Yerel Seçimler yaklaştıkça Belediye Başkanlığı aday adaylığı için isimler yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Aslında son günlerde iyice hızlandı. Nedenler arasında o aday adayı olduysa ben neden olmayayım klişesinin olması.
Otomatiğe bağlamış aday adaylarına ne denmeli. Hem genel hem de yerel seçimlerde dönem aksatmadan bazen aday bazen aday adayı olup halkın karşısına geçenlere ne denmeli. Geçtiğimiz dönemlerde seçilenlere ne denmeli. ARTIK YETER.
Tüm partiler yerel seçimlere büyük önem veriyor. Bazı partiler işi şimdiden sıkı tutarken halen oyalanan partilerde var. En çok belediye başkanlığı elinde bulunduran Ak Parti, mevcut belediyelerinin korunmasının yanında AK Partili olmayan belediyelerde de ipi göğüslemek isteniyor. Aday belirleme sürecinde illerde anket ve mülakatlar gerçekleştirilecek. Bölgelerin nabzını tutulacak. Başkanların performanslarını ortaya koyacak. AK Partili olmayan belediyelerde ise halkın beklentileri analiz edilecek. Yani çetin bir seçim bizleri bekliyor.
Aday adaylarına kocaman bir hayır.
Peki! Belediye Başkan Aday adayları, bulundukları yerde Şanlıurfa’da, ilçe de halkın nasıl bir Belediye Başkanı arzuladığını biliyorlar mı?
Büyük bir kesime göre Kocaman bir hayır.
Şehrin sokakları ile caddelerini seçim günleri hatırlayan, şehrin sorunlarından bihaber olan, samimi olmayan, yalakalık yapanların sayısı hayli fazla güzel Şanlıurfamda. Dikkatimi çeken diğer nokta ise talip olduğu ilçede değil de başka bir ilçede yaşayan aday adayları. Ve son olarak sadece seçim dönemlerinde göstermelik ziyaretler yapan kişilerden halk nefret ediyor, bende ediyorum. Aday adayı nasıl mı olmalı.
Öncelikle bir kişi bir yere aday olurken önce kendinin inanması lazım. Maalesef bazı kişilerin kendine güveni bile yok, birilerinin gazıyla adaylıklarını açıklayıp sonrasında rezil rüsva oluyorlar. Ne gereği var, yazık değil mi, hem zamanınıza hem harcadığınız paracıklara?
Aşiretlerin etkisi eskisi kadar kalmadı.
Son birkaç seçimde aşiretlere bağlı isimler ya listelerde gösterilmedi ya da alt sıralarda gösterildi. Meclise girememeleri ve belediye başkanlığı elde edememeleri aşiretlerin öneminin azaldığı seçimleri de gördük. Çok şey gördük de aşiretleri arkasına alanlar görmedi. Yine yeni ve yeniden aşiretlere güvenerek aday adayı olanlar var. Aşiretleri eskisi gibi seçim paketi olarak görmek çok da mümkün değil. Her şeyden önce aşiretlerin önemli kısmında kendi içinde siyasal ayrılıklar mevcut.
2 kardeşin farklı partilerden aday adayı olduğu günleri de gördük. O zaman ne yapılmalı? Hesapsız kitapsız plansız programsız olmamaları lazım. Olmayacak duaya âmin dememeleri lazım. Boş insanların dolduruşu ile hareket etmemeleri lazım. Kendisi mevcut başkan ile kıyaslamaması lazım. Lazımları bir araya getiriyorsa aşiretine güvenmiyorsa ve kendisini donanımlı görüyorsa
BUYURSUN.