Avrupa'daki mülteci ve göçmen krizi giderek derinleşirken, Birleşmiş Milletler Uluslararası Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Başkanı Anthony Lake, Avrupa'daki göçmen çocuklar ve mülteci kriziyle ilgili açıklama yaptı.
Türkiye’nin Muğla ilinin Bodrum ilçesinden Yunanistan'ın Kos Adası'na gitmek üzere bindikleri lastik botun batmasıyla can veren ve cansız bedeni sahile vuran 3 yaşındaki Kobanili Alan Kurdi’nin fotoğrafı dünya gündeminde yer almıştı.
Lake, göçmen çocuklarla ilgili görüntülere dünyanın şok olmasının yeterli olmayacağını belirterek, acilen harekete geçilmesi gerektiğini belirtti.
Lake, "Avrupa'daki mülteci ve sığınmacı krizinin giderek derinleştiği bu ortamda tüm dünya genelindeki sosyal medya ağlarında, televizyon ekranlarında ve gazetelerin ilk sayfalarında karşılaştığımız bu şok edici görüntüler son olmayacak" ifadelerini kullandı.
"Bu görüntülerin karşısında, dünyanın sadece şok olması yeterli değildir. Bu görüntülerin tekrar yaşanmaması için acilen harekete geçilmelidir" diyen Lake, Avrupa’ya sığınmaya çalışan Suriyelilerin en az dörtte birinin çocuklardan oluştuğunu belirtti.
2015'in ilk altı ayında 106 binden fazla çocuğun Avrupa'ya sığınma talebinde bulunduğunu belirten Lake, "Ne zaman bu korkunç çatışmalar son bulursa ancak o zaman yaşanan bu dram sona erer" dedi.
Lake ayrıca Suriye'deki “korkunç çatışmalar nedeniyle 2 milyon çocuğun ülkeden göç etmeye zorlandığını” hatırlattı.
Avrupa ülkelerine gitmeye çalışan 2 bin 500 kişiden fazla göçmen geçiş sırasında hayatını kaybetti veya kayboldu.
Lake, dramın sona erdirilmesi için şu tedbirlerin alınması çağrısında bulundu:
-“Sağlık, gıda, psikososyal destek ve eğitim gibi temel hizmetlerin kesintisiz olarak sunulması yoluyla bu çocukların korunması ve ailelerin bir arada kalabilmeleri için mülteci ve sığınmacılara yeterli barınma imkanlarının sağlanması.
-Yeterli sayıda ve gerekli eğitimleri almış çocuk koruma uzmanını görevlendirerek çocuklara ve ailelerine destek sağlanması.
-Ailelerin ülkeler arası geçişi nedeniyle sadece denizlerde değil, karada da arama kurtarma faaliyetlerinin sürdürülmesi. Ayrıca göçmen ve mülteci çocukların ihmal ve istismardan korunması için gereken her türlü çabanın gösterilmesi.
-Sözkonusu çocuklarla ilgili alınan tüm kararlarda ve iltica taleplerinin değerlendirilmesinde öncelikli olarak çocukların yüksek yararının gözetilmesi.”
