Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü direniş ve mücadele günü olarak değerlendiren kadınlar; tacize, tecavüze, kadın katliamlarına ve erkek egemen şiddete karşı yüzlerce kadınla birlikte 18.30’da Bursa Altıparmak Stadyum önünde toplandılar.
Ellerinde erkek şiddetiyle katledilerek öldürülen kadınlar resimlerini taşıyan kadınlar, sloganlar eşliğinde yolu trafiğe kapatarak Atatürk Heykel’i önüne kadar yürüdüler.
Heykel önünde Bursa Kadın Platformu adına basın açıklaması Türkçe ve Kürtçe olarak okundu. Türkçe konuşmayı yapan Aybüke Kanarya, ‘Biz kadınlar AKP’nin yalanlarla, kadın düşmanlığıyla düzenlemeye çalıştığı toplumun en kuytu köşelerinden; evlerimizden, işyerlerimizden çıktık ve doldurduk bu meydanı.
Gerici erkek egemen iktidarlarını başlarına yıkmak için. İstanbul ve Ankara’da valiliğin 8 Mart’ı yasaklamasına rağmen “8 Mart Yasaklanamaz” diyerek büyük bir kadın direnişi ile sokakları özgürleştiren kadınlara selam olsun. Bu yıl 8 Mart’ı adadığımız; Özgecan Arslan, Dilay Gül, Cansel Buse Kınalı, Tabyet Ana ve Bursa’lı kadın yoldaşımız Ferdane Kılıç’ a selam olsun.’ dedi. Her gün 5 kız kardeşlerinin en yakınındaki erkekler tarafından öldürüldüğünü söyleyen Kanarya, kadın katliamlarının asıl sorumlularının ‘Kadın erkek eşit değildir’ diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve kadın cinayetlerini ‘kadına yönelik şiddet değil, toplumsal şiddet var’ diyerek adli bir vakaya dönüştürmeye çalışan aileden sorumlu bakan olduğunu dile getirdi.
Kadın düşmanı sistemin her yanından kan ve cerahat fışkırırken, gericilik ile maskelenen kadın düşmanlığına karşı bir kadın direnişi filizlendiğiniifade eden Kanarya, vahşice katlediler Özgecan davasında sanıklara verilen müebbet hapis cezasının, davanın takipçisi olarak toplumsallaştıran kadın mücadelesinin zaferi olduğunu söyledi.
Ortadoğu’nun emperyalistlerin ve aktif taşeron AKP’nin eliyle kan gölüne dönüştüğünü belirten Aybüke Kanarya, ‘ABD’den Rusya’ya pek çok emperyalist odağın doğrudan müdahale ettiği Suriye büyük bir savaş yıkım ile boğuşuyor. Yurtlarından ayrılmak zorunda kalan binlerce insan sınırlarda ölüme terk edilirken, kadınlar mülteci sorunun en büyük mağdurları oluyor. AKP’nin desteklediği İŞID bütün Ortadoğu halklarına karşı karanlık bir tehdit olarak ilerliyor. Kadınları köle pazarlarında satan, tecavüz eden, cihat nikahları kıyan İŞİD ;Suruç’ta, Ankara’da ve Paris’teki saldırıları ile insani her türlü değere düşman olduğunu gösteriyor. Ankara’da Barış mitingini kana bulayarak tarihimizin en büyük kitle katliamının İŞİD ve onu destekleyen AKP hükümeti baş suçlularıdır. Ankara’da katledilenleri unutmayacak, unutturmayacağız.’ diye konuştu.
Kürt illerinde katledilen kadınların çıplak bedenlerinin teşhir edilmesinin, duvarlara yazılan cinsiyetçi yazıların, şavaşı kadınlara ve kadın bedenine yönelen bir saldırı haline dönüştürdüğüne değinen Kanarya, sözlerine ‘Savaşta; Kürt ananın da, Türk ananın da yüreğine düşen aynı evlat acısıdır.
