Süleyman Turan Yazdı:Eğrisiyle Doğrusuyla

Yerel seçimlere 3 aydan fazla bir zaman var. Şanlıurfa son günlerde o olsun bu olsun ile yatıp kalktı. Herkes yatıp kalkmadı tabi. Sadece meraklı olanlar ile talepleri olanlar yatıp kalktı. Genel merkezlerde hatıra fotoğrafı çektirdi. Sahte anket sitelerine paralar verdiler isimleri öne çıksın diye.  Zor yani onların işi. 
Ak Parti de hareketlilik vardı. Sonra hareketlilik diğer partilere sıçradı. Zeynel Abidin Beyazgül isminin ardından MHP isim açıkladı. Diğer partiler çatı aday için görüşmeler yaptı. Cevheri çatı aday oldu olacak olmalı gibi haberlerde çıktı. Daha zaman var bekleyeceğiz. Başka bir işimiz yok tabi. 
Şanlıurfa’da gözler şimdi de ilçe belediye başkan adaylarına çevrildi. Herkes kendine yakın veya birşeyler koparabileceği isimleri ön plana çıkarmaya çalıştı. Onun ismi kesin gibi, liste sızdırıldı, Beyazgül’ün çalışabileceği isimler olacak iddiaları ve son olarak bugün yarın açıklanacak ifadeleri her kafadan ses çıktı. En son yazdığım yazımda benimde Genel Merkezde tanıdığımız olduğunu söylemiş kendime göre kulis bilgileri vermiştim. Bu ironi idi tabi. Benimde içimden geçen isimler vardı. Ama etik gereği belirtmemiştim. Şimdi söylüyorum. Halkın sevdiği isimler olsun. 
 “AK Parti’de Mart 2019 için sevilen yeni yüzler aranıyor”
Haber sitelerini takip ederken yukarı da yazdığım başlık gözüme çarpmıştı. Haberin içeriğinde AK Parti, yaklaşık yerel seçimler için ‘bölgesinde sevilen yeni yüzler’ arıyor. Partinin tüm yerel seçim programları, eylül ayından sonra başlamak üzere planlandı. Partinin belediye başkan adayları bu kez erken açıklanacak. Parti kurmayları, “El sıkmayan, tevazu göstermeyen, nobran olan, şatafat içinde yaşayanla yola devam etmeyeceğiz.” İfadeleri yer alıyordu. 
“İnşallah bu isimlerle devam edilmez”
Bu okuduğum zaman mevcut belediye başkanlarını düşündüm. Tokalaşma işi basitti. Onu herkes yapardı. Bütün taziyelere katılıyorlardı. Oda güzeldi. Peki tevazu. Orada biraz durdum. Tokalaşmadan ve selamlaşmadan önemlisi tevazuydu. Onları o koltuklara oturtan halka karşı gösterecekleri tevazuydu. Halkın arasına bile girerken onlarca korumayla girmek tevazu değildi. Halkı alt tabaka olarak görmekte tevazu değildi. Talep ve isteklerini dinlemekte tevazu değildi. Bundan dolayı hepsi için demiyorum ama belediye başkanları tevazu noktasında sınıfta kaldılar. İnşallah Genel Merkez benim gördüklerimi duyduklarını ve hissettiklerimi görür duyar anlarda bu isimlerle devam etmez. 
Koruma ordusu ile geziyorsa bir sıkıntı vardır bence…
Bunların arasında bir isim bana göre kendini sıyırdı bana göre. Bir Belediye Başkanı, yaptığı hizmetlerle anılır veya eleştirilir. Bir Belediye Başkanı hizmet yaparsa, projelerini gerçekleştirirse gereğini yapmış olur halkın yanında korumalarla gezmez. Yapmamışsa Yapmazsa, halktan kaçar, koruma ordusu ile gezer. 
Şunları kim yaptıysa Allah ondan razı olsun Başkanımız olarak kalsın;
- Velev ki tüm öğrencilere çalışma azmi aşılıyor, derslerinde başarılı olmaları için çaba gösteriyorsa,
- Velev ki kültür çalışmaları (çalıştay ve konferanslarla)halkı bilinçlendiriyorsa,
- Dar gelirli ailelere yardım paketleri gönderiyor, Belli bir kesim için sadece onların faydalanması için işyeri açıyorsa, 
- Diyelim ki Halk günleri düzenleyerek vatandaşı dinliyor, sorunlarını anında çözüyor ise ve her gün mahallelere gidip, halkın sorunlarını yerinde dinliyorsa, 
- Kadınların daha iyi yaşaması için çalışma yapıyorsa, 
- Gençlerimizin geleceğe daha umutlu bakmalarını sağlamak için olanakları kullanıyorsa 
O Belediye Başkanıdır. Bana göre bu sadece bir kişi yapabildi. Onu da siz bulun.
Eğrisiyle Doğrusuyla