“Xinjiang’da sorun olmadığını hepimiz iyi biliyoruz, ama Xinjiang’ı kullanmak… etkili bir tedbir… (Amacımız) Xinjiang’ı yoksullaştırmak, kaosa çekmek, hatta Çin’den ayırmak.”.
Çin basınında, diplomatik kaynaklara dayanarak yayımlanan haberde, ABD’nin Guangzhou Başkonsolosluğu’ndan diplomatların Xinjiang hakkındaki özel ve gizli açıklamalarına yer verildi.
ABD’nin Guangzhou Başkonsolosluğu’ndan ekonomi ve siyaset sorumlusu konsoloslar Sheila Carey ve Andrew Chira, 2021 yılında düzenlenen bir resepsiyonda, ABD’li iş insanlarının Xinjiang’da zorla çalıştırma, soykırım ve insan hakları ihlali olduğu iddialarını bir tür “güreş” ve “etkili tedbir” olarak anlamalarını arzuladıklarını söyledi. İki diplomat, asıl amacın Çin hükümetini “bataklığa sürüklemek” olduğunu dile getirdi.
ABD Başkanı Joe Biden, geçen yılın aralık ayında “Uygur Zorla Çalıştırmayı Önleme Yasası”na imza attı. Yasanın 21 Haziran’da yürürlüğe girmesi sonrasında ABD hükümetinin onayı olmadan alınan Xinjiang menşeli ürünlere ABD gümrükleri tarafından “zorla çalıştırma” etiketi yapıştırılacak.
Bunun yanı sıra, ABD ve müttefikleri yeni gündem maddeleri yaratarak, BM’nin ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Çin’i sorgulaması çağrısında bulunuyor.
Söz konusu yasa tasarısı, Amerikan sanayi ve ticaret sektöründe de büyük kaygıyla karşılandı. Çin basınına bu haberi veren, dünyaca tanınmış bir spor markasının tedarikçisi. Haberin kaynağının ismi güvenlik nedeniyle basında “Bay R” olarak aktarıldı.
“Bay R”, ABD hükümetinin talebi üzerine ihracatçı Çinli şirketlerin insan hakları ihlali olmadığına dair kanıt sunmaları gerektiğini söyledi. “Bay R”, Xinjiang’ın önemli ve kaliteli alım kanallarını kaybettiği için gelirlerinin yüzde 30 düşeceğini söyledi.
“Bay R”nın katıldığı resepsiyonda, Sheila Carey ve Andrew Chira “Bu uygulama büyük önem taşıyor, iş insanlarının bunu anlamalarını arzuluyoruz. Bu bir güreş.” ifadesini kullandı.
Sheila Carey ve Andrew Chira, “Xinjiang’da sorun olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Fakat, Xinjiang’ı zorla çalıştırma, soykırım ve insan hakları ihlali iddialarıyla vurmak çok etkili bir tedbir. Xinjiang’daki girişimcilerin küresel tedarik zincirinden koparılması Uygurlar arasında memnuniyetsizliğe neden olabilir, gruplar arası ilişkileri bozabilir, bölgenin yoksul ve çalkantılı olmasını sağlayabilir, hatta Çin’den ayrılmasına sebep olabilir. Biz de bunları kullanarak Çin hükümetini bataklığa sürükleyebiliriz. Bu sonuç bize yarar.” dedi.
Sheila Carey, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Ofisi’nde de görev yaptı.
“Bay R”, ABD’li ticaret çevrelerinin de hükümetin çılgınca davrandığı, Xinjiang hakkındaki yalanları yaymanın kendilerine yarar getirmediği kanısında olduğunu söyledi. Xinjiang’ı birçok kez ziyaret eden “Bay R”, bölgede ne soykırıma ne de herhangi bir zulüm olayına şahit oldu. “Bay R”, “Bizimkiler tamamen yalan söylüyor.” şeklinde konuştu.
“Bay R”, Donald Trump’ın göreve başlamasına kadar Çin’deki işlerinin iyi gittiğini söyledi. “Bay R” Joe Biden’in bu hatadan hemen döneceğini umduklarını, ancak durumun değişmediğini dile getirdi. “Bay R”, konsolosların ifadelerini dinledikten sonra politikacıların çirkin kararlarının bedelini kendilerinin ödediğini daha iyi anladığını ifade etti.
ABD’deki ithalatçıların 21 Haziran’dan itibaren Xinjiang’dan ve Xinjiang’la bağlantılı kurumlardan alım yapması yasak.
İthalatçılar, malların “zorla” üretilmediğini ABD gümrük makamlarına kanıtlamalı. Bu bağlamda, ABD gümrüklerinde yılda yapılan işlem sayısının 1 milyondan 11,5 milyona yükseleceği öngörülüyor. ABD’li yetkili, masumiyeti kanıtlama eşiğinin çok yüksek olduğunu itiraf ediyor.
Adı geçen tasarının küresel tedarik zincirine olumsuz etkiler getireceği ve ABD-Çin arasındaki ekonomik “ayrışma” eğilimini hızlandıracağı yönündeki endişeler de büyük.
ABD-Çin İş Konseyi Genel Kurulu Başkan Yardımcısı Doug Barry, Çin’de faaliyet gösteren ABD’li girişimcilerin tasarıyı kaygıyla karşıladıklarını belirtti. Doug Barry, tasarının ithalatçılar için “yüksek bir standart” koyduğunu, bununla beraber ithalatçıların kurala uymaları hâlinde dahi sorun yaşayabileceklerini, mallara sebepsiz yere el koyulması ihtimalinin bulunduğunu söyledi. Doug Barry, tasarının yetki alanının çok geniş olduğunu, kapsamının Xinjiang ile sınırlı olmadığını kaydetti.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian, Xinjiang hakkındaki “zorla çalıştırma” iddialarına karşı çıkarak, ABD’nin “Uygur Zorla Çalıştırmayı Önleme Yasası”yla Xinjiang’daki insan hakları durumunu karaladığını, Çin’in iç işlerine karıştığını ve uluslararası hukuka aykırı davrandığını kaydetti. Çinli sözcü, ABD’nin inatçı eylemlerine güçlü karşılık vereceklerini sözlerine ekledi.
Çin Sosyal Akademisi’nden ABD uzmanı Lv Xiang, iş insanlarının siyasetin karmaşık yüzünü tanımadıklarını, ABD’li diplomatların bu net ifadelerinin “Xinjiang sorunu”nun öteden beri ABD’nin kurguladığı bir senaryo olduğunu yansıttığını söyledi.
COVID-19 salgınının ortaya çıkmasından önce Xinjiang, bir yılda 10 milyon turist ağırlamıştı.
Lv Xiang, Xinjiang’da dünyanın önde gelen güneş paneli işletmelerinin bulunduğuna dikkat çekti. Lv’ye göre, ABD’nin asıl amacı Xinjiang’ın avantajlı sektörlerini tehdit etmek suretiyle Çin’in sanayi ve ticaret sektörlerine baskı uygulamak, böylece “Çin’in dünya pazarını kontrol etmesine izin vermeme” hedefine ulaşmak.
Lv Xiang, Bay R’nin röportajının ABD’nin gerçek amacını yansıttığına işaret etti. Lv, ABD’nin konuyu siyasallaştırma yönündeki adımlarının her şeyden önce kendi işletmelerinin çıkarlarına zarar vereceğini, bunun yanında, iklim sorunuyla mücadeleyi ve üretim zinciri güvenliğini tehlikeye sokacağını vurguladı.
Kaynak Çin Uluslararası Radyosu
Hibya Haber Ajansı