Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Bakanlık tarafından hazırlanan ilk Sivil Toplum Vizyon Belgesi ve 2022-2023 Eylem Planının 5 temel amacı bulunduğunu belirterek, ana hedefinin ise Bakanlık ile sivil toplum iş birliğinin verimliliğini güçlendirerek vatandaşlara ulaşan sosyal hizmet ile sosyal yardımların niceliğini ve niteliğini artırmak olduğunu açıkladı.

Bakan Derya Yanık, Bakanlık tarafından hazırlanan "Sivil Toplum Vizyon Belgesi ve Eylem Planını (2022-2023)” düzenlenen tanıtım programında açıkladı.

Burada yaptığı konuşmada Yanık, ilgili bütün paydaşların katılımıyla hazırladıkları vizyon belgesi ve eylem planının, bundan sonraki süreçte yapacakları çalışmalarda yol gösterici olması bakımından önem taşıdığını ve bunun deklarasyonuyla kamuoyuna taahhütte bulunduklarını vurguladı. Yanık, “Biz, önce insan diyen, insana hizmet etmeyi en yüce makam kabul eden bir kültürün mensuplarıyız. Bu anlayış, sosyal devlet olma niteliğimizi güçlendirirken toplumsal adalet zeminini de pekiştiriyor.  Vatandaşlarımız ise verdiğimiz sözleri yerine getireceğimizi çok iyi biliyor. 20 yıldır Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde onların bu güvenlerine layık olmaya çalışıyoruz.  Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, son yıllarda yaptığı çalışmalarla faaliyetlerini iyi tasarlamış ve sürekliliği olan bir sisteme dönüştürmeye çabalamaktadır.  Günümüz Türkiye’sinde sosyal hizmetler, bireylere acil durum desteği sunmanın ötesine geçmiş durumdadır. Çalışmalarımızı organize ederken aile birliğine odaklandığımız gibi kadınlar, çocuklar, yaşlı ve engelliler, şehit yakınları ve gazilere özel uygulamalar da geliştiriyoruz.” diye konuştu.

“Bizim medeniyetimize vakıf medeniyeti denir”

Bütün vatandaşlara devletin şefkatli yanını hissettirmeyi hedeflediklerini belirten Yanık, “Gönüllülük esasıyla bir araya gelen insanların kurduğu bütün yapılar, yüzyıllardır devletimiz ve milletimiz arasında sağlam köprüler inşa etmektedir. Bizim medeniyetimize vakıf medeniyeti denir. Osmanlı kültürü bir anlamda vakıf medeniyetidir. Vakıf medeniyetinin iki tarafı vardır. Vakfeden kadar vakfedileni kabul eden de kıymetlidir. Yani bizim medeniyetimizde sadece vermek değil, verene verme imkânı sunanlar da kıymetlidir. Alan tarafta kıymetlidir. Biz almayı bu anlamda hırpalanma olarak görmeyiz. Biz almayı aşağılanma olarak görmeyiz. Bizim için bu karşılıklı ilişkinin her iki tarafı da aynı derecede kıymetlidir. O yüzden vakıf medeniyeti bizim köklerimiz de bizim kültürel kodlarımız da son derece önemli, özel, kıymetli bir yer teşkil eder. Bu köprüler işte bu taraflar arasında millet ve devlet arasında kurduğumuz köprüler, günümüzde sivil toplum kuruluşları şeklinde kurumsal bir nitelik kazanmıştır.” ifadelerini kulandı.

"STK'lerle iş birliğine özel önem atfediyoruz”

Bakan Yanık, sosyal politikaların belirlenmesinde STK'lerle yapılan istişare toplantılarına ve iş birliğine özel önem atfettiklerini belirterek, “Bu değerli iş birliğini sürekli kılmak adına bakanlığımızda ilk olarak Sivil Toplumla İş Birliği ve Proje Daire Başkanlığını kurmuş bulunuyoruz. İstişarenin öneminin farkında olarak sivil toplum kuruluşları ile birlikte üniversiteler, uluslararası kuruluşlar, özel sektör ve ilgili tüm paydaşlarımızla koordinasyonumuzu geliştirmeyi, başkanlığımızın görevleri doğrultusunda ana hedef olarak belirledik.” dedi.

Geçen yıl ekim ayında gerçekleştirdikleri ilk toplantıda, kadına yönelik çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldiklerini anlatan Bakan Yanık, "Ülkemiz öncelikle hukuki düzeyde kadın haklarına güvence sağlamış ve her türlü ayrımcılığı önlemeye yönelik tedbirler almıştır. Bakanlık olarak toplumsal adaleti güçlendirmek adına, kadın erkek eşitliğine duyarlı planlama ve bütçeleme çalışmalarını yakın dönemde başlattık. Her ne sebeple olursa olsun kadına yönelik her türlü şiddet, ihmal ve istismarı, insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak görüyoruz. Bu sebeple şiddetin önlenmesi ve cezaların caydırıcı olması için STK'lerden de aldığımız geri bildirimlerle etkin çalışmalar yürütmeye kararlıyız." diye konuştu.

 

“Mağdur kimse kim olursa olsun ona aynı samimiyetle yardım etmeye çalışıyoruz”

İkinci toplantıyı geçen kasımda çocuk alanında faaliyet yürüten STK'lerle yaptıklarını, üçüncü toplantıyı da yine kasımda göç ve insani yardım konusunda yaptıklarını aktaran Bakan Yanık, 26 milyon mülteci, 82 milyon yerinden edilmiş insanın güvenli yaşam alanı aradığı bir dünyada yaşamanın kendilerine yüklediği sorumlulukların farkında olduklarını vurguladı.

Bakan Yanık, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Tıpkı ülkemize sığınan Suriyeliler gibi, Iraklılar ve Afganlar gibi… Yardım tırlarımız bugün Ukrayna’ya temel ihtiyaç maddeleri taşıyorlar, tıpkı Suriye’ye, Afganistan’a taşıdıkları gibi… Bizim bir özelliğimiz daha var. Bu millet vakıf medeniyetinin iliklerine kadar hisseden bir millet olduğu için yardım ettiğimiz, yardım edeceğimiz insanların etnisitesine, dinine, inancına, gözlerinin rengine, saçlarının rengine bakmıyoruz. Mağdur kimse kim olursa olsun ona aynı samimiyetle, aynı ciddiyetle aynı içtenlikle koşuyor, yardım etmeye çalışıyoruz. Savaşlar, açlık ya da iklim değişiklikleri, önümüzdeki dönemlerde bu hareketliliğin süreceğini maalesef bize gösteriyor. Dünya bu soruna bir çözüm aramak ve mümkünse bir çözüm bulmak zorunda. Türkiye de göçün yöneldiği güvenli ülkelerden birisi olarak, ülkemize sığınan yaklaşık 5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapıyor.  Bu insanların yüzde 70’inden fazlası kadınlar ve çocuklar. Türkiye, bu kişilere sunduğu imkanlarla, insan hakları standartlarını belirlediği iddia edilen ülkelere bir ders vermiştir.”

““Engelsiz Türkiye” hedefi ile hareket ediyoruz”

Geçen yıl aralıkta engelli ve yaşlılara yönelik çalışmalar yürüten STK'lerle dördüncü toplantıyı yaptıklarını anımsatan Yanık “Toplantıdan çıkan sonuçlara göre, dünyamız hızla yaşlanıyor, Türkiye ise maalesef bu hızlı yaşanmadan biraz daha fazla nasibini alıyor. Hali hazırda nüfusumuzun yüzde 9’u 65 yaşın üzerinde. Nüfusumuzun yüzde 13’ü ise engelli bireylerden oluşuyor. Bakanlık olarak “Engelsiz Türkiye” hedefi ile bütün engelli vatandaşlarımızın sosyal ve ekonomik hayata katılmalarını destekleyen bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Bu doğrultuda Cumhurbaşkanımız tarafından “Erişilebilirlik Yılı” ilan edilen 2020’de yaptıklarımızı değerlendirerek, yeni birçok projeyi nasıl hayata geçireceğimizi konuştuk. 2030 Engelsiz Vizyon Belgemizi geçtiğimiz yıl 3 Aralık dünya engelliler gününde kamuoyu ile Sayın Cumhurbaşkanımız himayelerinde paylaşmıştık.  Elbette ki yeni hizmetlerimizin belirlenmesinde yaşlı ve engelliler için özel çalışmalar yürüten STK’ların tespitleri ve yol göstermeleri de son derece etkili oldu.” dedi.

İstişare toplantılarının sonuncusunu 2022'nin ocak ayında şehit yakınları ve gaziler alanında çalışan STK'lerle gerçekleştirdiklerine değinen Bakan Yanık, şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarının mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmelerinin Bakanlığın ana hedefi ve görevlerinden biri olduğunu ifade etti.

“500 STK ile anket yaptık”

Bu buluşmaların ardından 500 STK ile mevzuat, sistem güçlendirme ve koordinasyon konularında sorular içeren çevrim içi anket yaptıklarını belirten Yanık, bugünkü vizyon belgesinin bu anket çalışmasının sonucu olduğunu bildirdi. Bakan Yanık, “Sosyal hizmet ve sosyal yardım alanlarında faaliyet gösteren 18 farklı oluşumun temsilcileri ile mevcut durum değerlendirmesi ve gelecekte iş birliği yapılması mümkün olan konulara ilişkin odak toplantılar, görüşmeler yaptık.  Alınan sonuçları değerlendirerek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın Görev Alanı Kapsamında Faaliyet Gösteren Sivil Toplum Kuruluşları ile İş Birliğinin ve Koordinasyonun Güçlendirilmesi Bağlamında Durum Değerlendirmesi Raporunu nihayete erdirmiş olduk. Sosyal hizmetler ve sosyal yardımlar alanındaki politika tasarımı ve uygulamalarında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızla sivil toplum arasında iyi yönetişim ilkelerine uyumlu ve sürdürülebilir bir iş birliği tesis etmeyi ise sivil toplum vizyonumuz olarak belirledik.” ifadelerini kullandı.

“İlk Sivil Toplum Vizyon Belgesi ve 2022-2023 Eylem Planımızın 5 temel amacı bulunuyor”

“İlk Sivil Toplum Vizyon Belgesi ve 2022-2023 Eylem Planımızın 5 temel amacı bulunuyor” diyen Bakan Yanık, şöyle konuştu:

"Bakanlığımızın sivil toplumla iş birliğini doğru bir zeminde ilerletmek. Sivil toplumun, sosyal hizmet ve sosyal yardım alanlarındaki kapasitelerinin geliştirilmesine yönelik bir altyapı oluşturmak. Bakanlığımız sorumluluğundaki alanlarda sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini güçlendirmek. Bakanlık olarak politika ve hizmet üretirken sivil toplumla ortak bir bakış açısı geliştirmek. Bakanlığımız ile sivil toplum iş birliğinin verimliliğini güçlendirerek vatandaşlarımıza ulaşan sosyal hizmet ve sosyal yardımların niceliğini ve niteliğini artırmak. Aslında bu son hedef, bütün bu yaptığımız çalışmaların hepsini kapsayan asıl ana bakış açımızı ve hedefimizi ifade eden son nokta."

 

İnsani yardımın, yüksek manevi değerlerle motive olmakla birlikte ancak planlı yapıldığında hizmet niteliği kazanan, profesyonel çaba gerektiren önemli bir iş olduğunu belirten Yanık, " Bizim sosyal hizmet anlayışımız, bütün vatandaşlarımızı kapsayan, eşit, adil ve ihtiyaca yönelik olarak engin bir şefkatin vücut bulmuş hali gibidir. Sivil toplum ruhunu canlı tutmak ve toplumsal adaleti güçlendirmek adına, ortak akıl ve bütüncül bir bakış açısıyla hareket etmemizin hepimize fayda sağlayacağına yürekten inanıyorum. Nitekim bizi burada bir araya getiren inanç da bu inanç. Bu anlamda Bakanlığımız, sosyal hizmet alanındaki çalışmalarının niteliğini ve sürdürülebilirliğini artırmak için siz sivil toplum kuruluşlarımızın tecrübelerine kulak vermeye her zaman hazırdır. Benzer şekilde sizlerin de bizlerden beklediği yardım ve destekler hususunda işbirliğine hazır olduğumuzu samimiyetle bir kez daha ifade etmek istiyorum.” şeklinde konuştu.

Konuşmasının ardından Yanık, Bakanlık hizmetlerine katkı ve katılımda bulunan gönüllülere plaket takdim etti.


Hibya Haber Ajansı