Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Tahir Elçi, 28 Kasım günü Diyarbakır'da uğradığı suikast sonucu katledildi. Elçi, 14 Ekim günü katıldığı bir TV programında "PKK terör örgütü değildir" dedi ve ardından Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi AKP medyası tarafından günlerce hedef gösterildi. Sözleri nedeniyle ölüm tehditleri almaya başlayan ve üzerinde yargı tehdidi süren Elçi'nin katledilmesine giden yolda en önemli zemini böylece AKP ve Saray'ın savaş medyası yarattı.
Akşam gazetesi hedef gösterdi
Akşam gazetesi, Elçi'nin programa katıldığı 14 Ekim günü akşamı servis ettiği bir haberinde kullandığı "Elçi'nin terör örgütü PKK'yı öven ve destek olan bu açıklamalarına sosyal medyadan tepki yağdı" şeklindeki ifadeleriyle Elçi'yi hedef gösterdi. Gazete, 11 Kasım'daki bir haberinde ise Elçi'den, "Açık açık PKK'yı öven Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi" diye söz etti.
Aynı gazete, yine 16 Ekim'de de bugün Türkiye halklarınca "Barış Elçi'si" olarak tanımlanan Elçi için "Kanlı teröre Elçi'lik yaptı" demişti.
Gazetenin yazarlarından Kurtuluş Tayiz, 26 Ekim'deki yazısında "Her gün şehit cenazelerinin geldiği bir ortamda Elçi'nin açıklamaları büyük tepki topladı. Burada benim açımdan dikkat çeken şey, medyanın terör övücülüğüne hak vermesi oldu. Adalet mekanizmasının parçası olan büyük bir avukatlık örgütünün başındaki bir ismin terör övgüsü, maalesef medyada ciddi bir destek buldu, sempati ve korumacı tavırlarla karşılandı" sözleriyle Elçi'yi hedef gösterdi.
Saray'ın gazetelerinin ortak hedefi
Sabah ve Takvim gazeteleri ise 15 Ekim'deki haberlerinde, Elçi'yi "terör propagandası yapmakla" suçladı ve "Programda terör örgütü PKK'yı öven açıklamalar yapan Tahir Elçi" ifadelerini kullandı.
Güneş gazetesi de 16 Ekim'de çıkan gazete manşetine yine Elçi'nin sözlerini taşımış ve tehdit içerin bir haber yazmıştı. Aynı gün Elçi'yi manşete taşıyarak hedef gösteren bir diğer basın organı Takvim gazetesi oldu.
AKP'ye yakın bütün gazeteler ve basın kuruluşları, Elçi'nin sözlerini "skanlar sözler" şeklinde ortak başlıklarla verdi.
Akit'in tehdidi
Havuz medyasının bir diğer tetikçi yayın organı Akit gazetesi de Elçi'yi, hakkında başlatılan soruşturmaya dair haberinde "O sözlerin hesabını verecek" diye tehdit etmişti. Türkiye ve yine AKP yanlısı tüm gazete ve televizyonlar Elçi'ye dönük linç kampanyasına katılmış ve serbest bırakılmasına itiraz etmişti.
AKP'li vekillerde linç kampanyasına katıldı
Havuz medyası gibi Başbakan Başdanışmanı ve yeni Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş da Elçi'nin sözleri için 'Bu hukuk cinayetidir' demiş ve 'Elinde silahı bulunanlar ya mafyadır, ya teröristtir ya da katildir. 1980 öncesinde çeşitli gruplar birbirleri ile silahla söz geçirmeye çalışırken, bugün PKK terör örgütü eğer silahlı bir siyasi örgüttür diyorsa baro başkanının hukukçuluğundan endişe etmek gerekir" sözleriyle Elçi'yi hedef göstermişti.
AKP Adıyaman Milletvekili İbrahim Halil Fırat ise, Elçi'ye ilişkin birçok yerde hedef gösteren açıklamalarda bulunmuştu.
Algı operasyonu
Ancak tüm bu yaşananlara rağmen Saray basını ve politikacıları, bir ay öncesinde "PKK terör örgütü değildir" sözleri için üzerinde linç kampanyası başlatıp, hedef gösterdikleri Elçi'nin katliamına ilişkin bu kez PKK'yi sorumlu göstermeye başladı.
Elçi'nin PKK tarafından katledildiği yönünde bir algı oluşturmak isteyen Sabah ve Akşamı gazetelerinin başını çektiği Saray'ın savaş medyası, katliam günü Elçi'nin eşi Türkan Elçi'nin morgun önünde "Katil PKK" diye bağırdığı yönündeki asılsız iddialarla algı operasyonuna girişti. Sabah gazetesi Elçi'nin katliamının ardından bir gün sonra 29 Kasım'da "Baro Başkanı Tahir Elçi'ye PKK infazı" şeklinde bir haber servis etti.
Çatışma sırasında Elçi'nin yanından koşarak geçen iki gencin ateş etmediği ve sadece iki polisin ateş ettiği açık bir şekilde görüntülere yansırken gazete, iki gencin PKK'li olduğunu ve Elçi'ye ateş ettiğini ileri sürdü.
Sabah gazetesinin servis ettiği söz konusu haberi daha sonra Saray'ın medyasının bütün kurumları kullanmaya başladı.
AKP Antep Milletvekili Şamil Tayyar, Star gazetesindeki yazısında "PKK, Tahir Elçiyi katletti, koruması polis şehit oldu, çatışmalar sürüyor, provokatörler devrede. Rabbim ülkemizi korusun, birliğimizi daim etsin" ifadelerini kullandı. Ancak Tayyar'ın tersine çatışmada ölen polis, Elçi'nin yüz metre ötesinde başka bir caddedeydi.
Tetikçi Vakit Gazetesi de bugün Elçi'nin katledilmesini "Al sana terör" başlığı ile çıkarak, adeta gereğinin yerine getirildiği mesajını verdi. (kaynak:diha)