"Aşiret ve öteki yüzü, Kürt'ün Türk aşkı, Barış Sonrası Büyük Türkiye" kitaplarından sonra, şimdi de yürekleri burkan, yaşamın gerçeğinden kesitlerle, Hamit İzol yeni bir romanla yaşanan hüznü Roza'nın sesi ile bizlerle seslenmektedir. Kitapçı raflarındaki yerini alan, okuyucunun elinde gizemli bir bakışla yüreklere işleyen, kapakta  mavi gözlü,  sarı saçlı bir kızın yaşam öyküsü... Roza; "Ablamın ölümünü anam onayladı" gerçeğiyle  bizi elemin derin girdabında boğmaktadır.   

            Romanın kahramanı Roza,  dimdik durmasını bilen yaşından büyük bir olgunlukla hayat mücadelesinde yoğrulan, bu yoğruluş içinde yanlış gördüklerine pervasızca tepki veren bir çocuk. Başına gelen olaylara karşı susup bir köşeye çekilmek yerine, düşünce ve tavırları ile farkıdanlık katması başlı başına bir meziyet...Yaşına bakılırsa bir çocuk, ancak verdiği mücadelede  devasa bir başarı görürürsünüz. Siz romanı  okudukça satır aralarında büyüyüp, gerçeklerin farkına varan ruhen ve düşünce anlamında hayran kalacağınız bir kahraman.  

            Hamit İzol, diğer romanlarında olduğu gibi yaşanmışlıklardan yola çıkmış.  Yaşananlardan, töre kıskacından, bağnaz geleneklerden kendilerini kurtarmayan, hayatın içinden soluk kesen bir maceranın iz düşümünü siz de yaşayacaksınız.  Gönlünden geçenleri katarak kalemiyle bizlere sunmakta...

            Nefes alıp verirken okudumsa da aslında nefesimi tuttum desem yeridir. Çünkü zamana yaymadan hafızama emzirdim. Nefes aldığım yer, gözlerimin dolduğu, gırtlağıma ağıtın sıkıştığı andı. Duygusal olmak, hissetmek, çocuklukla başlayan dostlukların hayatın her alanında bir huzme gibi ufkumuza düştüğünü göreceksiniz. Her kaçan kızın sonu mutluluk olmadığı gibi, her kaçışın sonu da ölüm değildir. Bunu anlatmak ve anlamak yaşamın kabul edilir yanıdır.

            Anlatım ve diyaloglarıyla, okuyucuyu göz yaşlarına boğan Roza'yı tanıyarak yaşamın gerçeklerden ne kadar habersiz olduğumuzu bir kez daha anlamış oluyoruz. Gazetelerin üçüncü sayfasında sıradanlaşan haberleri biz görmezden gelirken, İzol'un  bu haberden hareketle olayı takip etmesi, baştan sona gerçekleri film sahnelerini aratmayan bir şerit gibi gözler önüne sermektedir.

            Her yazınsal bir eser,  kendini kuşatan olayların içinden metinleşir. Sürdürülen diyaloglar, ilişkileri olayların şekillenmesin neden olur. İçerik, biçim ve biçimsel düzeylerde  sürüp giden  gerilim dolu, travmalarla, yaşanan acılarla şekillenmesi hayatın realitesinin kimi yerlerde nasıl şekillendiğinden habersiz.  

          Dinsel, dilsel, kültürel ve ülkenin sosyopolitik yapısını gözlemleyerek dostluklara önem verilmesine ayna tutmaktadır. İç barışı sağlama adına ibretlik olaylarla yapıcı örnekler vermektedir. İnsanlar öğrenmeyi, bilgi edinmeyi,  iletişim ve teknoloji  ile yaşama çabasında iken, hala ilkel törelerden  kendini kurtaramayan  acı darbelerden  mustarip yaşananların hayat hikâyeleri bizleri düşündürmektedir.   

            

Urfa'nın kırsalından Çukurova'ya uzanan göçlerden nasiplenen bir aile... Yeni gelişen bir ilçenin gecekondusunda karar kılarlar. Hemşeriler, akrabalarla bir arada... Kıraç dağlardan yeşil ormanlarla denizin birleştiği Akdeniz mavi sularına uzanan bir ilçenin sokaklarında sığıntıdan başka bir şey değildirler. Hayat kavgası ile yoğrulan bir ailenin çocuk büyütme onların nafakalarını temin etme yorgunluğu ile mutluluk ve direnmeyi bir yaşam tarzı olarak benimsemişlerdir.

            Hamit İzol yaptığı farklı temalarla çalışmalarını renklendirirken ortaya konulan ve bizim dikkatimizden kaçmayan ülkenin içinde bulunduğu durumdan barış ve kardeşlik adına çıkış yolu ararken, birlik ve beraberlik adına  eşit ve saygın, hak bilirlik çerçevesinde önümüze güzellikler sermektedir.

            Günlük yaşamı irdelerken, yerel sorunlardan ulusal sorunlara kadar yaşamın her alanı ile  hemhal olan İzol,  törelerden gelen, örf ve adetlerle yaşanan kırgınlıkların, çatışmaların telafisi için verilen uğraşı mutluluk vericidir. Toplumsal ve kültürel sorunların değişimi ve dönüşümü fark eden yazar Hamit İzol, Roza gibi bir kahramanla bizi tanıştırarak  duyarlılığını ortaya koymaktadır. Sorunların çözümü bir şekilde paylaşarak kahramanların dilinden sunması haz verici.

            Her edebiyatçının kendine has bir dili vardır. Anlatım ve diyaloglarla gelişen romanda en güzel en saygın ifadeyi bulma adına verdiği uğraş sanırım bu romanı yazarken sayfalar dolusu karalamalar içinden her cümle itina ile seçilmiş dikkate değer diyaloglarla sayfaları   şekillendirdiği anlaşılmaktadır.

          

Her kitap okuru için olduğu gibi yazarı içinde bir serüvenin başlangıcı ve bitişidir. Yazmak için hayatın mantalitesini kavramak, gözlemlediklerini, hissettiklerini, duyduklarını,  yüreğinin imbiğinden süzülenleri toplumla buluşturma hayatın içinde yapılan yolculuktur. Bu yolculukta Hamit İzol'la olmanın ayrıcalığı bizleri sevindirmektedir.