alamamaktadır. Su Siverek bölgemizden geçiyorken maalesef Siverek’li çiftçimiz sudan faydalanamamaktadır. İktidar, GAP projesi kapsamında sulama konusunda projenin çok gerisinde kalmıştır.”diyen Yanmaz, şöyle konuştu:” Kuyu suyuyla sulama yapan çiftçilerimizin de en büyük derdi elektriktir. Güneş ışınlarının dik geldiği bir bölgede devletin organizasyon ve koordinasyonuyla çiftçiye yardımcı olup güneş enerjisi sistemini desteklemesi gerekirken maalesef çiftçimizi istikrarsız ve çok pahalıya mal olan özel sektörden elektrik tedarikine mahkûm etmiştir. Eğer bu gün tarım ürünlerini ithal eder duruma gelmişsek, kendi kaynaklarımızı beceriksiz bir şekilde değerlendiremediğimizdendir. Ayrıca sulamaya açılan tarım alanları çok bilinçsizce çarpık bir şekilde betonlaştırılmaktadır.
“ŞEHRİM 23” KAPSAMINDA İLİMİZDE BÖLGEMİZDE YENİ BİR ŞOV SERGİLENMEKTEDİR”
Bu fotoğrafta gördüğünüz gibi “Şehrim 23” kapsamında ilimizde bölgemizde yeni bir şov sergilenmektedir. 17 yıldır iktidarda olan parti yetkilileri, halkın şikâyetlerini Ankara’ya artık mesajla, mektupla, dilekçeyle ve dosyayla taşıyamaz hale geldiğinden şikâyetler ancak otobüse sığmaktadır ve otobüsle gönderilmektedir.
“ARTIK ŞİKÂYETLER ÇUVALA SIĞMAMAMAKTADIR”
Sanki yeni işbaşına gelmiş gibi şehrin röntgenini çekeceğiz diye popülizm yapmaktadırlar.
‘VATANDAŞA BİR DOKUNUP BİN AH İŞİTMEKTEDİRLER’
Bu iktidarın artık her tarafı defoludur, yakında şikâyetler otobüse de sığmayacak ve tırlara ihtiyaç duyulacaktır. Yeni işbaşına gelmiş gibi hala yapacağız edeceğiz diyerek cek’li cak’lı konuşmakta vatandaşı oyalamaktadırlar. Biz kim olursa olsun yöneticinin liyakatini esas alırız, bir Urfalı Tarım ve Hayvancılık Bakanı olduğunda davullu zurnalı kutlamalar yapıldı. Bu Tarım ve Hayvancılık Bakanı, et fiyatlarını düşüreceğim dedi! Hayvancılığı teşvik ederek, besicileri destekleyerek et fiyatlarının düşüreceğine en kolay ve pratik yoldan, dışardan et ve hayvan ithal ederek, et fiyatlarını düşürmeye kalktı. Kendisi geldiğinde Urfa’da koyun etinin kilosu 35 – 40 lira arasındayken bugün et fiyatları 50 liraya dayanmıştır. Görünen o ki, bu politikalarla Ramazan ayında Urfa’lı eti ancak 60 liraya yiyebilecektir. Göründüğü gibi, iş ehline verilmediği takdirde tarım ve hayvancılık politikası iflas noktasına gelmiştir.”
‘DEVTEŞTİ GECEKONDU CENNETİNE DÖNÜŞTÜ’
“İktidar partisinin il genel meclis üyesi (fotoğraf) Devteşti gecekondu cennetine dönüştü demektedir, ben kendisine soruyorum; Eyyubiye tam bir çarpık kentleşmeye dönüşmüştür parayı veren katı çıkmaktadır.” Diyen Yanmaz, şöyle konuştu:”Karaköprü hava sirkülasyonunun olmadığı bir beton yığınına dönüşmüştür. Aynı şekilde Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Şehircilik Bakanının da şehirlere ihanet ettik ve şehirleri mahvettik demeçleri vardır. Görülüyor ki yalnız Urfa değil Türkiye’de bütün şehirler maalesef mahvolmuştur perişan hale gelmiştir.
‘YANMAZ: AVUKATLAR GÜNÜNÜ KUTLUYORUM’
Bugün 5 Nisan avukatlar günü, değerli avukatlarımızın Avukatlar Gününü kutluyorum. Ülkemizde her kesin birbiri ile davalı olduğu bir ortamda hukuk ve adalet sistemimizin tam tesis edilemediği bir zamanda iyi ki avukatlarımız var diyorum. Yine bu hafta Polis haftası olması dolayısıyla bütün polislerimizin Polis Haftasını tebrik ediyorum.Görevi başında canını veren polislerimize Allah’tan rahmet diliyor, Görevi başında gazi olmuş polis kardeşlerimize sıhhat ve afiyetler diliyorum. Polislerimiz, özellikle emniyet camiamız, 15 Temmuz’dan sonra zor bir dönem yaşamıştır ve yaşamaktadır. Suçlu ile mağdurun tam ayırt edilemediği, adaletin tam tesis edilemediği bir ortamda maalesef bu camiamız büyük bir yara almıştır. Polislerimiz gece, gündüz, soğuk, sıcak, bayram, seyran demeden ailelerini çocuklarını ihmal ederek vazifelerinin başında olmuşlardır. Diğer devlet memurlarından ayrı olarak, mesai mefhumu da maalesef polislerimizde yoktur. Bu polis haftasında emniyetimizi polislerimizi tekrar canı gönülden tebrik ediyorum.”
(Ruha Haber Ajansı – RHA)