Bursa'da düzenlenen cenaze töreninde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ı eleştirerek, "Bu gençler sizin günahlarınızı temizlemek için ölmediler, sizin günahlarınız yüzünden öldüler.

 

Yanlış dış politikalarınız yüzünden öldüler" dedi.

 

Kobanê'nin yeniden inşa çalışmalarında Çerkes halkıyla Kürt halkı arasında köprü olmak için SGDF üyeleriyle birlikte Suruç'a giden ve yaşanan bombalı saldırıda yaşamını yitiren HDP PM üyesi Ferdane Kılıç ve oğlu Nartan Kılıç için binlerce kişinin katılımıyla HDP Bursa İl Örgütü önünde cenaze töreni düzenlendi.

 Arından Ferdana Kılıç ve Nartan Kılıç'ın cenazeleri önce helallik almak için Nilüfer ilçesinde bulunan evlerine ardından da cenaze namazı için Şeyh Edebali Camisi'ne getirildi.

Cenaze namazına Ferdane Kılıç'ın eşi Metin Kılıç, saldırıdan yaralı olarak kurtulan kızları Sinem Kılıç'ın da aralarında bulunduğu binlerce kişi katıldı.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kafkas Dernekler Federasyonu (KAFFED) yöneticileri, HDP milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, İdris Baluken, Ayhan Bilgen, Mithat Sancar, Asiye Kolçak, CHP'li milletvekillerinin de katıldığı cenaze namazının ardından anne ve oğlunun cenazeleri araç konvoyuyla Hamitler Kent Mezarlığı'na getirilerek, "Şehid namırın" sloganları eşliğinde toprağa verildi.

 

'Barış sloganları kulağımızdan eksik olmayacak'

 

Duygulu anların yaşandığı defin işlemi sırasında anne ve oğlunun mezarlarına Kakkasya'dan getirilen toprak atıldı.

 Ardından Çerkes geleneklerine göre mezar başında oluşturulan çemberde törene katılanlar aileye başsağlığı dileklerini sundu.

Törene katılan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Suruç katliamında yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı dileyerek konuşmasına başladı.

 

"Atını kaybedenin kulağından nal sesi eksik olmaz" Çerkes atasözünü hatırlatarak konuşmasını sürdüren Demirtaş, "Bizim de arkadaşlarımızın barış sloganları kulağımızdan eksik olmayacak" dedi.

 

'En büyük güvenlik zırhı kardeşliktir'

 

Kobanê'nin yeniden inşası için Suruç'a gidenlerin barış için ve adaletsizliklere karşı mücadele ettiklerini kaydeden Demirtaş, "Ana oğul Suruç'a bunun için gitmişti.

Ülkenin güvenliği sadece silahlarla sağlanmaz.

En büyük güvenlik zırhı kardeşliktir. Bunun için demokrasiye ihtiyacımız var" dedi. Ülkede gereğinden fazla acıya tanıklık edildiğine ve acının daha fazla sürdürülemeyeceğine vurgu yapan Demirtaş, "Arkadaşlarımızı kaybettik ama şunu da biliyoruz. Kan kanla temizlenemez.

 Tüm zorluklara rağmen barış çabamızı sürdüreceğiz. Halklar olarak çok öldük, katledildik, acı çektik fakat bu acıları gidermenin yolu yeniden savaş değil ezilenler olarak birbirimize sarılmaktır. Dolayısıyla onların bize bıraktığı miras budur.

 Bu ülkede kalıcı barışı sağlayabilirsek, bu ülkede adaletsizlikleri giderebilirsek bütün yitirdiğimiz canların mirasına bağlı kalmış oluruz" diye konuştu.

 

'Bu gençler milyon oyumuzdan daha çok daha önemli'

 

Demirtaş, Ceylanpınar'da bugün kaldıkları evlerinde ölü olarak bulunan ve HPG tarafından Suruç katliamına misilleme olarak Apocu Fedai Timi tarafından öldürüldükleri açıklanan 2 polisin ailelerine de başsağlığı diledi.

Katliamın ardından HDP'ye dönük "gençlerin bedeni üzerinden siyasi rant devşiriyorlar" suçlamaları eleştiren Demirtaş, "Siz vicdanınızı yitirmemişseniz eğer içinde bulunulan durumun siyasi rant kavramını bile ağza alınmayacak kadar vahim olduğunu fark etmelisiniz.

Bu gençlerimiz bizim milyon oyumuzdan çok daha kıymetlidir.

Ülkenin her bir yurttaşı koltuklarımızdan bin kat değerlidir. Bu kardeşlerimiz yaşamını yitirmemiş olsaydı, 32 yurttaşımız, asker, polis yaşamını yitirmemiş olsaydı biz koltuklarımızdan biz canımızdan vazgeçmeye hazırız. Biz bunun için, barış için siyaset yapıyoruz" ifadesinde bulundu.

 

'Çerkes halkına da başsağlığı diliyorum'

 

 "AKP- DAİŞ işbirliği" algısını kendilerinin üretmediğini belirten Demirtaş, bu algının tüm dünyada hakim olduğunu söyledi.

Demirtaş, "Mevcut AKP iktidarı eğer bir IŞİD işbirliği algısı üretmişse bu bizden kaynaklı değil. Bütün dünya mevzuya böyle bakıyorsa bunu yaratan biz değiliz.

IŞİD-AKP yandaşlığını ortaya atan biz değiliz. Bütün dünya böyle düşünüyorsa bunu düzeltmek zorunda olan da biz değiliz.

 Sayın Başbakanın özellikle bu konuda daha fazla çaba göstermesi lazım. IŞİD gelip Türkiye sınırları içinde 32 arkadaşımızı katlettikten sonra üzerindeki IŞİD işbirliği algısını silmek için kimse bu gençlerin bedenini de kullanmamalıdır.

Sanki AKP mağdur, sanki IŞİD AKP 'ye saldırmış ve bu işin faili HDP'dir, gibi suçlayıcı bir üslupla ülkenin Başbakanı, Cumhurbaşkanı konuşmaya devam etmemelidir.

 Bu yanlış bir üsluptur. Kusura bakmasınlar ama bu gençler sizin günahlarınızı temizlemek için ölmediler; sizin günahlarınız yüzünden öldüler.

Yanlış dış politikalarınız yüzünden öldüler.

Herkes, böylesi dönemlerde özellikle 'HDP'yi hedef tahtasına koyarak bir kez daha nasıl vururuz' hesabı yapmak yerine kendi saplandıkları ülkeyi götürdükleri bataklıktan çıkmanın yolunu hep birlikte aramayı düşünmeliler.

Tüm bunlara rağmen barış, adalet ve demokrasi ilkelerimizden vazgeçmeyeceğiz.

Ferdana Kılıç ve Nartan Kılıç arkadaşlarımız, aynı zamanda soykırıma tabi tutulmuş bir halkın yurttaşları, onurlu halkın temsilcileriydiler. Bu yüzden Çerkes halkına da başsağlığı diliyorum" ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.

 

Şeker, Yılmaz ve Tuna Gazi Mahallesi'nde uğurlandı

 

Suruç katliamında yaşamını yitiren Cemil Yıldız, İsmet Şeker ve HDP Maltepe İlçe Eşbaşkanı Derya Tuna ise Gazi Mahallesi'nde on binlerin katıldığı tören ile son yolculuğuna uğurlandı.

Eski Karakol önünde bir araya gelen onbinler, üzerinde katliamda yaşamını yitirenlerinin isimlerinin yazılı olduğu "Katliamcı İŞİD yenilecek, direnen halklar kazanacak" ve siyah bez üzerinde katliamda yaşamlarını yitirenlerinin resimlerinin olduğu pankartı açarak, yürüyüşe geçti.

 Yürüyüşün yapıldığı güzergaha çıkan yolların hepsinin çıkışları güvenlik şeritleri ile kapatıldı.

 "Şehit namirin" sloganları ile başlayan yürüyüşe, HDK Eş Sözcüleri Ertuğrul Kürkçü ile Sebahat Tuncel, HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, EMEP Genel Balkanı Selma Gürkan, HDP İstanbul milletvekilleri de katıldı.

 Gazi Cemevi önüne gelen kitle burada, cenazelerin alınmasını bekledi. Kitlenin bekleyişe geçtiği sırada, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da kitleye dahil oldu.

 

Ağıt, slogan, gözyaşı…

 

Katliamda yaşamını yitiren 3 devrimcinin cenazeleri, sloganlar eşliğinde cemevinden alındı. Cenazelerin çıkması ile birlikte adeta mahalle halkının tamamı cenaze kortejine dahil oldu. Yürüyüş boyunca Yüksekdağ'ın göz yaşlarına hakim olamadı. Mahallede esnaf tüm kepenkleri indirdi. Kitleyi mezarlık girişinde silahlı MLKP milisleri karşıladı. Mezarlığa getirilen 3 devrimcinin cenazesi ağıt ve sloganlar eşliğinde toprağa verildi. Aynı zamanda oğlu Mustafa Şeker'in de YPG saflarında ölümsüzleştiği İsmet Şeker'in çocuklarının mezarlıkta yaktıkları ağıtları duyanlar gözyaşı döktü. 

 

'DAİŞ kadar AKP'de sorumlu'

 

Defin işlemlerinin ardından, saygı duruşunda bulunuldu. Törende konuşan ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, katliamın sorumlarının DAİŞ kadar AKP olduğunu dile getirerek, Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarına tepki gösterdi. Yapılan konuşmaların ardından kitle, 3 devrimci için Kemal Pir Parkı'nda kurulan taziye çadırına geçti. Kaynak DİHA