Bahar mevsimi, sıcak yaz günlerinin öncesinde cerrahi operasyon gerektiren hastalıkların tedavisi için en uygun dönem. Özellikle sıcak hava ve nemin damarları doğrudan etkilemesi, toplardamar hastalıklarının nüksetmesine neden oluyor. Bahar döneminde yapılan tedaviler de hastaların hayat kalitesini düşürmeden kolay bir iyileşme evresi geçirmelerini sağlıyor. 

Varis hastalığının kadınlarda estetik kaygılara sebep olduğu için yaz tatiline girmeden tedavisine en çok başvurulan hastalıklardan olduğunun altını çizen Acıbadem Fulya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cem Arıtürk, “Yazın habercisi olan bahar mevsiminde, estetik kaygılar duyan kadın hastalar varis tedavisine yoğun ilgi gösteriyor. Çünkü yaz tatilinde bikinilerini giyip sahillerde gönül rahatlığıyla güneşlenmenin ve yüzmenin keyfini çıkarmak istiyorlar. Özellikle havaların ısınmaya başladığı, nem miktarının ve basıncın arttığı dönemlerde varis hastalığının şikayetleri belirginleşir. Sıcağın damarlar üzerindeki genişlemeye neden olan etkisi bu artışın en önemli nedenlerinden bir tanesidir. Bununla birlikte güneşlenme, sauna, hamam gibi aktiviteler de aynı şekilde belirtilerin artmasına neden olur. Peki bu bulgular artıyor diye hayatta keyif aldığımız şeyleri yapmayalım mı? Böyle bir şey söylemek mümkün değil. Güneşlenme, sauna, hamam gibi aktiviteleri yaptıktan sonra bacaklara 5’er dakikalık soğuk su masajı yapmak ve ertesi günlerde varis çorabı giyerek toplardamarları desteklemek oldukça faydalı olacaktır” dedi.

Sıcak Hava İyileşme Sürecini Zorlaştırıyor

Hastalığın iyileşme sürecinde yaz mevsiminin etkisine de değinen Dr. Cem Arıtürk sözlerini şöyle sonlandırdı: “Yaz aylarında havaların sıcak olması ve buna bağlı olarak damarların normalden daha geniş olmaya eğilimi işlem/ameliyat ve sonrasındaki süreci hasta açısından daha zorlu bir hale getirebilir. Bununla birlikte işlemden/ameliyattan sonra 1 ay boyunca giyilmesi önerilen varis çorabının yaz aylarında kullanımı hem konfor hem de estetik açıdan hastayı zorlayabilir. Ayrıca iyileşme ve vücutta yeni duruma adapte olma döneminin genelde güneşlenilen ve denize girilen yaz aylarına denk gelmesi, hastanın geçici süreliğine uyması gereken kurallara uyamamasına (sıcak ortamlarda bulunmama, güneşlenmeme, çok ayakta kalmama) ve hastanın tedavisini aksatmasına (ilaç saatlerinin kaçırılabilmesi, varis çorabının düzenli kullanılmaması) neden olabilmektedir. Bu durum tedavinin başarı oranını düşürmekte, bir takım komplikasyonların oluşumunu arttırabilmekte ve aynı zamanda işlem sonrası dönemin (kış aylarına oranla) daha sorunlu geçmesine neden olabilmektedir.”