İran’ın teknik arızaları gerekçe göstererek doğalgaz akışını 10 gün süreyle askıya almasının ardından, Botaş ve Enerji Bakanlığı’ndan konuyla alakalı olarak fabrikalara doğalgaz sağlanmasında kesintiler olabileceğine dair açıklamalar geldi. Botaş, hacimlerdeki azalmayı belirtmeden, sanayi bölgelerine ve yüksek tüketimli elektrik santrallerine satılan gazı sınırlayacağını söyledi. Enerji Bakanlığı’ndan da konuyla alakalı açıklama geldi. Buna göre;
“Elektrik ve doğalgaz sistem dengesinin korunması amacıyla, doğalgaz ve elektrik tüketiminde, endüstriyel tesisler ve tüketimi yüksek santrallerle sınırlı olmak üzere, doğalgaz ve elektrik tüketiminde kısıtlamalar getirilecek.”
Santralle ve sanayiye verilen gazın %40 oranında azaltılabileceği görülüyor. Yani; sanayinin kullanımı sözleşmede belirtilen günlük gaz çekiş miktarının %60’ı ile sınırlandırılacak.
İran’dan yapılan doğalgaz ithalatının, toplam gaz ithalatının %10’una denk geldiğini düşünecek olursak; sanayiye yansıtılan gaz kısıntısının oldukça fazla olduğu görülmektedir. Normalde, Türkiye’nin toplam gaz arzında sadece İran kaynaklı bir kesintinin etkileri sınırlı olacakken, sanayide %40 kesintiye varan bu fatura, üretimde yavaşlamaya neden olacağı gibi toplam maliyetler tarafında ek bir baskı getirebilir. Enerji maliyetlerindeki sıkıntı ise büyük ölçüde kurdaki yükseklikten ileri gelmektedir. Enerji girdisi teminindeki eksiklik, endüstriyel üretimi de yavaşlatabileceği için nihai mal arzında da azalma yaşanabilir ve piyasada mal bulmanın zorlaşması fiyatların artmasına neden olabilir.
Türkiye, doğalgaz ithalatını uzun vadeli kontratlarla botu hattı gazı, yine uzun vadeli kontratlarla LNG ve spot piyasadan LNG alımı şeklinde yapmaktadır. Küresel petrol ve doğalgaz fiyatlarının artması, Türkiye’nin ödediği enerji faturasını da artırmaktadır.
Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı