HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, beraberindeki HDP milletvekilleri ve parti meclisi üyeleriyle akşam saatlerinde Şanılurfa'nın Suruç İlçesi'ne gelerek, 32 kişinin yaşamını yitirdiği Amara Kültür Merkezi'nde inceleme yaptı. Demirtaş, patlamanın yaşandığı bölgede yaptığı açıklamada konuşmasına "Bu toplumlarda yaşayan halklara reva görülen hep ölüm oldu" diyerek başladı.

 

Demirtaş, dünkü bombanın ilk olmadığını belirterek, "Bu yaşadığımız acı ilk değil. Dün burada patlatılan bomba kalbimizde patlatılan ilk bomba değil. Gencecik bedenleri paramparça edecek kadar vahşileşenler hep var evet ama onlara karşı direnen yürekler de vardır. Halklar bu tür zamanlarda omuz omuza vererek zulüm kalelerini yıkmışlardır. Bugünde etrafımıza zulüm kaleleri kurulmak isteniyor

Halklar da omuz omuza vererek bu zulüm kalelerini yıkacaktır" dedi. 

 

'HEPİMİZE DAYATILAN SADECE ÖLÜM OLDU'

 

32 gencin öldüğü katliamı bir kez daha lanetlemek için Suruç'ta olduğunu ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

 

"Sizler burada bulunan, bu topraklarda yaşayan, siz değerli kardeşlerim, maalesef ki bu tür acılara yabancı değilsiniz, yabancı değiliz. Bütün tarihimiz buna benzer acılarla ölümlerle zulümlerle, katliamlarla, acılarla geçti. Bu topraklarda yaşayan bütün halklara, herkese, hepimize dayatılan sadece ölüm oldu. Her birimiz kendi ana vatanımızda kendi topraklarımızda öz yurdumuzda neredeyse yüzyıllardır köle muamelesi gördük. Başka amaçlar uğruna, kendi çıkarları uğruna, emperyal çıkarları uğruna, ekonomik çıkarları uğruna topraklarımızı yüzyıllardır zulüm mekanları haline getirdiler. Elbette bu yaşadığımız acı ilk değil."

 

'GENÇLERİN MESAJINI YERİNE ULAŞTIRMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR'

 

IŞİD'in tekçi zihniyetle hareket ettiğini ve "Ya bana biat edeceksiniz ya da hepinizi katledeceğiz" dediğini söyleyen Demirtaş, "Maalesef bu zihniyet siyasi iktidarımızda da hakim. 'Tek dil, tek din' diyen bu siyasi zihniyet 'Ya bana biat edeceksiniz ya da size yaşam alanı bırakmayacağız' diyor. Burada katledilenlerin bir kısmı doktor olacaktı, bir kısmı hukukçu, bir kısmı öğretmen olacaktı. Ama katledildiler. Halklara hizmet edecekti bu gençler. Bu gençlerin buraya getirmek istediği mesajı yerine ulaştırmak boynumuzun borcudur" diye konuştu.

 

'HERKES GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMALI'

 

Herkesin bulunduğu yerlerde tedbirin sağlaması gerektiğini belirten Demirtaş, "Bunlarda zerre kadar insanlık kalmamış. Her yerde katliam gerçekleştirebilirler. Hatay, Urfa, Mardin, Şırnak gibi sınır kentlerindeki yurttaşlar kendilerinin ve kurumlarının güvenliğini sağlamalıdır. Devlet içerisinde bunlara destek veren var. Devletin çok ciddi bir güvenlik zafiyeti var" dedi.

 

'IŞİD'E DÖNÜK TEK BİR TEPKİ YOK'

 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın patlama günü Kıbrıs'ta olmasını eleştiren Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

"Ama Suudi Arabistan kralı öldüğünde aynı Cumhurbaşkanı yurtdışı gezisini yarıda bıraktı ve Türkiye'de yas ilan etti. Ülkenin Cumhurbaşkanı hala yaşamını yitirenlerin ailesine baş sağlığı dilemiş değil, 'Allah rahmet eylesin' demiş değil. Çünkü IŞİD üzülsün istemiyor. İşte IŞİD'i besleyen zihniyet bu zihniyettir. Nerdeyse HDP'yi terör örgütü ilan edecek ama IŞİD'e dönük tek bir tepki yok. IŞİD'in başı okşanıyor. Burada 32 genç katledildi ama 2 gündür bu örgüte dönük tek bir girişim yok. Neredeyse bu katliamdan HDP'yi sorumlu tutacaklar. Bir yıl içerisinde 10 bin HDP'li tutukladınız. Eğer samimiyseniz bu ülkedeki IŞİD hücrelerine operasyon yapın. Adana, Konya, Adıyaman, Urfa ve İstanbul'dan IŞİD'e transit aracı gibi eleman kazandıran örgütler var. Davutoğlu 'Elinizde belgeler var mı' diye soruyor. Buyurun beraber Ceylanpınar'daki TİGEM'e gidelim, Akçakale'ye gidelim. Bakalım orada neler oluyor. Eğer orada yaşanılanlardan haberin yoksa ülkede neler olup bittiğinden haberi olmayanların ülkeyi yönetme şansı olmaz ya da haberleri vardır. Varsa bu daha kötü."

 

'KALBİMİZDE PATLAYAN İLK BOMBA DEĞİL'

 

Suruç'taki patlamayı halkın kalbine patlayan bomba olarak niteleyen ve ilk olmadığını söyleyen Demirtaş, "Korkumuz, kaygımız odur ki son da olmayacaktır. Çünkü insanlık düşmanı, insani değerlerin düşmanı hep var oldu, var olmaya devam edecekler. Ve onlardan beslenenler, onları destekleyenler, küçük çıkarları uğruna insani değerleri satanlar, gencecik bedenleri paramparça edecek kadar vahşileşmiş olanları besleyenler hep var oldu var olacak. Ama bizi ayakta tutan şey, onlar var fakat direnenler de var, umut da var. Her zaman, her daim kardeşlik de var, yoldaşlık da var. Omuz omuza el ele durduğumuz bu topraklarda her zaman zulüm kaybetmiştir. Zalimlerin kaleleri her daim yıkılmıştır. Tarihte zulmüyle yüzyıllarca başarılı olan hiç kimse görülmemiştir. Halk eninde sonunda birleşmiş, omuz omuza el ele vermiş ve zulüm kaleleri yıkılmıştır" diye konuştu.

 

'HER AN BAŞKA SALDIRILAR OLABİLİR'

 

Demirtaş, her an başka saldırılar olabileceğini da savunarak konuşmasını şöyle tamamladı:

 

"Şimdi yine etrafımıza bir zulüm kalesi örmeye çalışıyorlar. Bu topraklar bir tek kimliğin malı mülkü değildir. İŞİD anlayışı bu topraklarda yer bulamayacak. Görünen o ki bu günlerden daha zor günler yaşanacak. Bunlarda zerre kadar duygu kalmamış. Her an başka saldırılar olabilir. İstihbarat, güvenlik zafiyetleri var. Bu halkın derdine çare bulmamız lazım. Biz buna hazırız. 80 milletvekiliyle meclisin olağanüstü toplanması için hazırız, 110 imza gerekiyor. Bakalım 30 milletvekili çıkacak mı?"

 

Demirtaş, konuşmasının ardından 32 kişinin yaşamını yitirdiği patlamanın meydana geldiği ağacın önüne karanfil bırakıp ilçeden ayrıldı.