Dünya nüfusu hızla artmasına rağmen tarım yapılabilecek alanları artırmak imkânı bulunmamaktadır. Bu sebeple sınırlı sayılabilecek mevcut tarım topraklarından daha fazla verim alınmasını sağlayacak yol ve yöntemlerin bulunması gerekmektedir. Bu yöntemlerden birisi ve en önemlisi dağınık, çok parçalı ve tarımsal altyapısı eksik olan parsellerin arazi toplulaştırma çalışmalarıyla yeniden düzenlenmesi ve kullanılmayan alanların tarıma kazandırılmasıdır.
Yaklaşık 28 milyon ha tarım alanının bulunduğu ülkemizde verimliliği artırıcı tedbirlerin başında arazi toplulaştırması ve sulamasının geldiğini belirten DSİ Genel Müdürü Mevlüt AYDIN,
‘Çeşitli nedenlerle ekonomik olarak tarımsal faaliyetleri yapmaya imkân vermeyecek biçimde parçalanmış, dağılmış, bozuk şekilli parsellerin modern tarım işletmeciliği esaslarına göre ve sulama hizmetlerinin geliştirilmesi için en uygun biçimde birleştirilmesi, şekillendirilmesi ve yeniden düzenlenmesi işlemine “Arazi Toplulaştırması” denilmektedir. Arazi toplulaştırma çalışmalarının amacı: Tarım işletmelerinin sahip oldukları küçük, parçalı ve dağınık arazileri modern tarım işletmeciliğine göre yeniden düzenleyerek, daha az zaman, iş gücü ve sermaye kullanımı sağlamak, üretim faktörlerinden en iyi biçimde yararlanarak tarımsal üretimi ve tarım işletmelerinin verimliliğini artırmak ve kırsal kesimdeki nüfusun hayat standartlarını yükseltmektir. ’dedi.
Türkiye’de 14.2 Milyon Hektar Arazi Toplulaştırmaya Uygun
Ülkemizdeki tarım alanlarının 14.2 milyon hektarı arazi toplulaştırması yapmaya uygun alanlardan oluştuğunun altını çizen DSİ Genel Müdürü AYDIN, ‘2018 yılına kadar değişik kurum ve kuruluşlar tarafından 8.2 milyon hektar alanda sürdürülen arazi toplulaştırma çalışmalarında bu zaman kadar 3.2 milyon hektar alanda tapu tescil işlemleri tamamlanmıştır. Türkiye’de arazi toplulaştırması çalışmalarına ilk defa 1961 yılında Konya ili Çumra ilçesinde başlanmıştır. Bu gün itibari ile 3,2 milyon hektar alanda arazi toplulaştırma çalışmaları tamamlanarak tapu tescil işlemleri gerçekleştirilmiştir. ’dedi.
Toplulaştırma Büyük Parsel Elde Etmek Değildir
Arazi toplulaştırması sadece tarım parsellerinin birleştirilerek daha büyük parseller elde etmek olmadığının altını çizen AYDIN, ‘Arazi toplulaştırması ile birlikte diğer altyapı hizmetlerinin de ( sulama, tarla içi geliştirme işlemleri vb. ) birlikte düşünülmesi gerekmektedir.
Bu düşünceyle 2018 yılında yapılan yasal düzenleme sonucu ülkemiz genelinde arazi toplulaştırma çalışması yapma yetkisi DSİ Genel Müdürlüğümüze verilmiştir. Daha önce yürütülen 356 adet arazi toplulaştırması ve tarla içi drenaj projesinin DSİ’ye devri gerçekleştirilmiş ve süratle çalışmalara başlanmıştır.
66 000 Hektar Alanda Tapu Tescil İşlemleri Tamamlanmıştır
Devir işlemlerinin gerçekleştirildiği 28 Haziran 2018 tarihinden itibaren bu zamana kadar 90 milyon TL ödeme harcama gerçekleştirilerek 66 000 hektar alanda tapu tescil işlemleri tamamlanmıştır.
Genel Müdürlüğümüz, Ülkemizin 2023 hedeflerine paralel olarak öncelikle ekonomik olarak sulanabilen 8,5 milyon hektar alanda modern sulama projeleriyle birlikte ve eş zamanlı olarak arazi toplulaştırma projelerini de hayata geçirerek, kırsal kalkınma hedeflerinin gerçekleşmesine katkıda bulunmayı hedeflemektedir. ’dedi.
Sulama Yatırım Maliyetlerinden Tasarruf Sağlanacak
Sulama projelerinde, kamulaştırmaya ve arazilerin parçalanmasına mani olmak için, kanalların ve yolların planlanması ve uygulaması, parsel sınırlarına bağlı kalmaktadır. Yani arazi sınırlarından geçirilmektedir. Parseller küçük, şekilleri düzensiz olduğundan kanal boyları gereğinden fazla uzamakta, bu da tesis maliyetini yükseltmekte olduğunu belirten Genel Müdür AYDIN, ‘Sulama projeleri arazi toplulaştırmasına bağlı olarak uygulandığı takdirde ise; parsel sınırlarına bağlı kalmadan en ekonomik şekilde, sulama, yol ve tahliye planlaması yapıldığından, yatırım maliyetlerinde tasarruf sağlanmaktadır. Diğer taraftan arazi toplulaştırma projeleri ile kamulaştırma maliyetleri %90 oranında azalmaktadır. ’dedi.
Arazi toplulaştırma çalışmalarının ekonomik tarımın yapılmasını engelleyecek, toprak koruma ve sulama tedbirlerinin alınmasını güçleştirecek derecede parçalanmış, dağılmış parselleri bir araya getirerek, çiftçinin yaşam düzeyini yükseltecek teknik, ekonomik ve sosyal tedbirleri almayı sağlayacağını ifade eden AYDIN,’ Arazi toplulaştırması ile parseller büyür, tarım teknikleri ve sulama metotlarının uygulanması kolaylaşır. Parsel sayısı azalır. Parsel büyüklüğü artar. Düzenli ve ideal parsel şekilleri oluşturulur. Her parsel yola ve kanala kavuşur. İşletme merkezi ile parseller arasındaki mesafeler azalır, ulaşımdan dolayı meydana gelen kayıplar azalır, yakıt tasarrufu sağlanır. Zirai mücadele ve gübreleme kolaylaşır. Sulama oranı ve randımanı artar. Arazi maliklerine kamulaştırma bedelleri yerine arazi verilerek, toprağından kopması önlenmektedir. Sağlanan katma değerden dolayı arazi değeri en az 2 kat artmaktadır. ‘’dedi.
GAP ve DAP Bölgelerine Ciddi Katkılar Sağlandı
Arazi toplulaştırma çalışmalarının GAP ve DAP Bölgelerinde uygulanan arazi toplulaştırma projeleri ile birlikte inşa edilen atık su şebekesi, fosseptik kuyuları ve doğal arıtma sistemleri ile yöredeki insanları hayat standartları ve sağlık koşullarında önemli oranda iyileştirmeler sağladığını belirten DSİ Genel Müdürü Mevlüt AYDIN, ’Arazi toplulaştırma projeleri ile birlikte sahada yer alan köylere 5.133 km atık su şebekesi hattı döşenmiş ve 1.599 adet foseptik ve 200 adet doğal arıtma sistemi yapılmıştır.
GAP ve DAP Bölgelerinde sadece atık su çalışmaları yapılmamış, içmesuyu şebekelerinin yanı sıra su depoları da inşa edilmiştir. Bu kapsamda bu zaman kadar 212 km içmesuyu şebekesinin yanı sıra 52 adet su deposu da inşa edilmiştir.
Parsel içinde bulunan ve tarımsal faaliyetleri zorlaştıran taşların arazi toplulaştırma projeleri dâhilinde toplanması ile kullanılamayan bu alanlar tarıma kazandırılmıştır. Bu güne kadar 38 milyon m3 taş toplama işi gerçekleştirilmiştir. ’dedi.
DSİ Genel Müdürü Mevlüt AYDIN, ’Son olarak bu projelerin yapılmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum. ’dedi