Koruncuk Vakfı, Sivil Toplum Destek Programı – III kapsamında yürüttüğü “Aileyi Destekleyerek Çocuğu Güçlendiriyoruz” Projesi ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın, mevcut aileye dönüş uygulamasının iyileştirilmesine katkı sağlamak için bir iletişim çalışması başlattı. Aileye dönüş uygulamasının daha sistemli, sağlıklı ve takipli bir şekilde yürütülmesine yönelik taleplerin ilgili politikalarda yer bulması için bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile sürecin iyileştirilmesine yönelik öneriler geliştirdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 2005 yılından bu yana koruma altındaki çocuklara yönelik aile temelli bakım hizmetlerinin yaygınlaşması ve kurum bakımında kalan çocukların biyolojik aileleri ile yeniden bir araya gelebilmesi amacıyla aileye dönüş uygulaması yürütüyor.
Çocuk Koruma Sistemi içerisinde yıllardır hizmet veren Koruncuk Vakfı, sivil toplum kuruluşları ve uzmanlar “Aileye Destekleyerek Çocuğu Güçlendiriyoruz” Projesi İletişim Kampanyası’nı oluşturmak için bir araya gelerek bir dizi çalışma yürüttü. Geçen sene Ekim ayında düzenlenen Odak Grup Toplantısı ile başlayan süreç; “Aileyi Destekleyerek Çocuğu Güçlendiriyoruz” Projesi iletişim kampanya söylemlerini ve stratejisini inşa etmek için iki atölye çalışması ile devam etti. Çalışmalar esnasında proje ile uyumlu bir Psikososyal Destek Modeli Eğitim paketi hazırlandı ve alanda çalışan meslek uzmanlarına yönelik eğitimler düzenlendi. Bu faaliyetler, kampanya öncesinde paydaşların detaylı bir deneyim paylaşım süreci yaşamasına katkı sağladı.
Koruncuk Vakfı’nın Aileyi Destekleyerek Çocuğu Güçlendiriyoruz Projesi İletişim Kampanyası ile amacı; projeye yönelik söylemleri Koruncuk Vakfı ve projeye destek veren sivil toplum kuruluşlarının sosyal medya kanalları ile yaygınlaştırmak, halk arasında farkındalık yaratmak, kamu kurulumları ile ortak bir zeminde buluşmak ve çocuğun üstün yararı için Aileye Dönüş Sistemi’ni iyileştirmek olarak açıklandı.
Kampanya sözcülerinden Koruncuk Vakfı Psikososyal Destek Projeleri Koordinatörü Görkem Demirdöğer: “Her çocuğun ailesi ile birlikte yaşama hakkını destekliyor, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın aile yanında destek modellerini çocuk refahı açısından değerli buluyoruz. Ancak özellikle belirli bir süre biyolojik ailesinden ayrı kalmış çocuklar için aile yeniden birleşme süreçlerinin çok hassas olduğunu, ekonomik zorlukların ötesinde aile içi ilişkileri ve sosyal risk faktörlerini hedeflemeyen müdahale programlarının yetersiz kalacağını hatırlatmak istiyoruz. Aileleri güçlendirmeye yönelik uzun vadeli ve ayrıntılı tanımlanmış önleyici programların uygulamaya alınması, multidisipliner çalışmayı odağına almış bir süreç yönetimi modelinin benimsenmesi, sistemin daha güçlü hale gelmesine katkı sağlayacaktır” dedi.
