Diyarbakır’ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı 100. gününe girerken, 9 Mart günü polis ve askerin yürüttüğü operasyonların bittiği açıklanmıştı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı, Sur’daki operasyonun bittiğinin açıklanmasından sonra, ilçedeki tablonun henüz ne olduğunu bilmediklerini söyledi.
‘Ciddi kaygılarımız var’
“100 günü aşan sokağa çıkma yasağı ve ciddi bir çatışma yaşandı. Onunun için Sur’daki tablonun görülmesi lazım. Bir an önce Sur’un kentte yaşayan insanlara, yerel yönetimlere, kentin seçilmişlerine, kentteki bu konuda çalışma yapan akademisyenlere, meslek örgütlerine açılması lazım ve o tablonun objektif bir şekilde görülmesi lazım.
“Bu konuda çok ciddi kaygılarımız var. Oradan gelen bilgilere göre, sokakların birçoğu tamamen yıkılmış, yol açılması için birçok bina tahrip edilmiş, birçok tarihi esere zarar verilmiş. Orası sadece yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin değil, aynı zamanda uluslararası bir korumanın altındır.
‘UNESCO’nun inceleme yapması gerekiyor’
“Birleşmiş Milletler gibi dünyanın en büyük örgütünün bir kolu olan UNESCO’nun koruması altındır. Daha üzerinden bir yıl geçmedi. Yani UNESCO Kültürel Miras Listesi ‘ne alınmasına daha bir yıl geçmeden, biz bu tablodan bahsediyoruz. UNESCO’nun uzman heyetinin buraya gelerek inceleme yapması gerekiyor. Oradaki tablonun bilimsel, akademik, tarafsız bir şekilde ortaya koyması lazım.
“Biz bunu defalarca açıkladık. Ne yerel yönetimler tek başına, ne de merkezi hükümet tek başına Sur’a dair bir adım atamaz. Bu konuda UNESCO’nun kriterleri var. asıl muhatap alan yönetimidir. Alan yönetimi mutlak suretle bu çalışmanın merkezinde olması gerekiyor. Belediye olarak biz de ilçe belediyelerimizle, kentteki sivil toplum örgütleriyle alan yönetimi çatısı altında çalışmaların sürdürülmesinin en doğrusu olduğuna inanıyoruz.”
‘Sur, Diyarbakır’ın kalbi, ruhudur’
Sur’da 600’ün üzerinde bir kısmı sivil mimari, bir kısmı da han, hamam, kilise, cami gibi tescil altına alınmış yapılar olduğunu belirten Anlı şunları söyledi:
“Bu yapılara hiç kimse dokunamaz. Bu yapıların bire bir aslına uygun restore edilmesi, orjinal bir şekilde tekrar ayağa kaldırılması lazım. Sur Toledo olabilir, ama Toledo Sur olamaz. Biz hiç bir şehri Sur’la kıyaslamıyoruz.
“Bu şehri birazcık bilen, bu şehrin geçmişini, tarihini, arka planını birazcık bilenler, dünyanın hiç bir şehriyle kıyaslayamaz. 7 binlik geçmişi olan bir şehirden bahsediyoruz. Bütün dinler açısından kutsal olan, kutsal kitaplarda geçen ve üzerinde bugün bile kazı yapıldığı zaman, insanlık tarihinin yeniden yazabilecek bir şehirden bahsediyoruz. Sur demek, Diyarbakır’ın kalbi, ruhu demektir. Diyarbakır’ın özü demektir. Kıyaslanabilecekse belki Kudüs’le kıyaslanabilir. Yani Sur’un dünyada denk olduğu bir şehir varsa o da Kudüs’tür.”