Türkiye genelinde yaklaşık 16 milyon emekli bulunmaktadır ve birçoğu ciddi geçim sıkıntısı çekmektedir. Emekli maaşları, artan yaşam maliyetleri karşısında yetersiz kalmakta ve özellikle kiracı olan emekliler, ekonomik baskı altında ezilmektedir. Bu durum, bazı emeklilerin neredeyse dilenecek hale gelmesine neden olmaktadır.
Asgari ücretle çalışan kişiler de benzer zorluklarla karşı karşıyadır. Asgari ücret, birçok kişinin temel ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli olmamakta ve bu da aile içi geçimsizliğe, hatta boşanmalara yol açabilmektedir. Kiracılar arasında da maddi sıkıntılar nedeniyle kavgalar yaşanmakta, bu da toplumsal huzursuzluğu artırmaktadır.
Bu ekonomik gerçeklik, Türkiye’nin sosyal dokusunu tehdit eder niteliktedir. Emeklilerin ve asgari ücretlilerin yaşadığı bu zorluklar, sadece bireysel trajediler değil, aynı zamanda toplumsal bir sorundur. Devletin ve toplumun bu sorunlara çözüm bulması, sadece ekonomik bir zorunluluk değil, aynı zamanda ahlaki bir sorumlulukt
ur.