Uzun pandemi ve ardından dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yaşanan ekonomik krizin ardından Şanlıurfa ilk kez uluslararası İslam teşkilatı tarafından 2023 yılında İslam turizm başkenti seçilmesi hepimizi mutlu etti.

2023 Yılı İslam Dünyası Turizm Kenti’nin Şanlıurfa olarak belirlenmesinin kent turizmi açısından büyük önem taşıyor. Kararın alınmasında Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı, Kültür Ve Turizm Bakanımıza ve tüm ekibi ile projeyi hazırlayan paydaşlara teşekkür ediyoruz.

Sonuçta bacasız sanayi dediğimiz turizmin kent merkezine yeniden hayat verecek olması çok kıymetli bir gelişme. Bu noktada başta Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı, Kültür Ve Turizm Bakanımıza olmak üzere, tüm paydaşları yürekten kutluyorum. Lakin gelelim madalyonun diğer yüzüne… İnanç ve kültür Kenti ve Göbeklitepe, Kazısı yıllarca devam edecek olan Karahantepe, Harran kubbeleri, Dünyanın ilk üniversitesi kabul edilen Harran'da bulunan tarihi kalıntılar gibi muazzam tarihsel değerlerimiz, Balıklıgöl gibi müthiş bir açık hava akvaryumu turizm açısından önemli bölgemiz var. Mozaiklerimiz, amazon kraliçemiz var, Türkiye'nin en kapsamlı müzelerinden biri Şanlıurfa'da bulunuyor. Saklı kent Halfeti'miz var, Siverek Takoran vadisi gibi turizm açısından çok önemli ve gezilecek yerlerimiz var. Bunlar artılarımız. O halde bir de yazıma konu olacak eksi(leri)mize bakalım.

-Kökleri binlerce yıla dayanan, İnanç turizmi, tarihi ve kültürel değerleriyle büyük bir kadim kent olan Şanlıurfa turizme ne kadar hazır? Şanlıurfa'nın turizm eylem planı var mı? Şanlıurfa'nın turizm yol haritası var mı? Maalesef yok..

-Balıklgöl'deki çökme 8 aydır halen yapılmadı. Çalışmalar neden durdu. Yerli ve yabancıların uğrak yeri olan Balıklıgöl platosuna yakışıyor mu? Gelen yabancılara bunu nasıl izah edebilirsiniz?

-Urfa Kalesi'ndeki kazı çalışmalarının uzun sürmesi..

-Şanlıurfa'nın GAP Bölgesinin merkezinde olması hasebiyle bu bölgede su'dan  yararlanmaması, tanıtımının yapılamaması, yada yapılmaması. Bundan 10-15 yıl evvel Uluslararası GAP Sporları yapılıyordu. Örneğin yelken, Kano ve yüzme gibi spor dalları bu bölgede yapılıyordu. Ama şimdi yok. Neden?

-Şanlıurfa'daki uçak sefer sayılarının yetersiz ve uçak seferleri olan bölgelere göre çok yüksek fiyatla biletlerin satılması turizmi olumsuz etkileyen faktörler. Özel uçak şirketleri bu bölgelere sefer düzenlenmesi için adımların atılmaması nedeniyle turist sayısı düşmekte ve Güneydoğu'ya gelmek isteyen tur acentelerinin Gaziantep ve Diyarbakır'ı tercih etmeleri bunun en büyük örneği.

-Saklı kent Halfeti gibi ilçemiz tanıtım yapılamaması nedeniyle zaman zaman Gaziantepli siyasiler tarafından Antep ilçesi gibi uluslar arası turizmde Antep'in bir ilçesi görülmesi..

-Siverek Takoran Vadisi doğal güzellikleri için halen doğru düzgün bir tanıtım yapılmadı.

-Harran onu zaten biliyorsunuz?

Bu yakarıda saydığımız eksiklikler Turizm A.Ş.'nin görevleri arasında değil mi yoksa?

Yeni Valimiz Sayın Salih Ayhan geldiği ilk haftasında ziyaret ettiği Göbeklitepe'nin ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bu şehir 10 milyon turisti ağırlamaya hazır bir kent dedi. Soruyorum sayın Valiye 'KONAKLAMA' sorununu nasıl çözeceksiniz?

-Şanlıurfa'nın en büyük sorunu konaklama sorunudur. Otel sorunudur. Bir diğer ikinci sorun ise turizm bölgelerinde bulunan esnafımızın Harran Üniversitesi'nin bünyesinde eğitilmesidir. Eğitimsiz esnaf Şanlıurfa turizmine darbedir.

Demem o ki bu şehrin ekmeğini yiyenler ve bu şehrin insanının sırtından makam mevki sahibi olanlar artık bir araya gelme zamanı ve bu şehre birlik beraberlik içerisinde hizmet etme zamanını ne zaman bulacaksınız? Bırakın bu kinlerinizi ve kaprislerinizi bu şehrin vebali sizlerin boyunlarınadır. Bu vebalden kurtulmak için birlik beraberlik içerisinde önümüze sunulan turizm nimetini iyi değerlendirelim. Sanayi trenini zaten kaçırdık. Bundan sonra yapracığımız şey tarım ve turizme dayalı çalışmalar yapmaktır. Bu fırsatı iyi değerlendirelim.

Şanlıurfa'nın Ekonomide, sosyal yaşamda, kültürel alanda, tarımda, sanayide istenilen seviyede gelişmemesinin yegane nedeni siyasetçiler, eğitimciler, sermaye  sahipleri, siyasi otorite, STK'lar, ticaret odaları, ticaret borsaları ve basındır. Ne zaman bir tek çatıda birleşirsek o zaman bu şehir ayağa kalkar.
Peki Şanlıurfa'da bunun için bir girişim var mı? Ne yazık ki yok… Acı ama gerçek olan bu.