Merkez Bankası'nın bir kez daha döviz satarak piyasaya doğrudan müdahale ettiği belirtildi. Lira, müdahale sonrasında dolar karşısında kayıplarını tersine çevirirken, müdahale öncesinde ise 14’e yaklaşarak yeni rekor değersiz seviyesine ulaşmıştı. Bugün yapılanla beraber, Merkez Bankası Aralık ayında piyasaya üçüncü defa müdahale etmiş oldu.
Merkez Bankası, önceki müdahalelerinde olduğu gibi, sağlıksız fiyat oluşumlarına karşı hareket ediyor. Bu noktada, hacimsiz olarak değerlendirilen yükselişlere oynaklığı önleme amaçlı olarak sürekli aynı seviyelerden müdahale geldiğini gözlemliyoruz. Bu noktada, kurda 14 seviyesinin Merkez Bankası’nın liranın bu kur değeri üzerinde daha fazla değersiz olmaması açısından korunduğu da düşünülebilir. Bu elbette tek başına bir kriter değil. Kurun hızlı ve öngörülemez şekilde yükselişi teorik fiyat belirlemeyi imkansız hale getiriyor. Firmalar açısından belki ihracat kriteri açısından kısa vadede, o da geçici olarak, destekleyici olabilir. Ancak maliyet ve bütçe belirleme noktasında ciddi bir sıkıntıya yol açacağı kesin. Diğer taraftan, enflasyon beklentilerinin sürekli olarak bozuluyor olması, enflasyon kanalıyla ekonomi üzerindeki yükün daha fazla artabileceğini gösteriyor.
Rezervlerin yeterliliği konusunda; yapılan swap anlaşmaları, geçici yabancı rezerv kaynakları ve zorunlu karşılıklarla brüt rezervler desteklenerek 90 milyar USD seviyelerinden 120 milyar USD üzerilerine doğru çıkarıldı. Rezervlerin kısa vadeli borç finansmanına yeterliliği noktasında, daha fazla rezerv artırması yönündeki hareketlerin devam edeceğini düşünürüz. Ancak net rezervlerin halen kısıtlı olması, Merkez Bankası’nın müdahalelerinde elini zayıflatmaktadır.
Bu noktada, 16 Aralık TCMB toplantısından ne karar çıkacağı önemli. Halen önemli bir belirsizlik aralığı görüyoruz. Merkez Bankası’nın döviz müdahalelerinde kurun sürekli düşüşe geçmesi durumu gerçekleşmiyor, kur sonradan eski seviyelerine geri dönüyor. Süreklilik arz eden rahatlama için, TCMB’nin kararlarının ne derece destekleyici olacağı kritik olacak. Dolarizasyon artmaya devam ediyor, nitekim haftalık veriler DTH’ların toplam mevduatın neredeyse %63’üne ulaştığını ortaya koydu. Ekonomide dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi için, liranın yeniden değer saklama fonksiyonunu kazanması gerekiyor. Bu da liranın sürekli değer kaybedeceğine olan beklentiyi kıracak konvansiyonel politikalarla olabilir. Merkez Bankası’nın da bu yönde kararlar alması gerektiğini düşünürüz. Şu aşamada ise, politika dönüşümü açısından çıtanın yüksekte tutulduğunu, yeni ekonomi perspektifi saikiyle gevşemeci politikanın sürdürüleceğini bekliyoruz.
Kaynak: Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı