1974 de Erbakan Hocamızın başlattığı ve bir zaferle neticelenen Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası ABD den gelen üst düzey bir yetkili aynı gün öğlen yemeğini Demirel ile yaptı akşam yemeğini Ecevit ile yedi. Ertesi gün medya (TV’ler ve gazeteler) Bremen mızıkacıları gibi hep bir ağızdan "Erken seçim" çığırtkanlığına başladılar. Bu çığırtkanları AP ve CHP’nin Genel Başkanları verdikleri beyanatlarla destekliyor, durmadan ocağın altına odun atıyorlardı.
Konu TBMM sinde görüşüldü ve erken seçim kanunu AP ve CHP’nin oylarıyla “erken seçim kanunu” yürürlüğe girdi.
Kıbrıs Barış Harekâtı yapılırken Hükümetteki ortağı MSP yi kastederek "Fetih ruhuna karşıyım" diye açıklamalar yapan Ecevit, erken seçim çalışmaları başlayınca, başına geçirdiği asker miğferiyle çektirdiği fotoğrafları bütün ülke geneline dağıttı ve kendini Kıbrıs Fatihi olarak takdim etmeyi uygun buldu. Fetih ruhuna karşı olmakla Kıbrıs fatihi olabilmeyi nasıl bir araya getirdi hala anlamak mümkün değil. Bu miğferli resimler bütün otobüs, minibüs ve dolmuşların arka camlarına astırdı.
Erbakan Hocamız erken seçim açıklamaları başlayınca bütün illere birer müfettiş göndererek il ve ilçe teşkilatlarını seçime hazırlamayı planladı. Bu çalışma münasebetiyle beni de parti müfettişi olarak Kars'a gönderdi.
Bir kış günü Kars'ın Göle hariç bütün ilçelerini ziyaret ettim, çalışmaları organize etmeye çalıştım.
Muarızlarımızın elinde medya gücü vardı veya tek merkezden yönetilen medya Batıcı, faizci partileri tutuyordu. Böylece de muhaliflerimiz medya ile oturdukları yerden bütün ülkeyi tesir altına alabiliyorlardı. Ancak bizim de bunların karşısında kuvvetli bir teşkilatımız vardı. Atalarımız; "Zor oyunu bozardı" demiyorlar mıydı? Nitekim bozdu da...
1973 seçimlerinde 48 milletvekili çıkartan Milli Selamet Partisi, CHP - MSP koalisyonuna 8 Bakanlık almıştı. 1977 seçimlerinde MSP 24 milletvekiline düşmüşse de yine MSP siz hükümet kurulamıyordu. Hocamız bu olayı: "MSP eskiden gümüş anahtarı, şimdi altın anahtar oldu" diyecekti.
Aslında bu seçimde MSP’nin oyu düşmemiş, seçim kanununda yapılan bir değişiklikle mükerrer oy kullananların sayısı artmıştı. Bir evvelki seçimde 25.000 oya bir milletvekili çıkarken bu seçimde 30.000 oya bir milletvekili seçiliyordu. Bu da MSP’nin milletvekili sayısını düşürdü.
Ve siyasi platform da adına 1. Milli Cephe Hükümeti denecek olan AP, MHP ve MSP koalisyon Hükümeti kuruldu. Bu koalisyonda da MSP yine 8 Bakanlık aldı.
Çünkü Hocamız Bakanlıklar paylaşımını, partilerin çıkartılan milletvekili sayısına göre değil koalisyon ortağı olacak her bir partilerin son seçimde aldığı oylarına göre olması şartında ısrar etti. Sonuçta Erbakan’ın dediği oldu ve 8 Bakanlık MSP’ye düştü.
Bu sonuçtan özellikle koalisyon ortaklarımızın tabanı hiç memnun olmadı ve ülke genelinde “MSP haksızlık yaptı” propagandaları yapıldı. Ancak biz bunlara; “İktidarı bize verin ve siz bizi dışarıdan destekleyin. Memleket idaresi nasıl olurmuş görün” diye cevap veriyorduk.